POYRAZ'DAN DEVAM
Eve geldiğimde arabamı garaja park ettim ve Gizli odanın kapısını kilitleyip eve doğru ilerledim. Evin kapısını tam açacakken Bora benden önce kapıyı açtı. İçeri girdiğimde Kerem'in birçok arkadaşı partiye gelmişti ama Kerem ortalıkta yoktu. Bora'ya-O herifi naptın?
dedim.+Dediğin gibi depoya götürdüm su dahi hiçbir şey vermedim ama biraz hırpalamış olabilirim.
dedi. Hiçbir şey yapmadan durmak benim için ne kadar zor olsada ben ona yapacaklarım için yarını beklemeyi seçmiştim.Belli ki Bora dayanamayıp hırpalamıştı. Tabi Bora'ya göre hırpalamak, bayıltana kadar dövmekti. Konuyu kısa keserek
-Neyse o herifin yarın icabına bakarız da Kerem'in arkadaşları partiye gelmişler ama ne Kerem ne de Irem ortalıkta yok gözükmüyorlar.Nerde bu ikisi?
diye sordum.Bora hafif tebessüm edip
+Eee çocuklara odadan çıkmayın demişsin. Dışarı çıkarlarda süpriz bozulur diye dadımı -Bora'yla Poyraz beraber büyüdükleri ve ikisini de Nurdan dadı büyüttüğü için Bora'da dadım ya da anneannem diyor.- çocukların yanına gönderdim. Partiyi hazırladık süslemeleri yaptık çocuklara aşağı gelmelerini söyledim ama ikiside başlarını olumsuz anlamda sallayıp
*Poyraz abi bu odadan çıkmamamızı söyledi. Poyraz abim gelene kadar bu odadan çıkmayacağız.
dediler.Yani naptıysak odadan çıkaramadık.
dedi. Bende hafif tebessüm edip İrem ve Kerem için aldığım hediyeleri Bora'ya verip çocukların yanına çıktım.İçeri girdiğimde Kerem ve İrem oyunlarını bırakıp yanıma geldiler ve sözü Kerem alarak
+İrem'de bende sözümüzü tuttuk Poyraz abi. Hiç odadan çıkmadık.
dedi.Kendimi en rahat ve huzurlu hissettiğim iki yer vardı:
1-Irem ve Kerem'in yanı
2-Dadımın yanı-Aferin size. O zaman salı gününe bir ödülü hakettiniz.
dedim ve güldüm ama gülmem fazla sürmedi.Kerem fısıldayarak
+Şiiiiişşşttt Poyraz abi.
dedi ve koltukta uyuya kalan dadımı gösterdi. Dadımın üstüne örtecek bir şey bulup dadımın üstünü örttüm. Bora'ya ışıkları kapatmasını mesaj atarak söyledim ve İrem ve Kerem' e döndüm.
-O zaman sessizce aşağıya inelim ama Kerem senin gözlerini kapatmamız lazım.
Kerem hiçbir şey anlamasa da bana karşı gelmedi. Kerem'in gözlerini kapatıp aşağıya indik.
KEREM'DEN-Poyraz eve gelmeden yarım saat önce-
Nurdan dadı koltukta uyuya kalmıştı. Poyraz abi eve gelene kadar odadan çıkmayacaktık çünkü Poyraz abi odadan çıkmamamızı söylemişti. Nurdan dadıyı uyandırmamaya çalışarak İremle oyun oynamaya başladık. Biraz zaman geçtikten sonra Bora abi aşağı inmemizi söyledi ama kabul etmedik. Ne kadar ısrar ederse etsin kabul etmedik. En sonunda dayanamamış olacak ki
-Neden aşağı inmiyorsunuz
çocuklar?diye sordu.Bende Poyraz abimin söylediklerini aynı şekilde Bora abiye anlattım. Bora abi söylediklerime güldükten sonra
+Öyle olsun bakalım.
dedi ve odadan çıktı. Zaten 5-10 dakika sonra da Poyraz abim gelmişti. Biran sabah ki olan olaylar aklıma gelmişti. Poyraz abi sabah uyandırınca bağırmasını ya da sinirini saymazsak bize karşı sinirli değildi ama normalde çok sinirli biriydi ve istediğini almadan veya yapmadan durmazdı. Babamı önceden uyarmıştı ama babam dinlememişti. Babamı uyardıktan 2 gün sonra babam yine eski haline yani beni dövmeye ve Poyraz abimden para almaya zorlamıştı. Babamın yaptıklarından büyük ihtimalle Poyraz abimin haberi vardı ama şimdiye kadar hiçbir şey yapmamıştı. Ya uygun zamanı bekliyordu ya da bizim üzülmemizi istemiyordu.İrem'in beni dürtmesiyle oyun oynamaya geri döndüm ama 5 dakika sonra Poyraz abi odaya girdi. Bizde oyunu bırakıp Poyraz abimin yanına gittik ve konuşmaya ben başlayarak
-İrem'de bende sözümüzü tuttuk Poyraz abi. Hiç odadan çıkmadık. dedim.
