Jeongin~
Çok güzel bir hafta sonuna uyanmıştım. O kadar güzeldi ki kelimelerde ifade edilemezdi. Eskiden kendimden çok sevdiğim kişi ve gözümün önünde beni aldattığı kişi ile tanışıp kaynaşmam gerekiyordu.
Ne kadar güzel değil mi?
Mutluluktan havalara uçmam gerek sanırım?
Saat 14.35 gibi buluşacaktık ve ben sabahın saat 7.00'sinde ayağa kalkmıştım. Aşağı inip kendime kahvaltı hazırlamam gerekse de hiç iştahım yoktu. Çok kötü bir sabahtı ve ağzıma tek lokma girse kusacak gibiydim bu yüzden bir şeylerle meşgul olmak için ders çalışmayı seçtim. Bazı sebepler yüzünden iyice aksatmıştım zaten...
---
Ders çalışmak cidden kafamı iyice dağıtmıştı ve geç kalmıştım. Hyunjin evime gelene kadar da geç kaldığımı fark etmemiştim ve AVM'ye gidecek olan ilk minibüsü kaçırmıştık... Normalde 14.35'de evden çıkıp 14.50 minibüsüne yetişcektik ve minibüsler 1 saatte bir geliyordu çünkü gideceğimiz AVM ile burası uzaktı.
"Acele etmene gerek yok zaten 15.50 arabasına illa yetişiriz?"
"Hyunjin cidden özür dilerim..."
"Tamam tamam... Hazırlan hadi!"
Ben gardrobu açıp kıyafetlere bakarken annem içeri dalmıştı... Anne bir kapıyı tıklayasaydın iyiydi sanki...
"Jeongin çabuk hatta çok hızlı hazırlan ben sizi birakıcam 10 dakikan var Jeongin fazlası olursa tek beklersin arkadaşını götürürüm."
Duyduğum haberle doğruca Hyunjin'e bakmıştım ve gözleri parlamıştı. Gülüşü çok güzel görünüyordu.
"Arkadaşını kesme Jeongin hazırlan!"
Annemin dediğini duyduğumda yüzümün tamamen kızardığını hissetmiştim. Hyunjin'e döndüğümde ise duyduğundan çok hoşbut bir şekilde bana bakıyordu.
"Tamam hazırlanıyorum işte! Hyunjin çık odadan!"
Utanç krizimi yanında geçiremem...
---
Annem bizi bıraktıktan sonra hızlıca uzaklaşmıştı. Hyunjin'in isteği üzerine yemek olayını iptal ettiğimiz için direkt olarak bowlinge gitmiştik. Bowling AVM'nin en alt katındaydı. Kasvetli park yerinin orada tanrının unuttuğu yer gibiydi.
Tabii bu şekilde anlatsam da içi gayet güzeldi. Geniş ve ferahtı ayrıca park yerine nazaran küf kokusu yoktu.
Burdaki bowlinge pek kimse gelmediği için burayı tercih etmiştik. En alt katta olduğu için insanlar burayı tercih etmiyordu. Bu ise bizim işimize geliyordu.
İçeri girdiğimiz anda bizimkileri direkt görmüştük.
"Biz geldik!"
Hyunjin geldiğimiz gibi bağırarak yanımdan uzaklaşmıştı. Sanırım bowlingi çok seviyordu?
"Ben de geldim..."
"Jeongin biraz sesin çıksın! Eğlenmeye geldik tavırlara bak?!"
Minho bana sitemle söylenmeye başlamıştı. O da bowlingi çok seviyordu. Ben de severdim aslında bu şartlarda olmasaydık...
