11.Bölüm: Waffle

82 6 2
                                    

Hastaneden çıkalı 3 gün olmuştu okul tamir edilecek halde olmadığı için yeni bir okula nakil ettirilmiştik

15 ölü, 11 ağır yaralı, 6 hafif yaralı

Ben hafif yaralı kategorisini giriyordum ordan bir şekilde çıkmıştım beni kim çıkardıını sormadım

Hastane yatağındayken Melis sanki kendi çocuğuna bakıyormuş gibi benimle ilgilenmişti yangın zamanında yanımda olmadığı için hep kendini suçlamıştı

Ne yapacaktı ki alevlere kucak mı açacaktı?

Yine saçmaladım

Şuan ne mi yapıyordum hem yemek hazırlıyor hemde yemeğini yiyen portakala yemek tarifi veriyordum

Ne yemeğimi tabiki de makarna

Kahvaltı yapmayı sevmediğim için makarna yapıyordum tencerenin kapağını kapatır akşam yerim

Beyin bedava

"Makarnalarımızı içine atıp pişene kadar bekliyoruz bu kadar mı tabi ki de değil makarnanın olmasına çok var bizde sosunu yapalım değil mi?"

Portakal hiç pas vermeden yemeğini yemeğe devam ediyordu tezgahta olan telefonum çaldı

Kim mi? Tabiki Melis kankam

"Aloo"

"Buket hazırlan seni almaya geliyoruz"

Ve telefon kapandı neydi bu şimdi Melis yine ne işler çeviriyordu anlaşılan Melis'in dediğini yaparsam herşeyi anlayabilecektim

Gri sweatshirt ve siyah pantolon giydim saçlarımı salık bıraktım

Montumu giydim portakalı öptüm ve evden çıktım

Ayakkabılarımı giyerken bir korna sesi duydum kafamı o tarafa doğru çevirdiğimde Melis,Barış ve Mert'i gördüm Barış sürücü koltuğunda Melis yanında Mert'te arka koltukta oturmuş benim binmemi bekliyorlardı

"Hadi kanka binsene"

"Melis ne işler çeviriyorsun"
Hem konuşuyor hemde arka koltuğa doğru ilerliyordum

Arka koltuğa oturduğumda Melis sitem etti"Aaa ne işler çevirecem ya görende beni...Neyse sustum"

Barış gülüyordu Mert'e baktığımda onun zaten bana baktığını fark ettim

Kafamı diğer tarafa çevirdim şarkı eşliğinde dışarıyı seyrettim

Araba durdu
"Gellldiiik"

Arabadan indik geldiğimiz yer bir lokantaydı hemde Mert'le çıktığımız zamanlarda geldiğimiz ilk lokantaydı

Yutkundum Mert'te acaba burayı hatırlamış mıydı?

Önde Melis ile Barış arkalarında Mert ve onun arkasında ben vardım

Kapıdan girdiğimde hoparlörden alkış sesleri geldi ve kompeti patlatıldı korkudan gözlerimi sıkıca yumdum ve ellerimle kulaklarımı kapattım ses bittiğinde gözlerimi açtım

Ve olamaması gereken şey olmuştu maalesef

Kafam Mert'in göğsünde yaslanmış şekilde duruyordum

Cidden mi?

O kadar insan içinde Mert mi?

Aşık olduğum kişi mi?

Bu kelimeye alışmam zaman alıcak

Mert anı hareketten dolayı dönüp kalmıştı elleri aşağı doğru sarkmış boş gözlerle duvara bakıyordu

Yanlış AnlaşılmaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin