38. Bölüm

211 13 6
                                    

Son bir bölümğğğ kaldığğğğ

Azizeden

O olayın üstünden tam tamına 4 ay geçmişti. Kerem bir kaç defa Ülküyü almak için eve gitmeye kalkışsa da onu durdurmuştum.

Eğer şimdi olay çıkarırsak her şey daha kötü olur.

Ülkü yağızla evleniyormuş. Peşlerine tanıdığım ve güvenilir olan bir adamımı taktım. Ne yaparlar, nereye giderler hepsini onun sayesinde biliyorum.

Az önce de düğün alışverişine çıkmışlar. Güzel kızım evleniyor. Şaka gibi ama gerçek...

Ülkünün yağızla evlenmemesi lazım. Onu yağızdan kopartmamız lazım.

Ülkü isteyerek gelmiyorsa, yağız istemeyerek gidecek! Böylece ülkü güçsüz düşüp istediğimizi yapacak.

Bunu kereme anlattığımda kabul etti ama düğün günü yapmamızı istedi. Niye diye sormak istedim ama cevap vereceğini zannetmediğim için sormadım.

Üzgünüm kızım ama senin yerin keremin yanı... Yağızın yeri de toprak...

Tuanadan

İlk önce gelinlikçiye uğradık. Ülkü yaklaşık 1 saattir gelinlik deniyordu. Ben bile beklerken yoruldum o nasıl yorulmadı anlamıyorum.

Çağan da benimle aynı durumda. Ülkünün giydiği gelinliklerin hepsi çok güzel ama Ülkü bunu anlamıyor...

Abim ise hayranlıkla ülküyü izliyor.

Ay bir de acıktım. Karnım da ağrıyor sanki kötü bir şey olacakmış gibi ama bu durumu onlara sezdirmemeye çalışıyorum. Benim yüzümden günleri mahvolsun istemiyorum.

Sonunda ülkü bir gelinlik beğendi. Gelinliğin ücretini ödeyip çıktık.

Sırada abime damatlık alacaktık.

Mağazaya girdik abim bakıyordu. Ülkü de onun yanında.

Ben ise koltuğa oturdum onları izliyordum. Çağan da kendine takım alacakmış o da bakmaya başladı.

Yarım saat sonra abim ve Çağan istediğini aldılar. Ücreti ödeyip çıktık.

Sıra bana geldi. Ben ülkü ve abimi eve gönderdim. Zaten yeterince yoruldular.

Onlar da hayır demedi ve eve geçtiler. Biz çağanla bir mağazaya girdik.

Ben elbiselere bakarken çağanda yanımdan ayrılmıyordu. Yarım saat sonra kendime de güzel bir elbise seçtim. Ücretini ödeyip mağazadan ayrıldık.

Çağan kafeye gidelim mi diye sordu ama zaten çok yorulmuştum o yüzden gitmek istemedim. O da beni anlayışla karşıladı ve eve sürdü.

Bir süre sonra eve varmıştık. Arabadan indik. Çağan arka koltuktan elbisemi aldı. Kapıya doğru ilerledik. Zili çaldık başta açan olmadı. Bir daha çaldık yine açmadılar.

En sonunda çağan dayanamadı ve kendi anahtarıyla açtı kapıyı.

Söylene söylene içeri girdik.

Abimler ortalıkta gözükmüyorlardı. Çağan başta aramak istedi ama ilk bir odalarına bakalım dedim.

Yukarı onların odasına çıktık. Kapıyı tıkladık. Ses gelmedi. Bir daha tıkladık yine ses yoktu. Kapıyı açtım...

Abimle ülkü yatakta birbirlerine sarılmış bir şekilde yatıyorlardı.

Çağana baktığımda sinirlenmiş bir şekilde bakıyordu. Elini tuttum ve odadan çıkardım. Kendi odamıza getirdim.

Ç: Ya naz niye beni tutuyorsun? Bıraksaydın da o yağızın sabah bana yaptığının aynısını ona yapsaydım.

T: Boşver Efe. Zaten çok yoruldular. Bırak uyusunlar. Hem biz de çok yorulduk.

Ç: Haklısın. Ne yapıyormuş benim çocuklarım.

T: Çocukların çok acıktı Efe bey.

Ç: Hmm öyle mi?

T: Öyle.

Ç: Gelin bakalım babanız size kendi elleriyle yemek yapsın.

T: Ciddi misin?

Ç: Evett. Hadi.

Çağanın elini tuttum ve aşağı indik. Çağan mutfağa geçti beni de masaya oturttu.

Yaklaşık 1 saat olmuştu ama hâlâ Efe mutfaktan çıkmamıştı.

Bölüm nasıldı???

Sizce Efe neden hâlâ çıkmadı??

Yıldıza basmayı unutmayın...

Takip eder misiniz 💞

Ağa KarısıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin