Kill Me ~Minsung~

~Why~

Keyifli okumalar staylerim muahh.

Bu arada şunuda söylemek istiyorum, bu ficde çok fazla idol ve çok fazla ship göreceksiniz ehe.

Bu bölümü rauf & faik-ona aşık oluyorum ile yazdım onunla okuyabilirsiniz♡

☆☆☆☆☆

Eve döndüğüm de hemen duşa girmiştim. Aklım hala arabadaki o tanıdık simadaydı. Sanırım kadayı sıyırmaya başlamıştım.

Duştan çıkınca hızlıca üstüme bir şeyler giyip masanın başına oturmuştum. Daha yeni öğlen oluyordu. Benim derslerim erkenden başlayıp erkenden bitiyordu.

Bugün derslerde işlediklerimizi tekrar edip önemli notları çıkarmıştım. Ardından biraz gitar çalarak Minho yu andım.

Odanın kapısı çalınca elimde ki gitarı yatağın üstüne bıraktım.

"Gel!"

"Jisung bey, arkadaşlarınız geldi."

"Tamam Choi teyze,geliyorum."

Choi teyze odadan çıkıp kapıyı kapatmıştı. Gitarımı yatağın üstünden alıp yerine koydum ve aşağı indim.

"Jisungiee~"

"Lixiee~"

Sevgi dolu bir kucaklama yapmıştık. Jeongin gelip ortamıza girdiğinde Seung bize değişik madde görmüş gibi bakıyordu.

"Salakmısınız yapıştınız bir birinize sülük gibi.

"Kıskanma Seung kıskanma."

Felix ve Jeongin den ayrılıp Seungminin üstüne atladım. Benden her ne kadar kurtulmaya çalışsada olmamış, Jeongin ve Felix de bana eşlik etmişti.

"Dışarı çıkalım. Sonra suç işleyelim tutuklanalım."

"Ne diyo bu?"

"Ayh boşver sen onu Jis~ takmış bir tane polise, bırakmıyor peşini. Sonunda gerçekten içeri tıkıcak çocuk bunu."

"Hyung niye öyle diyorsun ya. Bence oda beni seviyor. Hem sevmese beni hapse tıkmakla tehdit eder mi? Yanında istiyo."

"Vay amk... VAY AMK. Bu nasıl bir hayal gücü. Bu nasıl bir istek."

"Of ya! Hepiniz çok kırıcısınız."

"Ayhh bizim kepek ekmeğimiz kırılmış mı?"

"Ben sizin gibi hyungun ya."

Biz birbirimize dalga geçerken Choi teyze yanımıza gelmişti.

"Akşam yemeği hazır Jisung bey."

Kafamla onaylandıktan sonra bizimkilere döndüm.

"Hadi gidip bep beraber akşam yemeği yiyelim. Sonra dışarı çıkarız."

Bizimkiler de beni onaylayınca, yemek yemek için yemek salonuna gitmiştik. Babam masanın başında oturmuştu. Annem hemen çaprazında oturuyordu. Bizde hep beraber yanyana oturduk.