Miracle in the Painting

11- "Wild, Primitive, Predator"

Hangi kafayla nasıl yazdım bilmiyorum ama Jungkook gerçekten vahşi bir kurt ve buraya koyulabilecek tüm uyarıları koyduğumu düşünerek okuyun.

Bu kadar sürenin ardından böyle bir bölümle dönmek benim için bile beklenmedikti ahsjkajsja

Çok uzatımca hevesimin kaçacağını bildiğim için bölümde yanlışlar olduğunu bilsemde düzeltmeye üşendim sizde görmezden gelin lütfen

bolca yorum yapın 🥹🫶🏻

—————

"Güzelim?" Jungkook yattığı yerden doğruldu. "Neden uyumuyorsun?"

Doğrulduğu yatakta cenin pozisyonda rahatsızca oturan omeganın pekte bir şey söylemesine gerek kalmamıştı aslında. Çünkü yaydığı yoğun feromon alfayı çoktan derin uykusundan çekip almıştı.

Kendini oldukça bunalmış hisseden sarışın genç ensesini ovuşturduktan sonra mırıldandı "Çok sıcak."

Alfa yataktan kalkarken odayı aydınlatan tek meşaleyi alıp diğer meşaleleride yaktı, loş ışık yerini aydınlığa bıraktığında her şey biraz daha görünürdü.

Jungkook yatağa geri dönüp omegasına yaklaştığında aldığı buram buram feromon kokusuyla yumruklarını sıktı. Tanrı şahit kendine hakim olabilmek çok zordu. Normal zamanlarda bile ona karşı koymak imkansız gibiyken, şimdiki hali tarif bile edilemezdi.

"Jimin-" Jungkook sözünü tamamlayamadı bile.

"Sıcak" diyerek bölmüştü omegası onu. Ufak titreyen narin ellerini kendi vücuduna sardı. Acı çektiği söylenemezdi ama kendini durduramadan kıvranıyordu. Nefes almakta güçlük çekiyordu, başı dönüyor ve durmadan terliyordu.

Alfa nefes almamaya çalışarak yutkundu. "Kızgınlığa mı giriyorsun?"

"Çok erken..." göz pınarları yaşlarla dolarken biraz daha sıkı sardı bedenini "Ç-Çok erken..."

Kızgınlık dönemine neredeyse haftalar vardı. Girmeye birkaç gün kala vücudundaki ufak tefek değişiklikler ve belirtiler olurdu. Ama ilk kez dönemi bozulmuş ve daha kızgınlığına girmeden ilk belirtilerle birlikte mahvolmuştu.

Jungkook hırıltılarını içinde tutmaya çalışıyordu. Şu an yapmak istediği en son şey omegasını ürkütmekti. 
Yavaş yavaş yaklaştı kıvranan bedene. Jimin gözlerini sıkıca kapatmış titriyordu. Jungkook büyük kemikli elini omeganın saten beyaz ve yatış pozisyonundan dolayı epey kısalmış geceliğinden içeri soktu. Omeganın kalçasıyla temas ettiğinde ikisindende titrek bir soluk çıktı.

Neyseki çok ilerlemesine gerek kalmamıştı. Çünkü omeganın iç çamaşırı bile sızdırmasından dolayı şimdiden ıslanmıştı. Jimin bu kadar ilerlediğini ve sızdırmaya başladığını bile şimdi fark etmişti. Genelde tam kızgınlığının ortasında yaşanacak olay şimdi girmeden diğer belirtilerin arasında yer alıyordu.

Jungkook elini ondan nasıl çektiğini ve nasıl birkaç büyük adımda odadan çıktığını anlayamamıştı bile. Biliyordu dursa dayanamazdı. Şimdi koridorda duvara yaslı bir şekilde kıvranırkende hem içinde oldukça vahşileşmiş kurduna hemde hırıltılarına engel olmaya çalışıyordu.

İkiside anlamıştı. Çok zor geçecek günler onları bekliyordu...

———

"Söylediğin gibi son iki katı boşalttık. Kimse onun kokusunu almayacak merak etme." Jooheon hala uyku sersemi olsada olan biteni anlayabilecek kadar ayılmıştı.

Jimin'in koku problemi biraz olsun çözülebilmiş olsada maalesef Jungkook için hiç çözüm yolu yoktu. Jooheon ve diğerlerife aşırı baskın alfa feromonlarına daha ne kadar dayanabilirler bilmiyorlardı.