9

104 14 29
                                    

"Ben.. seninle kalamam."

Gözlerini açtı benimkilere dikti. Gözleri çok.. çok anlamlı bakıyor.

"Riki-"

Hayır bir kez daha değil.

"Özür dilerim Sunoo. Devam etmek istemiyorum."

Hayatıma.

"Ama.."

Kesmedim sözünü bu sefer. Ağlıyor. Neden göğüsüm acıyor? Yutkunamıyorum. Kesmesi lazım.

"Birlikte iyileşe biliriz, Riki sen-"

"Hiç bir halt bildiğin yok Sunoo. Hiç bir şey düzelmeyecek. Hiç bi bok yapamazsın anladın mı? Anla artık. Yoruyorsun beni.."

"Kırıcısın Riki."

"Umrumda değil."

Kolunu yüzüne tutarak hızla çıktı salondan. Çok mu kırdım onu? Neden her şey yanlış geliyor? Kalbimin acımaması lazım.

Acıyor. Çok acıyor.

Ama ya ona bir şey olursa? Doğru şeyi yaptım. Onu çok özleyeceğim ama güvende olacak. Ve.. ben hedefime ulaşacağım.

Belki bir gün orada görüşürüz.

Gülümsedim.

Toparlanmam lazım sanırım.

"Riki."

Kalkacakken sesini duydum. Unuttum ne yapacağımı.

Devam etmesini bekledim. Son kez duymak istedim sesini.

"Bende geliyorum."

"Hay-"

"Nereye gidersen git bende geleceğim Riki. Bunu bilsen iyi edersin."

Beni zorluyor. Hiç bir şeyden haberi yok. Gerçekten bir yere gidip hayatıma devam edeceğimi sanıyor.

'Emin ol Sunoo, eğer "yaşamak" gibi bir şansım olsaydı hiç bir zaman senden ayrılmazdım.'

Yüzüme baktığını gördüm. Gözlerimin içine.

"Ayrılmana gerek yok Riki. Hep seninleyim."

Söylediği sözlerle birlikte fikrimde söylediklerimi dıştan da söylemiş olduğumu farkettim.

Yanıma geldi. Sildi gözümden yanağıma dökülen damlaları.

Bende onunkileri sildim beceriksizce. Nasılda güzel. Sanki ellerimiz bir birimizin gözyaşlarını silmek için yaratılmış gibi.

"Dışarı çıkalım mı?"

Onunlayken evden dışarı hiç çıkmamıştım. Şikayetçi değildim. Zira hiç bir şeye karşı hevesim de yok.

Onunla olmak istiyorum sadece.

Kafamı onaylarcasına salladım. Üstüme bir şey verdi ve kendisi de giyindi. Ardından dışarı çıktık.

Hafif rüzgar esiyordu. Akşama doğru gittiği için gökyüzü koyulaşıyordu. Güzeldi.

Hayli yürüdükten sonra tepeye oturduk. Aşağıdaki göle bakıyorduk.

Daha doğrusu o manzarayı izliyor. Bense ona bakıyordum. Düşünüyordum.

Dünya bu kadar kötü bir yerken, insanlar insanlara karşı acımasızken, o nasıl bu kadar iyi? Sevgiyi sokak kedilerinden umduğumuz bu hayatta nasıl bu kadar güzel gülümseye biliyor?

Böyle iğrenç bir yer için fazla temiz değil mi? Keşke onu koruya bilsem. Keşke onu dünyanın bütün berbat şeylerinden uzaklaştırıp mükemmel bir hayat suna bilsem...

İç çektim gözyaşlarımı silerek. Bana baktı. Yanıma yaklaşarak kafasını omzuma dayadı. Aynı otobüsteki gibi.

Otların üzerinin damla damla ıslandığını gördüm. Ağlıyordu. Sorun ne?

Ona baktığımda gülümsedi yeniden. Ayağa kalktı. Onu takip edip bende kalktım.

Gittikçe tepenin ucuna yaklaşıyordu yavaş, küçük ve yan adımlarla. Yine takip ettim onu.

Durduk. Öne adım attı. Bana doğru. İyice yakınlaştı. İsteğini anladığımda belini tuttum, dudaklarına eğildim.

Tuzlu damlalarda karışıyordu bu öpücüğe, uzun ama hafif bir öpücüktü. Sanki bir son.. ve ya başlangıçmış gibi.

"Sonsuza kadar seninleyim Riki." Dedi melek gibi sesiyle.

Son duyuşum oldu sesini. Yana doğru kayıp sarılmamızla boşluğa düştük. Kapadım gözlerimi. Sonsuza kadar. Onunla birlikte.

_____________
🔒❤️‍🩹

Gerçeklikten kaçmak isteyen iki genç, bir birini bulur

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Gerçeklikten kaçmak isteyen iki genç, bir birini bulur. Konuşmazlar kötü şeyleri. Yalnızca bir birileriyleyken gerçeklikten uzaklaşırlar. Lakin gerçeklik bırakmaz peşlerini. Ayrılmaya zorlar onları. Ayrılmazlar gençler. Eğer her zaman birlikte ola bileceklerse, neden gerçeklikten tamamen kurtulmak yerine ayrılsınlar?

...

Run away | sunkiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin