Sınır Nehri 06

21 4 0
                                    

Bir gözünde göz bandı vardı. Diger gözü ise gümüş gibi griydi. Soluk beyaz teni ve saçı arkadan aniden kesilmiş gibiydi.

Sanki insan değilmiş gibi ve ya bana öyle hissettirmisti.

James'e karşı sakinliğini korumaya çalısıyordu olsa da pek başarılı olduğunu söyleyemem..

"Oh.. SCARLETT!!" Korkmuş gibi bir gülmeyle, yayı tutup yavaşça aşağı doğru indirdi;

"Ahaha.. Ne güzel karşılama gözlerim yaşardı! İnsan arkadasına hic yay tutar mı!!"

Scarlett denilen kız gözlerini kıstı, artık sakinligini koruyamıyordu bile.. "Biz arkadaş değiliz ve burda ne işin var! "

Mary daha fazla sorun cıkmasını istemezcesine olayı anlattı. James sırıtıyordu. Sanki bi şey demek için hazırlanıyordu ama hiç iyi bi şey digcek gibi bir havası yoktu.
(Hayatımda kurduğum en zor cümleydi be)

Uzun ve örgülü saçını hafifçe salladı ve "Kısaca Scarly hanım başaramamış heheh.. " İntikam almış ve bu onu tatmin etmiş gibi bir hali vardı. Tabi bu Scarlett'i baya sinirlendirmişti. Onu oracıkta boğacak hali vardı fakat..

hiç bir cevap veremedi. Aralarında pek iyi şeyler oldugunu söyleyemicegim..

Mary daha fazla olayın büyümesini istemiyordu. James'e doğru baktı;

"James burda zaten yeterince sorun çıkardın daha fazla Scarlett'le uğraşmasan nasıl olucak? Hem cidden çoğu seyde hatalısın bunu sende biliyorsun..

Olayları tam olarak bilmesemde anlatan ve kendini haksız bulanda sendin niye uzatıyorsun hm?"

James "hadi ama uğraşmıyorum sadece sahne arkasında yaptıklarını ona yapıyorum dazla önemli değil hehe~"

James Scarlett'e dogru baktı, ellerini arkasına alıp hafifçe egildi; "Ah neyse noldu anlat bakalım"

Scarlett hâlâ tedirgin ve sinirli olduğu bariz belliydi. Yayı sımsıkı tutuyordu.

"Bazı Ruhlar Sınır nehrinde sorun cıkarıyor ve yetmezmiş gibi diğer evrenlerde de sorunlar büyüyor. Sınır nehrinin derinleri git gide koyulaşıyor zehirli atık dökmüşcesine.. " Diyerek devam etti;

"Katlar ve bağlar git gide bozuluyor ne yazık ki bende Scott'a roiniz, ruhlara karşı gücümüzü kullanmamız yasak.."

Sanırım olaylar daha da karmalıklaşacağa benziyor.. İc cekerek; "Dinlemesi bile kafa karıstırıcı.. Ve siz neyin tartışmasını yapıyorsunuz?"

Scarlett kıkırdadı; "Ah.. Tatlım siz daha James hakkında hiç bir şey bilmiyorsunuz hehe.." gülümseyerek devam etti konusmasına;

"Katlar ve bağları anlatmak gercekten kafa karıstırıcı olabilir, Katlar ve baglar söyledir. Katlar evrenlerin düzenini ve cogu seyi kayıt altında tutmayı sağlar her katın koruyucusu vardır.

Bağlar ise evrenlerin birbirine karısmamasını ve evrenlerdeki olayları icinde barındıran ipler gibidir. Ama ip yani bağdan bi tanesi bile koparsa olaylar cok karmasık bir hal alabilir. Bunu unutmayın."

James düsünceli dururken bi anda; "Aslında eğlenceli olurdu diger evrenlere giderdim falann!!"

Scarlett sinirli biriydi ve James bilerek onla uğraşıyordu.

Aniden arkadan zarif ve tatlı bir ses geldi.

"Merhabalar, Sınır nehrine hoşgeldiniz. Ben Prenses Maline Aiden tanıstıgımıza memnun oldum." Diyerek gülümsedi.

(Not: Maline benim uydurduğum bir isimdir "Malin" Diye okunması taraftarıyım.)

8-10 Yaşlarında minik bir kız gibiydi. Sacları sudan yapılmış gibiydi. Garip havası olsa da hoş ve tatlıydı.

(Şu cizim için canımı verdim resmen)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


(Şu cizim için canımı verdim resmen)

Yanında da bi tane çocuk vardı. Aniden Scarlett'in arkasından sarıldı.

"Ah.. Scott! Yapışma banaa!!" Diyerek geri çekildi Scarlett..
Maline gülümsedi "ah.. Scarlett ve Scott kavganıza son verin" İkisi de onaylarcasına durdular. Maline'den biraz çekiniyor gibilerdi. Aynı James'in Patron denilen kişiden cekinmesi gibi.

Maline bize döndü;
"Scarlett size olan biteni açıklamıştır" eteğini tuttu hafifce eğilerek devam etti. "Lütfen evrenlerin düzeni için yardım isteğimi kabul edin"

James, Maline'ni taklit edercesine eğildi "Kabul ediyoruz Leydim"
Maline, hepimize bir kolye verdi. "Bu kolyeler Koruyucuların size güvenmesini saglicaktır. Ama yine de koruyucular fazla katı olabilir bunu sakın unutmayın ve bağlara asla zarar vermeyin. Scarlett ve Scott size sonradan katılcaklar ama ne yazik ki ben katılamicagım"

Diyerek 'Sınır nehri' denilen o nehre doğru yürüdü. Bize de gelmemizi istercesine arkasına baktı. Arkasındam dogru gittik. O sıra Maline bi şeyler söyleniyordu..

"Ah tatlı nehrim, özür dilerim seni koruyamadım..! " Gözlerinde ki acı ve hüzün hisediliyordu.

Sınır nehrinin kenarına oturdu başka dilde bir şeyler söyledi, nehir yükseldi sudan oluşmuş bir kapı gibiydi.

Maline bize doğru döndü;
"Bu görev asla kolay olmicak belki de iletişimimiz kesilcek yine de bu görevde bana, bize yardım etmeyi kabul ediyor musunuz..? "

Gözler asla yalan söylemez, duyguları yansıtır.. Maline'in gözündeki acı ve hüzün artık göz yaşlarına hakim olmak üzere olduğu aşırı belliydi. Ama sert ve ciddi olmaya çalısıyordu.

Üçümüz de onaylamıştık hem en fazla ne olabilirdi ki?

Bu bölümlük bu bu kadar diğer bölüm daha heyecanlı olucak diye umuyorumm!!

Okuduğunuz için teşekkürler<33

Karanlık Geçmişlerin Ardından~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin