MEZOPOTAMYA MASALI[ARA VERİLDİ]

1-B "Küçüğüm"

Merhabalar,yeni bir kurgu ile Sizlerleyim,

umarım beraber güzel yerlere
geliriz🌸

Buraya başlama tarihlerinizi
alabilir miyim✍🏻

Herkese keyifli okumalar dilerim<3

1.Bölüm
'Verilen Söz."

"Burası Mardin. dostluğu baki ama, aşkı imkânsız olan."

&&&&&&&&&&&&&                                       

Zîman hûşpe jiyan bêdengî yê...
(Dil susunca hayat sessizliktir)

Ben Gülnişân. Kaderi Babası tarafından yazılan Mardin'in bahtsız kızıyım. Kaderim, babamın dudağının arasından çıkan iki kelimeyle biçilmişdi.

Tek davam okumakdı. Babamın verdiği bir söz uğruna evlendiğim gün, hayallerimi bir defterin arasında bıraktım.

-

Gülnişân'ın tek davası okumakdı. Fakat hayat bazen bize bir kader biçer ve olmasını istediğimiz şeyleri erteler.

Adar Karamanlı'nın yıllar önce verdiği sözün, yıllar sonra ortaya çıkması ile Gülnişân'ın hayatı tepe taklak olur. Gülnişân, kendini bir anda bilmediği bir evde, tanımadığı insanların arasında bulur...

Mardin'de hava yağmurluydu. Bugün yağan yağmur aslında Gülnişân'ın gözyaşlarıydı. Mardin, sanki hissetmiş gibi yağmurluydu.

Gelen şimşek sesleri ile Gülnişân gözlerini açtı. Soğuk hava ile üşüdüğünü hisseti ve daha sıkı sarıldı yorgana. Hiç kalkmak istemiyordu ama kalkması gerektiğini biliyordu.

Zorla üzerindeki battaniyeyi attı ve ayağına terliklerini giydi. Lavaboya gidip elini yüzünü sıcak suyla yıkadı ve odaya döndü. Masa'nın üzerinde duran hukuk kitaplarına tebessüm etti.

Gülnişân, üniversiteyi bitirmişdi. Sadece 1 yıllık stajı kalmıştı. Stajı geçerse hayalini kurduğu Avukatlığını eline alacakdı. Gülnişân, çok zekiydi. Üniversite de hocaları ona; çok zeki olduğunu ve stajı kolaylıkla geçeceğini söylemişti.

Stajı 1 hafta sonra başlıyordu ve heyecandan içi içini yiyordu. Bir an önce bu hafta'nın geçmesini bekliyordu.

Camın önüne gelip, temiz havayı içine çekti. "Allah'ım, bir an önce 1 hafta geçsin. Allah'ım, herşey çok güzel olsun. Allah'ım, lütfen Avukat olayım." Dedi gökyüzüne bakarak.

Camı kapatıp dolabını açtı. İçinden beyaz boğazlı kazak ve dizde bir siyah etek çıkardı. Krem botlarını da ayağına geçirdi. Ayna'nın karşısına geçip, saçlarını yaptıktan sonra çok hafif bir makyaj yaptı ve parfümünü sıktı.

Odasından çıktığında yağmur damlaları üzerine yağıyordu. Yavaş yağdığı için
Gülnişân pek de umursamadı. En üst kattaki odasından, Merdivenlerden ikinci kata indi.

Salona geldiğinde Annesi, Babası, Reyhan ve Hamza'nın kahvaltı masasında olduğunu gördü. "Günaydın Herkese." Dedi tebessüm ederek. Aynı şekilde karşılık verdiklerinde, Yerine geçip oturdu.