"Soğuk Sevgilim"/Taesoo

Soğuk Sevgilim/2.

Jisoo sabah uyandı. Taehyung yoktu. İşe gittiğini anlamıştı. Çok aldırmadan aşağı indi ve kendisine kahve yaptı. Kahvesini içerek düşünüyordu. Bu gün arkadaşıyla buluşmalımıydı, Taehyung'un söylediği sözü çiğneyecekmiydi? Bu düşüncelerle boğaşarak karar verdi. Arkadaşı Jennie ile buluşucakdı. Taehyung zaten ona kötü ve soğuk davranıyordu, neden onun kurallarına uymalıydı ki?
Kahvesini bitirip yukarı çıktı ve Jennie'yi aradı.

"Alo Jen"

"Alo Jisoo"

"Nasılsın Jendeuk"

"İyiyim Jis, sen?"

"İyiyim"
"Buluşmak için aramıştım, 1 saat sonra *** kafesinde buluşalım mı?"

"Olur, o zaman Görüşürüz"

"Görüşürüz Jen"

Telefonu kapatmıştı. Jisoo giyinmek için crop ve etek,üzerinede bir ceket seçmişti. Taehyung normalde çok izin vermezdi, ama Jisoo onun sözünü dinlemeyecekdi.
Jisoo artık hazırdı, aşağı indi ayakkabılarını giyip evden çıktı. Şöförle gidecekdi. Arabaya binip, nereye gideceklerini söyledi ve yolu izlemeye başladı.
Kafeye gelmişti. Arabadan indi ve kafeye giriş yaptı. Görüş açsına Jennie girdiğinde koşarak arkadaşına sarılmıştı. Ne zamandan beridir bir-birilerini görmüyorlardı. İkiside oturup siparişlerini verdiler ve konuşmaya başlamışlardı bile.

Aradan 2, 3 saat geçmişti. Jennie ve Jisoo hala sohbet ediyorlardı. Jisoo gelen mesajla telefonuna baktı. Mesaj Taehyung'dandı.

Sevgilim💞💗
"Neredeysen çabuk eve gel!"

Jisoo gördüğü mesajla korkmuştu. Biraz daha Jennie ile konuşup, kalkmışlardı. Jisoo arabaya binip eve gitmelerini söylemişti.
Eve gelmişlerdi. Jisoo anahtarını çıkarıp, kapıyı açtı. Ve salona gitmişti. Taehyung eve çoktan gelmişti. Dışarıya bakarak elindeki içkisini yudumluyordu. Jisoo'nun geldiğini anlamıştı, yavaş adımlarla koltuğa oturdu. Jisoo onun tam karşısında duruyordu.

"Neredeydin Jisoo?!"
Jisoo'dan ses çıkmamıştı.

"Sana neredeydin dedim?!!"

"Arkadaşımla buluşmaya gitmiştim" Jisoo'nun sesi kısık ve zorlukla çıkmıştı.

"Demek hayır dediğim halde dışarı çıktın?" Taehyung elindeki bardağı sinirle yere atmıştı. Bardak paramparça olmuştu. Taehyung ayağa kalkıp Jisoo'nun çenesini sıkmaya başladı.

"SÖYLEMEDİM Mİ BEN İZİN VERMİYORUM, GİTMEYECEKSİN DİYE. NİYE SÖZÜMÜ DİNLEMİYORSUN?!" Taehyung bunları söylerken Jisoo'nun çenesini daha da sıkıyordu.

"B-bırak acıyor..."
Taehyung Jisoo'nun çenesini bırakmıştı. Jisoo'nun dolu gözlerinden artık yaşlar süzülüyordu. Hızlıca merdivenleri çıkıp odaya koşmuştu. Geldiğinde üzerini değişmeden terasa çıktı artık yorulmuştu her gece ağlayarak uyumaktan, her şeyden yorulmuştu. Taehyung'un ona acıdığı için sevgili olduğunu düşünüyordu, çünki ona sevgilisi gibi değilde, düşmanıymış gibi davranıyordu. Jisoo küçük yaşta ailesini kaybetmişti. Sonra da Taehyung'la tanışmışlardı... Jisoo bunları düşünereken terasta uyumuştu bile.
Taehyung odaya girdiğinde Jisoo'yu görmedi. Terasa çıktı. Jisoo orada uyumuştu. Yine onun yüzünden sevgilisinin gözleri kızarmıştı. Jisoo yavaşça kucağına aldı. İlk defa onu kucağına alıyordu. Ona hiç bir zaman temasta bulunmamıştı. Oda'nın içine girdi ve Jisoo'yu yatağa yatırdı. Üzerini de örtmüştü. Kendisi de yatağa yatıp. Jisoo'nun saçını okşamaya başladı. Ve saçlarına öpücükler konduruyordu. Biraz daha saçını okşadıktan sonra Taehyung'da uyumuştu.
____________________________________

Hiii!! Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Bu bölümde de elimden geleni yapmaya çalıştım. Beğenirsiniz umarım. Şimdilik Görüşürüz. Yorum ve votelerinizi bekliyorum🤍♡<33