Jisung, bugün sana açılacağım gün olabilir. Buna hazır mıyım bilemiyorum ama sana aşığım. Hemde çocukluktan beri aşığım sana Jisung.
(...)
Bugün benim yerime yanında bir kız oturduğunu gördüm, hemde bizim yerimizin yanında... Bunu bana cidden yaptın mı Jisung? Pekâla sanırım cidden senden hoşlanıyorum, sana aşığım ama sen benim yerime o kızı seçtin, tamam anlıyorum...
Sizi ordan sessizce izledim ve sen bunu fark etmedin. Aslında onunla cidden mutlu görünüyordun, benden daha fazla güldürmüş olabilir seni... Seni sevdiğimi anlamalısın artık Jisung.
Belkide gerçekten, onu seviyorsundur hatta onunla evlenmeyi bile düşünüyorsundur? Of tamam iyice saçmalamaya başladım, Jisung onunla evlenmez Minho kendine gel, Jisung neden onunla evlensin ki? Doğru, Jisung onu sevip evlenebilir ama ben onun evlenmesini istemiyorum.
Tamam, sanırım artık sana açılacağım. Saat geldi ve o kız yanında yok. Saat şuan 16:12 tamda sana açılacağım gün, ve saat.
Of, sanırım yapamayacağım... Ya beni reddedersen Jisung? Ama en azından şansımı denemeliyim.
(...)
Takıldıkları ağacın altı,
1980 Saat 16:20, 14 Eylül.
"Noldu Minho, neden beni çağırdın?"
"Sana bir şey söylemek istiyorum Jisung."
"Tabikide söyleyebilirsin Minho. Ne oldu?"
"Jisung... Ben, ben, ben sana aşığım. Benimle lütfen çıkar mısın. İdam falan umrumda değil, ben seninle çıkmak istiyorum, sevdiğim kişi ile birlikte olmak istiyorum, en azından şansımızı deneyelim. Tekrardan söyleyeceğim, benimle çıkar mısın Jisung?..."
"Minho, ne söyleyeceğimi bilmiyorum, bilemiyorum. Üzgünüm Minho, ama ailem bana bir kız bulmuş bile... Cidden çok üzgünüm. Bende senle beraber olmayı çok isterdim ama maalesef ki şartlar buna izin vermiyor..."
"... Anladım Jisung, peki ne zaman evleneceksiniz?"
"3 yıl sonra sanırım..."
"Ne zaman hangi gün?"
"25 Ekim saat 19:24'te"
''Gelmeye çalışacağım.''
(...)
3 yıl sonra benim doğum günümde evlenecekler yani. Anlayabiliyorum. Umarım mutlu olursun o gün, çünkü sana 3 yıl sonra bir sürprizim var.
Umarım o gün çok mutlu olursun... Evleneceksiniz, çocuklarınız olacak, beraber yaşlanacaksınız, beraber öleceksiniz. Ama merak etme Jisung 3 yıl sonra düğünden sonra çok güzel sürprizim var, hem sana hemde ailene...
O gün nasıl ağladığımı tahmin edemezsin Jisung, ömrümde hiç ağlamadığım kadar ağladım o gün.
En azından saçımızda hâlâ zambak çiçeği ve gül vardı. Ve iletişimimiz kesilmeyecekti, sen mutlu ol yeter bana Jisung.
______________________
"Sevgili Jisung,
ŞİMDİ OKUDUĞUN
'Yarım Kaldık | Minsung'
Fanfiction'Ve işte, hayat onlara arkasını çevirdiği gibi onlarda arkasını hayata çevirdi; sonları hüzünle bitti, bu hayattan sonsuza kadar gittiler.' !!Angst, mini fic!!
