3

209 35 77
                                    

~

Berbat hissediyordum.

Sanki benim için fazla küçük bir ayakkabıya sığmaya çalışmış gibi sıkışmış hissediyordum. Bu hissi çok iyi biliyordum çünkü annem Leydi'lerin her zaman narin ve minik olması gerektiğini söylerken hızlı gelişen vücudumu durdurmak için her zaman küçük ayakkabılar giymemi sağlardı.

Bu yüzden bana ait olmayan bir yere sıkışmış gibi hissediyordum.

Tüm vücudumda büyük bir ağrı da vardı.

Hayalet olduğum onca yılın ardından ilk defa böyle hissediyordum- daha doğrusu, ilk defa bir şeyler hissediyordum.

Aniden gözlerimi açtığımda beyaz bir tavanla karşılaştım.

Hissediyorum!

Gerçekten hissediyorum.

Bedenime döndüm!

Ölmedim..?

Evet, gerçekten güçsüz hissettiğim bir gerçek. Şu an kolumu kaldırmakta bile zorlanıyorum ama artık bu benim kolum ve istesem kaldırabilirim! Aman tanrım!

"Uyandın mı?" Kendi içsel şokumu bölen şey duyduğum soğuk sesti. O kadar nefret dolu bir sesti ki yeni aldığım bedenimde tüm tüylerim diken diken oldu. O an içinde bulunduğum odanın farkına vardım ve bakışlarım şaşkınlıkla duvara döndü.

Yatağın yanında sıralanmış birkaç kişi vardı.

Aslında onlara sadece birkaç kişi demek hakaret sayılırdı.

Sağ baştan kocam Killian, onun yanında kahya, onun yanında hekim, onun yanında da tanıdığım birkaç hizmetçi ve Killian'ın sağ kolu Edgar vardı.

Yani benden nefret eden insanlar listesinde ilk 10'da yer alan herkes... Sadece birkaç eksik var. Tanrıya şükür! En azından ilk büyük yüzleşleşmemi bedenime girer girmez yapmayacağım.

Bu yüzden görüntü, küçük bir tehlike atlatmış Madam'ın başında endişe ile bekleyen insanlardan biraz uzak. Daha çok, kurban edilmek üzere sunağa yerleştirilen bedenimin çevresini saran tarikat görevlilerinin atmosferine sahip. Hiçbir şey bilmeden bu yatakta uyansam gerçekten de öyle düşünebilirdim.

Killian'ın gözlerine bakmaya korktuğumdan bakışlarımı geri kalanlarda gezdirdim. Bu sabah kahveme tüküren Maria gözleriyle ateş fırlatırcasına bana bakıyordu. Demek o da buradaydı ve suyun ikinci kere tamamlayamadığı işini severek devralabilir gibiydi. Tamam, Maria zaten benden en çok nefret eden hizmetçi. Bu yüzden 'Neden boğularak ölmedin?' der gibi bakan yüzünü görmezden gelebilirim. Bu şaşırtıcı değil.

Durum o kadar da kötü olamaz.

Bakışlarımı hekime çevirdim. O da gözlerindeki bıkkınlık ve tiksintiyi saklamadan yanıma gelmek için ileri bir adım attı. Hadi ama! Senin insanları iyileştiren bir profesyonel olman lazım! Ben sana ne yaptım! Tamam, şimdi hatırladım aslında...

Elodie sağlıksız yaşam biçiminin tüm olumsuz etkilerini hekimin başarısızlığına bağlıyordu. Bu yüzden saygısızca onu beceriksiz olmakla suçlardı. Mesela sürekli sağlıksız beslendiği için kilo mı alıyor? Cildi ölü balık derisine mi benziyor? Bu işe yaramaz hekimin suçudur ve cezalandırılmalıdır.

"Kendinizi nasıl hissediyorsunuz Madam?" Hekim pek de içten olmayan bir tavırla bana baktı. Nasıl mı hissediyorum?

Bir bakalım... 10 yıl sonra kendi bedenime geri döndüm ve tanıdığım herkes benden nefret ediyor. Tanımadığım insanların da benden nefret ettiğine eminim. Üstelik bu odadaki insanlar da benden nefret edenler kulübünün onur üyeleri! Nasıl mı hissediyorum? Şeytani bir ruh bedenime girip her şeyi mahvetti ve artık tüm bunların bedelimi ödemesi gereken kişi benim! Nasıl mı hissetmem gerekiyor? Hissetmeyen bir hayalet olmayı tercih ederim!

Madam'ın dükalığı ele geçirme planıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin