KISS OR SLAP • TAEKOOK +18 ✓

6

Haiii ben geldiiim.

Yazım yanlışlarım varsa affoluna. Keyifli okumalar dilerim lokumlarım! Xx

+++++

Bakışları yaktığı sigarasından ayrılıp gözlerime inerken, ellerini indirip çakmağın kapağını açıp kapatarak onunla oynamaya başlayıp konuşmamı bekledi.

Daha fazla düşünmeye son verip ağzımdaki baklayı çıkarttım. "Seninle kalmak istesem, izin verir misin?"

İçine çektiği dumanı dudakları arasından salarken konuştu. "Bir mafya liderinin evinde kalmak istiyorsun yani?"

Soruma soruyla karşılık verdiğinde, buruk bir şekilde gülümsedim. "Kötüleri haklayan bir mafya lideri." diye onu düzelttiğimde dudakları beğeniyle büküldü.

"Bende kalmak konusunda ciddisin?" Sigarasını dudakları arasına yerleştirmeden önce konuştuğunda başımı olumlu anlamda salladım.

Sigara dudaklarındayken, kalçalarımdan yakalayarak beni oturttuğu aracın ön kaputundan indirip ayak tabanlarımı zeminle buluşturdu.

Belimi sıkıca kavrayıp beni yavaşça aracın kapısına yönelttiği sırada, sigarası dudakları arasındayken konuştu. "Geç araca o zaman, eve geçip yüzünü ve elini temizleyip merhem sürelim."

-

Taehyung elimin üstüne merhem sürerken yüzümü buruşturduğum anda kamburunu çıkaracak şekilde eğildi ve dudaklarını büzerek nefesini ayakkabı tabanıyla hunharca ezilen parmak boğumlarıma üfledi.

Alt dudağımı kemirerek onu izlerken, parmağının ucuyla sürdüğü merhemli elimi sargı beziyle güzelce, sıkı olmayacak ama kolayca da açılmayacak bir şekilde dolayarak bağladı.

Yüzümdeki kuruyan kan tabakalarını da temizlemiş ve yüzümü yere çarpmanın etkisiyle şişen elmacık kemiğim ve burnuma da merhem sürmüştü.

"Teşekkür ederim Taehyung." diye fısıldadığımda bana göz kırparak malzemeleri toplayıp ilk yardım çantasına tıktı. O, yaralarımı temizlediği için teşekkür ettiğimi zannetmişti.

"Beni o ruh hastası iitlerin elinden kurtardığın için teşekkür ederim." diye belirttiğimde kısık bakışları gözlerime tırmandı.

"Sorun değil Jeon. Konu ne olursa olsun, başın ne zaman sıkışırsa bir telefon uzaklığında olacağım." dedi kendinden emin bir sesle. Boğuk sesi dudaklarıma yayılan bir tebessüme yol açtı.

"Ve bana evini açtığın için teşekkür ederim." diye eklediğimde sırıtarak ilk yardım çantasıyla birlikte yatağın kenarından kalktı.

Odanın banyosuna ilerledi ve ilk yardım çantasını bıraktıktan sonra geri döndü. Odaya girer girmez gözleri doğruca beni buldu.

"Burası özel bir malikâne ve içeriye herkesi sokan biri değilim, şanslısın." dedi ve çarpık bir şekilde gülümseyerek parmaklarıyla üstünde yattığım yatağı işaret etti.

"Yatağımı da paylaşmayı seven biri değilimdir." dediğinde kıkırdayıp yatağın yanına sargılı olmayan elimle pat pat vurdum.

"Rahatsız olmazsan, birlikte uyuyabiliriz." diye teklif ettiğimde tek kaşı havalandı. "Çıplak uyurum ben Jeon." Sesindeki ima nefesimi keserken sertçe yutkundum. "Bu benim için sorun teşkil etmez." dedim gözlerinin içine bakarak.

"Güzel." dedi ve siyah gömleğinin düğmelerini gözlerimin içine bakarak çözmeye başladı.

Yorganla üstümü örtmek yerine yorganı bacaklarımın arasına sıkıştırarak sol omzuma doğru döndüm.