Bölüm 28

2.2K 145 4
                                    

Tarık'ın metresi çığlık atmaya başlamış....

Sikerim belanı suslan orospu... git topla eşyanı pulunu pırtını bundan sana ekmek çıkmaz daha.....

Herif anında susup eşyalarını toplamaya gitmiş...

Gördün mü it.... değerin bu kadar...

Sıra ile dinlene dinlene dövmüşler iti..

En çok darbeyi hayalarına almış it... Ataşın adamları hastanenin kapısına atmışlar iti....

Ataş ve Ersin keyifle konağa doğru yola çıkmışlar....

——————————————————————-

Eve geldiklerinde keyfi yerindeyi her ikisininde...

Yolda Ladin'i arayıp çilingir sofrası için izin istedi.... eşide onlar gelene kadar avludaki kış bahçesindeki sobayı yaktırdı.

Masa kuruldu... misafirlerini bekliyordu.... Halil çok heyecanlıydı... babasının Ersin'e ses çıkartmaması acaba izin miydi?

Halil: Ana..... baba Ersin'le mi içicek?

Evet oğlum..... niye sordun?

Halil:Ağa ya babam Ersin sağkolu öyle samimi olunmaz diye duymuştum...

Hımm damadı olucak ya tanımak istemiştir...

Kıpkırmızı oldu güzel oğlum kıyamam ben sana.....

Oda olur zamanı gelince ama onlar çocukluk arkadaşı... Ersin Ataş ağa olana kadar abi demiş ona....

Halil: Yaaaa bizim iş imkansız o zaman he ana...

Niye oğlum? Baban insan ayırır mı hiç? Karşısından dürüstlük bekler , mertlik bekler... o da var niye dedin öyle?

Halil: bilmem sen diyorsan doğrusu odur...

Aferin benim akıllı oğluma.....

Ravza:Hep oğlun ama ben ben aptal mıyım?

Kıskanç prensesim.... en güzeli en akıllısı sensin...

Sofra da kurulmuştu tek eksi az Sonra kapıyı çaldı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Sofra da kurulmuştu tek eksi az Sonra kapıyı çaldı....

Halil ve Ravza koşup karşıladılar Ataşı...

Yarınım bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin