Your lips, my lips apocalyps

1.9K 195 127
                                    

Junhan'ı yok etme grubu

Domşan
Jisung'un postunu gördün mü

JisungieYeni bir başlangıç? @junhan

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Jisungie
Yeni bir başlangıç? @junhan

-Yorumlar bu gönderiye kapatılmıştır-

Gördüm ama umrumda değil
bugün Jisung'un 18.yaş doğum günü
akşam bir parti düzenlemeye ne dersiniz

Domşan
Seung daha iyi bilir

@Köpüş baksana bi

Köpüş
Ne var amınakoyim

Akşam Jisung'un doğum günü süpriz
bir parti düzenleyelimmi

Köpüş
Tamam bizimkilere söyleyelim
o zaman

Farklı bir grup açalım buraya jeonginleri eklemedim

Jisungum için

Domşan eklendi
Kurt adam eklendi
Jeongin eklendi
Hyunjin eklendi
Çilli eklendi
Köpüş eklendi

Bu akşam okul çıkışı bizim evde
toplanın Jisung'un doğum günü var

Jeongin
Tamamdır

Jeongin sen gelme Jisung'u oyala
ben sana haber veririm

"Minho?" Kafamı telefondan kaldırıp yanımdaki bedene baktım. "Efendim güzelim." Saçlarına minik bir öpücük kondurdum.
"Okula geç kalıcağız saat kaç?"  Gülümsedim. "İlk ders beden girmesekte olur."
"Anladım. Birde şey ben acıktım." Ayağa kalktım. "Tamam o zaman bu sefer dışarıda kahvaltı yapalım.Sen hazırlan ben aşağıdayım."

Jisung'dan

Yataktan kalkıp banyoya girdim. Elimi, yüzümü yıkadıktan sonra üstümü değiştirmek için dolabı açtım. Elime aldığım mavi kot şort ve tişörtü üstüme geçirdim. Aşağıya indiğimde Minho televizyon izliyordu. Yanına gidip kendimi üstüne bıraktım. "Böö" Kıkırdadı. "Çok güzel olmuşsun herzamanki gibi." Minho'nun üstünden kalktım. "Biliyorum." Gülümsedim. O da aynı şekilde karşılık verdi.

Evden çıkıp Minho'nun arabasına bindik. Beni küçük tatlış bir kafeye götürdü. Hayatımda gördüğüm en güzel dekore edilmiş kafe olabilirdi. Hızla arabadan inip Minho'nun yanına koştum. "BURASI ÇOK GÜZEL." Dudağımdan öptü. "Sen daha güzelsin." Aldığım iltifat karşısında tekrar utanırken Minho tarafından kafeye çekildim.

İçeri girdiğimizde gözlerime inanamadım. Dışı kadar içeriside çok mükemmeldi. Pembe ve beyaz tonları kullanılmıştı ve etrafta Tavşan heykelleri vardı. Çok tatlı duruyorlardı. Bahçe tarafında bir masaya oturup siparişimizi verdik.

Kahvaltımız bitince Minho ile okula gittik. Okul bahçesinde Minho'nun yanından ayrılıp Junhan'ın yanına gittim. "GÜNAYDIN!"  Sarıldım. "Ooo Doğum günü prensesi gelmiş." Gülümsedim. "UNUTMAMIŞSIN İNANAMIYORUM."
"Bücürümün doğum gününü nasıl unutabilirim." Dediği şey ile çok mutlu olmuştum.

Ders zilinin çalması ile ikimizde sınıfa girdik. Dersin bitmesi ile Minho'nun yanına gittim. "Minho bugün ne var biliyormusun?" Bana baktı. "Ne var sevgilim?" Suratım asıldı. "Gerçekten unuttun mu?" Anlamaz bakışlar attı. "Neyi hatırlamam gerek." Doğum günümü unutmasına gerçekten üzülmüştüm. "Boşver Minho." Yanından ayrılıp bizimkilerin yanına gittim. "Bugün hangi gün biliyormusunuz?" Hepsi bana garip bakışlar attı. "Hayır bilmiyoruz hangi gün?" Gerçekten doğum günümü unuttukları için çok kırılmıştım. Sadece Junhan hatırlıyordu.Üstelik 10 sene geçmesine rağmen.

