KISS OR SLAP • TAEKOOK +18 ✓

5

Haiii, ben geldiiim. 10 bölümde final yapabilir miyim bu fice emin değilim kjshjdshjdshf Bakalım bekleyip göreceğiz, işleyişimin durumuna göre, 15'e kadar uzatabilirim belki :')

Yazım yanlışlarım varsa affoluna. Keyifli okumalar dilerim lokumlarım! Xx

+++++

Başımdan aşağıya buz gibi dökülen su ile yerimden sıçrarcasına gözlerimi aralarken, ellerimin ve ayaklarımın bir sandalyeye bağlı olduğunu fark ettim.

Öksürerek başımdan aşağıya su döken ve etrafında toplaşarak gülen üç kişiye baktım.

Toplam dört kişilerdi ve hâlâ evimdeydim. Beni başka yere götürmemiş, en alt katta kullanmadığım bodrum katına getirmişlerdi.

Her yer örümcek ağlarıyla dolu ve toz içindeydi.

Başımdan kova dolu suyu döken kişi kovayı yere fırlattıktan sonra karnıma yumruk indirdiğinde sandalyede iki büklüm oldum. 

"Ne istiyorsunuz! Para mı?! Odamda gardrobumda siyah bir çantam var. Bankadan yeni çektiğim bir miktar para-"

"Para için burada değiliz güzelim." O kalın sesi anında tanıdım. Ayağıma basan , beni tanıyan kişiydi bu.

Önümde diz çöktüğünde ona tekme atmak istesem bile ayaklarım sandalyenin ayaklarına sıkıca bağlandığı için kıpırdatamadım bile.

"Bana öyle seslenme!" diye bağırdığımda pişkince sırıttı ve kollarımın bağlı olduğu sandalyenin kolçaklarının kenarlarından kavradı. Gerginleşen bakışlarım onun tuttuğu sandalye ve yüzü arasında gidip gelirken soluklarım hızlandı.

"Jeon, gerçekten misafirperver olmaman beni kırıyor." dedi.

"Beni nereden tanıyorsun!" diye bağırdığımda midemi bulandıracak bir şekilde kıkırdadı. "Seni tanımayan mı var? Sosyal medyada çok ünlüsün."

"Bak bankadan para çekip verebilirim. Çöz beni ve defolun gidin evimden! Eğer şimdi çekip giderseniz şikayetçi olmayacağım!"

Bağlı olduğum sandalyeyi kendine doğru zeminde sürükleyerek hafifçe çekti. "Kimsin sen!" diye haykırdım.

"Küçük bir hayranın." diyerek bana göz kırptığında yüzümü buruşturdum. "Hastasın sen!"

Kahkaha atarak, "İltifat için teşekkür ederim Jeon, parayla işim yok. İstediğim şey para değil, sensin." dediğinde içim ürperse bile ağzımda biriktirdiğim salyamı tam suratının ortasına tükürdüm.

Sol gözünden yanağına doğru akan tükürüğümü elinin tersiyle silerek çöktüğü yerden doğrulup arkasını döndüğünde köşeden bir başkası atılıp yüzüme yumruk indirdi. Yüzüme aldığım darbeyle acıyla başım geriye kaydı.

Sandalye geriye doğru kaysa bile ağırlığım sayesinde dengede kalıp sandalyeyle birlikte yere düşmekten kıl payı kurtuldum.

"Vurma!" Bana vuran kişiyi yakalarından tutarak geri çekti ve yüzüne yumruk sallayarak onu yere serdiğinde korkudan bacaklarım titremeye başladı.

Yere serdiği adamdan bakışlarını ayırıp bana doğru döndü ve işaret parmağını üzerime doğru sallarken söze atıldı. "Er ya da geç benim olacak ve bunu kabul edeceksin."

"Rüyanda bile göremezsin pis ruh hastası!" diye bağırarak bileklerime asılıp ipleri çözmeye çalıştım ama biraz bile gevşelmedi.

Kahkaha atarak diğerlerine bakarken, "Ne dedi duydunuz mu?" diye sordu. Hastalıklı piç!