şarkı başladı

147 12 22
                                    

"Onu ilk gördüğümde zaten tanıyor gibi hissettim

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

"Onu ilk gördüğümde zaten tanıyor gibi hissettim."


for the first time- Mac DeMarco

&

Yaşamayı seviyordum.

Gerçekten. Bunu dediğimde herkes "daha çok gençsin," deyip gülüp geçiyorlardı ama hayır, öyle değildi. Ben yaşamayı her haliyle seviyordum. Üzüntüsünü de, kaosunu da, boşluğunu da, mutluluğunu da... Bunlar olmasa yaşamın anlamı neydi ki zaten?

Bazı insanlar yeterince acı çekmediğimden böyle düşündüğümü söylüyordu. Belki de haklılardı. Çünkü onların yeterincesi ne kadardı bilmiyordum ama ben sorunlu bir yaşam geçirmemiştim. Elbette prensesler gibi büyümemiştim, masallardaki gibi. Her şeyim dört dörtlük değildi, istediğim her şey olmamıştı, her zaman mutlu hissetmiyordum ama... Aması neydi bilmiyordum. Ben insanların acı sınırlamasını bilmiyordum. Tek bildiğim dönüp baktığımda hala üzüntüsü taze olan şeyler yaşasam bile bugünün tadını çıkartabiliyordum.

En önemlisi de bu değil miydi zaten? Anın önemi.

Böyle diyerek içinde olduğum buhrandan kendimi kurtarmaya çalışıyordum, son zamanlarda. Hayatımda hiçbir sorun yoktu, her şey tıkırında ilerliyordu, sorunsuz bir şekilde. Olması gerektiği gibi, olan gibi. Ama bir şeylerin eksikliğini hissediyordum birkaç haftadır. Bir şeylerin geç kalmışlığını hissediyordum. Kontrol ediyordum sürekli, yapmayı unuttuğum bir şey mi var diye ama hayır, hiçbir şey yoktu. Hiçbir şey.

Belki de sorun hiçbir şeyin olmamasıydı. Hayatımın sorunsuzca devam etmesiydi.

Sabah okula gidip akşam olmadan çıkıyordum, ara sıra okul çıkışı kütüphaneye gidiyordum arkadaşlarımla ya da bir kafeye. Sohbet ediyordum, gülüşüyordum. Eve gitmeden markete uğruyor canım ne isterse onu alıyordum. Eve geliyor akşam yemeğine yeni başlayan anneme yardım ediyordum, babam o sırada haberleri izliyor oluyordu. Akşam yemeğinin toplanmasına da yardım ettikten sonra bir fasıl da annemlerle sohbet ediyordum çay içerek. Odama geçip ödevlerimi yapıyor, bilgisayarımdan online oyunlar oynuyordum, sanal arkadaşlarımla sohbet ediyordum. Günün bitişinde eve gelir gelmez giydiğim pijamalarımla yatağa girip kitap okuyordum, müzik dinliyor ve uyuyordum.

Ertesi gün de aynıydı, onun ertesi de.

Bazen kendimi trumanshow'da hissetmiyor değildim, bir sitcomda ya da. Bundan şikayetçi de değildim. Hayatı romantize etmeyi severdim. Comfort alanının dışına çıkmamayı da severdim. Her zaman comfort alanının sınırlarında gezinmeyi, o sıcak hisle yaşamayı severdim. Ben hayatımı severdim.

O zaman, sorun neydi?

Neden birkaç haftadır sohbet ederken birden durgunlaşıp dalıp gidiyordum? Neden birkaç haftadır dersi dinlerken anlamayı unutuyordum? Neden birkaç haftadır içtiği suyun tadını bile anlatmayı seven ben hiçbir şey anlatmak istemiyordum? Neden birkaç haftadır okul çıkışları oyalanmadan eve gelmek istiyordum? Neden, neden, neden...

Seni Anlatabilmek // yarı textingWhere stories live. Discover now