"Boşverin." Yanlarından ayrılıp Junhan'ın yanına gittim. "Ne oldu bücürüm?" Yanına oturdum. "Sadece doğum günümü sen hatırlıyorsun. Sence kimse bana değer vermiyormu?" Junhan bana sarıldı. "Eminimki sana çok değer verip seviyorlardır. Belkide sadece sana süpriz yapmak istedikleri için böyle davranıyorlardır. Moralini bozma hayatım." Gülümsedim. Haklı olabilirdi

"Hep böyle gül!"

-Okul çıkışı-

"JİSUNG!" Arkamdan gelen ses ile otarada döndüm. Jeongin bana doğru koşuyordu. "Efendim Jeongin."
"Bekle bir saniye beraber gidelim."
"Tamam. Hadi gel!" 
Okul bahçesinden çıkıp yürümeye başladık.
"Jisung bu sefer başka yoldan gidelim, orada yol çalışması varmış!"
"Sabah bir şey yoktu nasıl?"
"Biz okuldayken olmuştur işte boşver şu taraftan gidelim!"
"Yol uzuyor ama."
"Of Jisung yürü hadi." Oflayıp yürümeye başladım. Yarım saat sonra Jeongin'in telefonu çaldı.
"Geliyoruz bekleyin."
Geliyoruz mu nereye gidiyoruz ki? Telefonu kapatıp çantasına koydu. "Eve gitmiyor muyuz?" Bana doğru döndü ve gülümsedi. "Eve gidiyoruz evet." Kafamı olumlu anlamda sallayıp önümde döndüm.

Sonunda eve ulaştığımızda çantamdan anahtarı çıkarıp kapıyı açtım.
"İYKİ DOĞDUN!" Gördüğüm manzara karşısında mutluluk göz yaşları dökmeye başlamıştım. Minho yanıma gelip bana kocaman sarıldı. "İyki doğdun güzelim, iyki benimsin." Aynı şekilde bende ona karşılık verdim. "ÇEKİLİN YETER BİRAZDA BEN SARILICAM." Felix sarılmamızı böldüğünde Minho'dan ayrılıp kollarını açmış beni bekleyen felix'e sarıldım. "Bir an gerçekten doğum günümü unuttunuz sandım." Felix daha sıkı sarıldı. "Asla. Sen bizim bir tanemizsin." Tekrar ağlamaya başladım. "Ağlama bebe." Felix'den ayrılıp arkada bana laf atan Changbin'in üstüne atladım. "Yavaş ayı." Göz yaşlarımı sildim. "Sensin ayı piç." Changbin'in üstünden kalkıp herkese tekrar teker teker sarıldım. Onlar benim için çok büyük bir hediyeydi.

Hep beraber sofraya oturup muhabbet ederek yemeklerimizi yemeye başladık. Bu eğlencemiz telefonumun çalması ile bölündü. Telefonumu çıkarıp kimin aradığına baktım.

Junhan'dı.
"Efendim hayatım."
"Minho benide doğum gününe çağırmıştı ama gelemedim çok önemli bir işim vardı. Bu akşam parti sonunda müsaitsen eğer telafi olarak atıcağım konumdaki bara gel."
"Tamamdır. Orada olacağım."

Telefonu kapattım. "Kimmiş hayatın?" Minho'nun sorduğu soru ile o tarafa döndüm. "Sadece öyle hitap ettim benim hayatım sensin." Kafasını olumlu anlamda salladı.

———————————-
Birdahaki bölüm sikiş sokuş yapıcam😭
Ama utanıypeum amk neyse birazdan yeni bölümü yazarımm biraz kısa oldu bu bölüm çünkü yorgunum herneysee oy verip bol bol yprum yapmayı unutmayın hepinizi çok seviyorum 💋

Lan şakaydı uzaklaş / MinsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin