Anıl pizzasından bir dilim daha alıp ağzına tıkıştırdı. Cidden öyle yaptı. Isırıp yemek yerine ağzına tıktı. Anıl da ilk defa bunu görüyorum.
''Anıl yavaş ye boğulacaksın.''
''Yoo.'' diyip yemeye devam etti.
''İtalyan şefi olsana kanka.'' dedi Seda.
Asena hiçbir kelime demeden önünde ki pizzaya odaklanmıştı. Ki halen neden Anıl'ın yemeğe kaldığını bilmiyorum.
''O kadar iyi mi oldu pizza?'' dedim.
''Cidden çok güzel bebek.'' dedi Seda.
Seda'ya bir şey demek için dudaklarımı aralamıştım ki kapının sesi ile sessiz kaldım. Seda elindeki dilimi bırakmadan mutfaktan dışarı çıktı.
''Kim ki?'' dedi Anıl.
Umarım Doruk'tur...
''Doruk bence ya.'' dedi Asena.
Sonunda yemeğe ara verip konuştu.
''Hiç pizza yok mu?'' dedi Asena.
''Az ye kızım.'' dedim.
''Misafirimiz var.'' dedi Seda mutfağa girerken. Hemen onun ardından içeriye Doruk girdi. Doruk... Şükür!
Doruk'un gözleri direkt Anıl'ı buldu.
''Neyse zaten yemekte bitti. Eve gidip ders çalışim.'' dedi Anıl.
''E biz de alışveriş yapalım .'' dedi Seda , Asena'ya bakarak.
Asena sıkıntılı nefes verip ayağa kalktı. Ben ise kimseyi takmayıp yemeğe devam ettim.
***
Doruk'un önüne bir fincan kahve koyup yanına oturdu. Karşısına oturacak bir koltuğum yoktu.
''Teşekkür ederim güzelim.''
''Rica ederim.'' dedim soğuk bir tavır ile.
Kahvesinden bir yudum alıp gözlerini bana dikti.
''Bak güzelim ben gelmek istemedim çünkü sen birine bir şeyler hissediyordun. Ve ben karşına çıkıp sana yazan bendim diyemezdim. Ki gelip senden senin için taktik almışken.''
Böyle de deyince haklı gibi.
''Ama ben bekledim ve sen gelmedin. Bugün bile herkesten sonra geldin.''
Doruk elindeki bardağı hemen yanında ki sehpaya bıraktı. Ellerimi tutup gözlerini gözlerime dikti.
''Kabul ediyorum gördüğüm ilk an aşık olmadım. Ama bana yardımcı olduğun an var ya işte o dedim ki evet Doruk doğru kişi bu dedim. Fakat ben kelebeğin yanında ayı gibiydim.''
Son söylediği şey beni güldürmüştü.
''He işte sen böyle gülüyorsun ya kalbim eriyor yok oluyor. Gülerken gözlerinin içi parlıyor ya yemin ederim ki ölmek istiyorum.''
Doruk bedenimi kendine doğru yaklaştırdı. Parmakları saçlarımda gezdirdi.
''Çok güzelsin deniz kızım. Yemin ederim ki içime işliyorsun. Ben var ya bir tek senin yanında çocuk gibi oluyorum. Bir tek senin yanına İstanbul beyefendisi oluyorum.''
Yüzünü yüzüme yaklaştırdı. Öyle yakındı ki öyle güzel konuşuyordu ki hataları kafamdan silinmişti. Dudaklarımız arasında sadece mesafeler kaldı.
''Seni seviyorum deniz kızım, senin her detayını seviyorum güzelim, senin her noktana hayranım denizin en güzel mavi tonu...''
Dudakları dudaklarım bile örtülmüştü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Farklıyız Çünkü Farkındayız - Texting✓
Teen Fiction0537***: Hi, Barbie! Deniz: Hi, Ken! 0537***: Film çok güzeldi. Deniz: Aşko kuşkoyum ama filme gitmedim. 0537***: Harbi mi? Deniz: Harbi! 0537***: Boşa gittim aq, zaten bok gibiydi.