Sabah uyandığımda, yine kanter içindeydim. Sürekli aynı kabusu görmekten bıkmıştım, o beni terk etmişti ama ben hala annemi düşünüp sürekli kabuslarımda görüyordum. Annemden beni terk ettiği için nefret etmek istiyordum ama daha hayatımda hiç görmediğim birinden nasıl nefter edilir di bilmiyorum.
Bilgenin adımı seslenmesiyle düşüncelerimden sıyrıldım ve yataktan kalkıp banyoya girdim soğuk duşun ardından bol bir kot pantolon ve beyaz cropumu giyip mutfağa doğru yol aldım mutfağa girdiğimde Bilge kahvaltı hazırlıyordu.
Bilge benim ev arkadaşımdı üniversite den beri tanışıyorduk.
Bikge siyah saçlı , yeşil gözlü ve 1,65 boylarında çıtı pıtı bir kızdı
Ben ise Irmak Yıldırım ben Bilgenin aksine sarı saçlı, mavi gözlü 1,67 boylarında bir kızdım ikimizde 24 yaşındaydık.
"ooo Bilge hanım yine döktürmüşsünüz"
Bilge benim konuşmamla geldiğimi anlayıp bana dönüp gülümsedi
"Günaydın sonunda uyandın rahat uyudun mu bare?"
"Ne demezsin çok rahat ve güzel bir uykuydu"
Bana döndü ve buruk bir tebessümle
" yine aynı kabusum gördün" dedi
"görmediğim bir gün mü var be Bilgem"
Bilge bu sefer en nefret ettiğim konuyu açtı ve yine aynı şeyleri söyledi
" sana önerdiğim psikoloğa mı gitsen bak sakın yanlış anlama senin iyiliğin içinstiyorum yorulmadın mı artık"
"Bilge lütfen istemiyorum bu konuyu bir daha konuşmasak olur mu?"
Bilge kafa sallayıp
" her neyse hızlıca kahvaltını yap ilk iş buluşmanda geç kalmanı istemem"
Tamam diyip çayları doldurmaya başladım çayları doldurduktan sonra Bilgeyle birlikte kahvaltı yapıp ben hazırlanmaya odama geçmiştim iş buluşması için gri bir takım giymiştim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Saçlarımı dalgalndırıp hafif bir makyajdan sonra ayakkabılarımıda giyip odadan çıkmıştım
Mimarlık bölümünü yüksek lisansla bitirirmiştim ve şuan bunun için iş görüşmesine gidiyordum.
Durağa yürürken karşıma bir kız çocuğu ve ona dondurma alan annesini görünce içimi bir hüzün kaplamıştı.
Ama günümü mahvetmemek için kafamı sallayıp düşüncelerimden sıyrılmak istedim ve yola devam ettim durağa geldikten sonra ötobüse binip oturdum sıkılmamak için kulaklığını almıştı kulaklığını taktıktan sonra şirkete varana kadar şarkı dinledi.
Şirketin önüne geldikten sonara otobüsten inip yürümeye başladım şirkete girince oradaki görevliye patronun adını söyledikten sonra yerini öğrenip asansöre doğru yürümeye başladım.
Asansörün önüne gelince durdum ve gelmesini bekledim asansörün kapısı açılınca karşısındaki kişiyi görünce gözlerime inanamadım
