ELA GÖZLÜ DİLBER (Yetişkin)

6. BÖLÜM

HEEEEYYY UŞAKLAR HANUM KIZLARRRRRR....

BU BÖLÜMÜ TATİLDE YAZDIM CANLARIM... TATİLE GİTMEME RAĞMEN ÜZÜLDÜM UZUN ZAMANDIR BÖLÜM YOK DİYE.

YENİ BOLÜM SİZLERLAN...

HAYDEN OKUMAYA!...

GEÇMİŞTEN

İki genç sevgili, okulun üç sokak arkasında sabahları buluşup birlikte yürüyorlarmış her günkü gibi. Sema içindeki heyecanı bir türlü atlatamasa da, Dursun'un sevinci gözlerinden okunuyormuş. Taze ilişkilerinin mutluluğunu birisi heyecan diğeri sevinciyle örtüyormuş. Gel zaman git zaman iki ay geçmiş birbirlerine gönül vereli. Okulda duymayan kalmamış.

Kızlar hasetlerinden Sema' ya kurulmuş, olur olmadık yerlerde duyacağı şekilde Dursun' a yakışmadığını vurguluyorlarmış. Sema için çok da önemli değilmiş, tek korkusu Dursun'un bu konuşulanlardan haberinin olmasıymış. Çünkü belki de hissetmediği duyguları bunları duyduktan sonra körüklenebilirmiş. Ne kadar sevgisinden emin olsa da kadınlık gururu kaybetme korkusunu içten içe yaşatıyormuş ona.

Bir gün beden eğitimi dersinde Dursun futbol oynarken maç arasında su almak için bankların üzerindeki şişesinden su içmeye gitmiş. Suyunun bittiğini fark etmiş, öğretmenden izin alıp bir koşu kantine gitmeye koyulmuş. Tam bahçenin diğer tarafına yürürken yolunun üzerindeki üç kızın konuşmalarında Sema lafı geçince duvar dibine sinip gizliden dinlemeye koyulmuş.

- Ay bu Dursun ne anlıyor şu Sema'dan anlamıyorum vallahi. Gözlüklü, çilli dişleri telli bir kız. Sevabına mı birlikte kız acaba?

Dediğinde diğer kızlar kıkırdamaya başlamıştı.

- Hee sevabına bence de. Ne yapacak onu? Bir tek okulda başarısı konuşuluyor diye tanınıyor. Diğer tülü suratına bakmaz. Kız belki de dersler konusunda destek alıyordur. O yüzden kızın peşinde dolanıyordur.

- Ay ne bileyim bebeğim. Ben sana söyleyeyim geçenlerde diğer sınıftan bir arkadaşım başka bir kızdan duymuş. Dursun'un okul dışında sevgilisi varmış zaten. Sema ile gönül eğlendiriyormuş.

- Hehhh gördün mü? Var bir şey demiştim. Yoksa ne işi olur onunla. Sema da yatsın kalksın dua etsin, ne kadar gezdiklerini kar saysın. Bir ömür yeter ona.

- Kız öpmüş müdür sence Dursun onu?

- Ay ne öpecek bee? Diş telleri takılır dudaklarına.

Tüm kızlar bu kez kıkırtı değil kahkaha atmışlardı. Şimdi Dursun bu duyduklarından kalkıp kızları azarlasa Sema için kötü olacaktı ama bu söyledikleri de yanlarına kalsın istemiyordu. Yoluna devam ederken yüzlerine bakıp suyunu aldıktan sonra da sınıfta yakın olduğu bir arkadaşından kim olduklarını öğrenmeyi de ihmal etmemişti.

Ela gözlü dilberine utanmadan neler söylemişlerdi. Onun ne kadar güzel olduğunu bir tek o bilirdi. Taktığı gözlük çerçevesi kalın olduğundan gözlerinin güzelliği belli olmuyordu. Dişlerindeki teller yüzünden dudakları biraz önde duruyordu. Allah'tan Dursun kendince akıllıydı da bu güzelliklerini bir tek o anlıyordu. Kendince hiçbir sıkıntı yoktu bunda. Tam bunları düşünürken bu konuşulanları Sema'nın da duymuş olacağı geldi aklına. Ya duyduysa? Ya duyduysa da üzülüp en kötüsü ağladıysa? O zaman dünyalarını dar ederdi işte.