Haiiii ben geldiiim. Ay bu ficteki taekookta çok haşmetli, seviyorum :')
Yazım yanlışlarım varsa affoluna. Keyifli okumalar dilerim lokumlarım! Xx
+++++
"Silah tutmayı bile bilmediğine kalıbımı basabilirim. Evde kalman gerekiyor, in şimdi araçtan."
Kaşlarımı çatarak koltuktan tutunarak çömeldiğim yerden doğrulup arka koltuğa yayılırcasına oturdum. "Poligonlara gidip atış talimlerine katılmışlığım var, silah tutmasını biliyorum yani seksi mafya lideri Kim Taehyung."
Tek kaşını kaldırıp ima dolu bakışlar atarken derin sesi kulaklarıma dağıldı. "Tüm bunlar çatışmaya gelebileceğin anlamına gelmez, oyalama beni Jeon. İn araçtan."
Sesi sona doğru iyice sertleşirken onun otoriterliği karşısında alt dudağımı ısırdım. "İnmeyeceğim." diyerek omzumu umursamaz bir tavırla silktiğimde yüzüne saniyelikte olsa şaşkınlık tohumları yerleşti.
"Çattık. Sürükleyerek mi indireyim seni araçtan?"
"Yapamazsın ki, yapmazsın." dediğimde diliyle yanağının içini sertçe dövercesine dürtükledi. "Başıma bela mısın?"
"Ayıp oluyor ama bela falan." diye homurdandığımda pişkince sırıtarak başını önüne çevirdi ve ön yolcu koltuğunun başlığına attığı elini indirip dikiz aynasını düzeltirken bakışlarını dikiz aynasından üzerime dikti.
"Araçtan inmek yok, ne olursa olsun araçta kalacaksın. Araç ve camlar kurşun geçirmez, bu yüzden araca ateş edilirse de korkma, ama dediğim gibi arabadan inmek yok!" İkaz eden sesinin ardından dikiz aynasından bana bakmayı kesip başını çevirerek bakışlarımızı buluşturdu.
"Çatışmanın ortasında bir de seninle uğraşmak zorunda bıraktırma beni. Geleceksen araçtan inmeyeceksin, ha araçtan ineceğim çatışmaya katılacağım diyorsan şimdi kolundan tutarak indiririm seni." Neredeyse tehditkâr bir tınıyla konuştuğunda dudaklarımı büzdüm.
"Tamam ya, evde kalmak istemiyorum. Geleceğim ama araçtan inmeyeceğim, anladık kızma." dedim gözlerimi devirerek.
İç geçirerek, başını önüne çevirip direksiyonu elinin ayasıyla hızla döndürüp gaza bastı.
-
Tüm herkes bastıkları mekanın içine dağılmıştı, Taehyung'da korumalarıyla birlikte gözden kaybolmuştu.
Kısa sürede, patlayan kurşun sesleri bulunduğum noktada, aracın içine kadar ulaşırken camlara yaklaşarak dışarıya baktım.
Buraya neden gelmiştim bilmiyordum, ama onunla vakit geçirmek istiyordum. Onun mafya hayatını görmek istiyordum. Bu aptalcaydı, hayatımı riske atarak buraya gelmiştim ama beni koruyabileceğini biliyordum. Beni kurtardığı için içimde ona karşı bir güven duygusu yeşermeye başlamıştı.
Zaten bu yüzden onun evinde kalmak istemiştim. Tehlikenin içine gözükara bir şekilde gönüllü olarak atlamıştım. Sanırım gerçekten de görkemli, gizemli, haşmetli adamlardan hoşlanıyordum. En çokta mafya lideri olan haşin ve heybetli olan Kim Taehyung'tan.
Ben düşüncelerimin derinliğinde boğulurken, korumaların dışarıya çıktığını gördüm.
Taehyung'u da onların hemen ardında heybetli bir şekilde elinde silahıyla ilerlediğini gördüğümde alt dudağımı ısırdım.
Tüm korumalar hızlıca araçlarına yönelirken, Taehyung doğruca benim içinde bulunduğum arabaya ilerledi.
Kapıyı yavaşça açıp dışarıya çıktığımda, tam aracın önünden dolanacağı sırada duraksayıp önüme geçti. "Araçtan inme demedim mi ben sana! İllaki seni araca kilitlese miydim Jeon!" diye tısladığında, omuzlarına dokundum.
"İyisin değil mi? Yaralanmadın?"
Sorularımı asla beklememiş gibi yüzü şokla çarpıldı. Sıktığı dişleri nedeniyle çenesindeki damarı seğirdi. "Çelik yelek var, yaralanmadım." diye sorularımı yanıtladığında çarpık bir şekilde gülümsedim.
"Sevindim."
"Yaralanırsam üzülür müsün?" diye sorduğunda kaşlarımı çattım. "Yaralanmanı istemem."
"Soruma cevap alamadım?" dedi direterek. Alt dudağımı ısırarak omuzlarındaki ceketinin tozunu alıyormuş gibi hafifçe pat pat vurdum.
"Üzülürdüm." dediğimde yüzüme doğru eğildi. "Beni doğru düzgün tanımıyorsun bile, birlikte kalalı 1 hafta dahi olmadı. Neden üzülüyorsun?"
"Senden etkilenmiş olamam mı? Senden etkilenmem için uzun bir süre geçirmeme gerek yoktur belki?"
"Belki de şıpsevdisindir." diyerek bana göz kırptığında ağzım bir karış aralandı. "Değilim, önüme gelene aşık olan biri gibi mi görünüyorum!"
Kıkırdayarak araca geçmem için işaret verdi. "Kendini aşık olunmayacak biri gibi mi görüyorsun?" diye sorduğumda kaşları havalandı.
Dilini damağına vurarak ağzını şaklattı. "Tam aşık olanacak, dört dörtlük adamım." dedi özgüvenli bir sesle. Kendine güvenen bakışları iyice kısılırken dudaklarım büküldü.
"Egoistsin ama, ego kasmak konusunda da haklısın. Keza ben de aşık olunacak, mükemmel bir adamım." diyerek tıpkı onun gibi böbürlendim.
Çenemden yakalayarak boynumu geriye kaydıracak şekilde başımı kaldırıp yüzüme bakarken, "Tam bana göresin." dediğinde dudaklarım beğeniyle kıvrıldı.
"Sen de benden etkilenmişsin işte." dediğimde, "Şımarma hemen, geç araca." diyerek çenemi itip bıraktığında ona dil çıkarttım.
Tam o sırada arkasından silahla yaklaşan adamı gördüğüm anda, silahını elinden yakaladığım gibi onu itekleyip yaklaşan adamı kurşuna dizdim.
Tek elimle silahın kabzasını sıkıca kavramışken, diğer elimle de silahı tutan elime destek vermiş ve bize ateş etme girişiminde bulunamadan adamı indirmiştim.
Neredeyse şarjörü boşaltmıştım, ne kadar atış talimlerine katılsam da, o anlık panikle ilk kurşun omzuna isabet etmiş ve silahı elinden düşürmesini sağlamıştım. Diğer kurşunlar ise arka arkaya saçılırken yarısı boşa gitmişti.
Alnının ortasından vurmayı denesem de onu bir de dizinden vurup yere yığılmasını sağlamıştım.
Taehyung'un korumaları hızla adamı etkisiz hale getirerek silahını aldıklarında, Taehyung ellerini birbirine çarparak beni alkışladı.
"Doğrusunu söylemem gerekirse beni şaşırttın." diye itiraf etti. "Sana ateş etmek üzereydi, ağacın kenarına saklanarak yaklaşıyordu ve hedefi sendin."
"Ve sen beni az önce kurtardın." dediğinde duymak istediğim kelimeleri söylediği için sırıttım. "Çelik yeleğin olsa da kolundan ya da bacaklarından seni vurabilirdi. Pek tabii başından vurarak seni direkt öldürebilirdi de. Onca koruman varken hepsi araca geçmişti ve onu bir tek ben fark ettim."
Silahı elimden alıp beline yerleştirdikten sonra ellerini ceplerine tıkıştırıp ıslık çaldı. "Pekâlâ, haklısın."
Başımı olumlu anlamda salladım. "Buraya gelmemi istemedin ama sana yardım ettim. Sen tanıştığımız o gece beni kurtarmaya gelmiştin ve şimdi ben de seni kurtardım." dediğimde, bakışları dudaklarıma kaydı.
"Biraz daha konuşursan dudaklarını şişirene kadar öpeceğim Jeon."
**
Bölüm sonu :') Umarım bölümü sevmişsinizdir. Bir sonraki bölümde görüşmek üzere. Sağlıcakla kalın, seviyorum sizi baiii! Xx
Instagram: Sevvyniz / Sevvytk / Sevvyedit
-Şevval
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KISS OR SLAP • TAEKOOK +18 ✓
Fanfic"O güzel dudakları öpmek varken tokatlamak olmazdı." Jeon Jungkook, sokakta Kiss or Slap videoları çeken sosyal medya fenomeniydi. Ve video için mafya lideri olduğundan habersiz Kim Taehyung'u seçmişti... Mini fic, çerezlik bölümler kısa kısa Semeta...