+Aferin size O zaman salı gününe bir ödülü hakettiniz.dedi ve güldü. Poyraz abinin gulmesi fazla uzun surmedi çünkü Nurdan dadı uyuyordu ve kıpırdanmaya başlamışti. Poyraz abi'ye
-Şiiiiiişttt Poyraz abi
dedik ve Nurdan dadı'yı işaret ettik. Poyraz abi dadının üstünü örttü ve
+ O zaman sessizce aşağıya inelim ama Kerem senin gözlerini kapatmamız lazım.
dedi. Hiçbir şey anlamamıştım ama yine de karşı gelmedim. Ama Poyraz abi çook garip davranıyordu yani hiç olmadığı kadar iyi...
Aşağı indiğimizde Poyraz abi gözlerimi açtı.Aniden bütün ışıklar açıldı ve arkadaşlarım saklandıkları yerden çıktılar ve hep bir ağızdan
*Iyi ki doğdun Kerem
dediler.Çok mutlu olmuştum. Ilk defa böyle bir şeyle karşılaşıyordum. Her şey mükemmeldi ve çok iyi organize edilmişti. Mumları ufledim ve pastaları kestik. Arkadaşlarımla biraz oynadıktan sonra sıra hediyelere gelmişti. Poyraz abi iki tane t-şört almıştı ve ikiside çok güzeldi. Bora abi saat almıştı. Diger hediyelere bakmamıştım çunku baya hediye vardı ve saat baya ilerlemişti.Arkadaşlarım ve Bora abi gitmişti . İrem'e baktığımda hediye kutularına imrenmiş bir şekilde bakıyordu. Ilk başta Poyraz abi Irem'in yanına gitti ve bir paket verdi Irem'e. Irem çok mutlu olmuştu mutluluğu gozlerinden okunuyordu. Paketi açtığında mavi bir elbise çıktı içinden.
Ortalığı toplamadan Poyraz abinin gösterdiği odaya girdik ve yataklara yatıp uyuduk.DAMLA'DAN
Çocuk bana "Güzel benzetme Mavi ama sandığından daha fazlası " dedi ve bir şey dememi beklemeden gitti. Gözden kaybolana kadar onu izledim ve gözden kaybolunca Aslı'nın yanına gittim.Şaşkınlığımı hala atamamıştım.Aslı'da farketmiş olmalı ki endişeli bir şekilde-Noldu Damla neyin var? Yüzün bembeyaz olmuş.
dedi.Geçiştirmeye çalışarak
+Iyiyim, hiçbir şeyim yok. Sadece burdan biran önce gitmek istiyorum.
dedim.Bana inanmamış gibi baktıktan sonra inanmadığını dile de getirerek
-Hiç inandırıcı değilsin Damla. Ama seni zorlamayacağım istediğin zaman anlatırsın.
dedi. Anlatmam için zorlamadığı için Aslı'ya minnetle baktım ve yalan söyleyerek
+Gerçekten yok bir şeyim.Iyiyim. Sadece çok kalabalık ve haliyle bunaldım.
dedim.Biraz inanmış gibiydi.Aslında çocugu izlemekten kalabalık ortamı unutmuştum ve hayatımda ilk defa bunalmamış ayrıca bu kadar uzun süre durmuştum. Aslı' ya baktığımda kıyafetleri almış ve zor yuruyordu. Hemen Aslı'nın yanına gittim ve kıyafetlerin birazını aldım. Alışveriş merkezi artık fazla kalabalık değildi ve kolayca çıkabilmiştik.Aslı'nın arabasının önüne geldiğimizde kıyafetleri bagaja koyduk ama kıyafetlerin hepsi sığmadı.Aslı bildiğin mağazayı satın almıştı.En sonunda diğer kıyafetleri de arka koltuğa koyduk.Bizim eve dogru yola çıktık. Hala mağazadaki Siyah'ın söylediklerini düşüyordum.Aslı'nın beni dürtmesiyle kendime geldim.Aslı
-Sen hiç iyi görünmüyorsun ve çok dalgınsın Damla, istersen bi hastaneye gidelim? Evinize geldik ama hala hastaneye gidebiliriz.dedi.Aslı'ya
+Gerek yok Aslı.Çok büyütüyorsun. Yarın okulda görüşürüz.dedim.Aslı,tamam anlamında başını salladı ve arabasına bindi.Arkasından el salladım ve eve girdim.Eve girdiğimde abimin,annemin,babamın,Kamer'in kızgın bakışlarıyla karşılaştım.Annem
-Nerdesin kızım sen?
dedi ama yüzümü görünce yumuşayıp
-Yüzün bembeyaz olmuş ve çok yorgun gözüküyorsun.Şimdi yat uyu ama yarın anlatacaksın.
dedi.Anneme minnetle bakıp odama geçtim.Mavi-beyaz kalpli geceliklerimi giydim.Çok yorgun olduğum için direk yatağıma girdim ve kendimi uykunun kollarına bıraktım.
-------------BÖLÜM SONU--------
Bu bölüm Poyraz hakkındaydı ve Poyraz hakkında birçok şey ogrendiginizi dusunuyorum
Diğer bölümde de Ilk başta Poyraz'dan bir kısım olacak ama daha sonra Damla'dan devam edecek.Vote ve Yorumlarınızı Eksik Etmeyin...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIKTAKİ SİYAH ÇOCUK
HumorAslı'nın zorlamasıyla alışveriş merkezine gelmiştik.Alışveriş merkezi çok kalabalıktı özellikle mağazaların girişleri.Öyle kalabalıktı ki adım attığinda mutlaka birinin ayağına basıyordun.Sonunda mağazaya girebildiğimizde Aslı kıyafetlere bakarken...