Ben geldiiiiim ! 😅
Hem de yeni bir bölümle geldim.
Umarım beğenirsin.Bölüm sınırı 150 yorum, 200 beğenme
Bol bol yorum atmayı ve görüşlerini bildirmeyi unutma 😘❤️
çünkü ona göre diğer bölümün kaderi belli olacak.Satır arası yorumda yapalım lüften..
Yazan,
yorumlarınıdörtgözlebekleyenyazarınız.💫
Kalbim kuş gibi çırpınıyordu. Uzun bir bakışma değildi bizim ki. Biraz şaşkınlık, az buçuk sorgulama ve çokça heyecanla kaplı kısa bir anla sınırlıydı. Sağ avuç içim hala onun omuzundayken sol elim şaşkınlıkla aşağı düşmüş, koluna tutunmuştu. Karşımda duran tek kaşını havaya kaldırmış, ilgiyle yüzümü süzen adam Ahmet Gencer Ersoy'du.
Ersoy Holding yönetim kurulu başkanı Adnan Eroğlu'nun yiğeni, Akif'in kuzeniydi. Babası Halit Ersoy yıllar önce başkanlığı kardeşine devretmiş ve inzivaya çekilmişti. Holdingin en büyük hissedarı ise hala kendisiydi. Annesi Zuhal Hanım hakkında ise ne yaptığına yönelik hiçbir bilgi yoktu. İki kardeşlerdi. Kız kardeşi Alara ve ben aynı yaştaydık. Alara cemiyet hayatında Ersoyların kızı olarak değil, tuttuğunu koparan bir boşanma avukatı olarak tanınıyordu. Evli değildi. Daha önce hiçbir erkekle adı anılmamıştı. Abisinin aksine sakin bir hayatı vardı.
GBT'sine de baksaydın florasan lambam. Tamam aslında doğru. Akif'i araştırma işini biraz abartmış olabilirim. Ama ne yapayım. Gencer'in fotoğrafını görünce dayanamayıp onun ailesini de araştırdım. Hayır etkilendiğim için değil. Fakat emin olun bu herif gören herkes merakına yenik düşerdi. Öyle bir aurası var çünkü.
"Ben..." dedim. Boğazımdaki kuruluk sayesinde yutkunamadım. Haliyle cümlenin devamını getiremediğim için tek kaşını havaya kaldıran Gencer ," Siz ?" diye devam ettirdi. Çok yakındı. Dizi dizime çarpıyor. Ellerimin altındaki teni ateşin üstündeymiş gibi kor olup yanıyordu.
"Ben..." diye yineledim ellerimi teninden çekerken.
"...sizi daha önce görmüş olabilir miyim ? "
"Bilmem. Gördünüz mü ?" dedi alayla.
"Görmedim. Daha önce görseydim, asla unutmazdım. "
İsmini bilmeme rağmen bilmiyormuş gibi yapmayı tercih ettim. Bu biraz klasik kız tavlama cümlesi değil mi Pasparlam?! Ha parlak tosuncuğum ? Öyle. Öyleydi ve ben bunu aşık etmek için deli çabalar gösterdiğim adamın kuzenine söylemiştim.
Bu sırada, "Tam tersi olması gerekmiyor muydu Parla Hanım ? " diye araya girince Recai bakışlarımı kısa bir anlığına Gencer'den çektim. Tek kaşımı havaya kaldırdım ve bozuntuya vermeden gülümsemeye çalıştım.
"Öyle miymiş ? Hiç farkında değilim. Her neyse."
Yeniden Gencer'e döndüm. Elimi uzatıp bakış açısına kattım. Gülümseyerek ,"Tanıştığımıza memnun oldum. Ben Parla." dedim.
Sanki az önce kene gibi yapışıp kurtulmak için yardım dilenmemiş gibi hareket eden bana nazaran , vakur tavrını koruyan Gencer uzattığım elime kısa bir bakış attı. Ardından elimi kavrayarak gözlerini gözlerime kenetledi."Gencer." dedi sadece. Ne soyadı ne de memnun olma bildiriminde bulunmadı.
"Gencer..." dedim. Elindeki elimin hükmü sonlanırken ekledim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÜN IŞIĞIM
Novela JuvenilUmut Işığım'dan tanıdığınız Umut ve Türker'in kızları Parla'nın hikayesidir. Buyrunuz efendim.