28.bölüm

120 9 1
                                    

"Bir şeyim yok sadede iyi hissetmiyorum sınıfa gidelim" söylenmeme karşı elini belime attıp merdivenleri çıkmama yardım etti kızın durduğu basamağa geldiğimizde ters ters bakıp "seninle sonra ilgilenicem" deyip merdivenlerden benimle beraber çıkıp sınıfa getirmişti sıramıza oturduğumuz gibi kucağına tırmanıp  iyice kuruldum bu halime gülümseyip belimi okşamaya başladı, yüzümü boynuna gömüp kokusunu solumaya başladım.

"Ne oldu da kedi gibi kucağına tırmandı" duyduğun ses tanıdıktı bu eunwoo hyung'du tepki vermeden kucağında oturmaya devam ettim.

Mayışıyor gibiydim ve bundan hiç de rahatsız değildim boynuna bir kaç öpücük bırakıp kokusunu içime çekmeye kaldığım yerden devam ettim.

"Bir şey olmadı" deyip konuyu kapatmıştı onlar kendi aralarında kısa bir sohbet etmiş ardından eunwoo hyung kendi sınıfına gitmişti "bebeğimm bana bak bakim" dedi, ne diyeceğini bildiğimden uyuma taklidi yapmamda herhangi bir sorun yoktu.

Bir süre öylece durmuştum ardından elini saçlarıma getirip tutamları ile oynamaya başladı "uymadığını biliyorum" bıkınlıkla derin bir nefes verip yüzümü boynundan çekim gözlerimi gözlerine diktim.

"Nereden biliyorsun" gülümseyip bir kaç tutam saçımı kulağımın arkasına sıkıştırıp "çünkü sen uyumadan uyumuyorum ve nasıl uyuduğunu ezberledim, sevgilimm o muhteşem ikinci görüntüyü zihnime kazıdım" ben bu adamı hak edicek ne yaptım bilmiyorum ama iyi ki benim iyi ki benim ile onu herşeyden çok seviyor herkesten çok değer veriyordum.

"Hm demek öyle birincisi ne peki" kollarımı boynuna dolayıp konuşmam ile dudaklarıma sert ve tutkulu bir öpücük bırakıp geri çekilmek yerine kulağıma doğru eğildi sıcak nefesleri her tenime çarptığında heyecanlanmadan edemiyordum.

"Altımda seni inletirken ki görüntün" beynimden vurulmuş gibi olmuştum birden konuşurken kulağıma sürtülen dudakaları ile tahrik olmamak elde değildi.

Sesiz kalmak dışında bir şey diyememiştim yüzümü tekrar boynuna gömüp kızarmış yanaklarımı ondan gizlemeye çalıştım küçük bir kıkırtının ardından "iyi misin sevgilim." Eli bellimde oyalanırken kokusu burnumda huzur bulmuş bir şekilde "hm hm" deyip hocanın gelmeseni bekledim.

                                ♡

Derslerin hepsine girmiştim ama tabi benim dışımda kimse girmemişti yani bizden kimse girmemişti sınıf zaten çokta kalabalık değildi öğle arası olduğu için herkes aşağıya inmişti bende son notlarımı alıp aşağıya inmiştim bizimkileri gördüğüm an sırtı bana dönük olan sevgilime doğru yürümeye başladım.

Ona doğru eğilip boynuna sesli bir öpücük bırakıp yanına oturdum "nerdesiniz ya siz" hepsi anlamaz bakışlar  ile beni karşılarken hoseok hyung konuşmaya başladı.

"Biz dedik ya derse girmiyoruz buralarda takılıcaz sanada  gel dedik sende gelmeyeceğim dedin"

"Tamam da niye bunları anlatıyorsun ki"

"dersler beyin fonksiyonlarına işlemişse unutkanlık da olmuştur diye"

"Hoseok bana o olmayan beyin fonksiyonlarını siktirme" hoseok hyung sustuğunda yanımdaki bedene dönüp kafamı dizlerine koydum "dersler yordu mu güzelim" küçük mırıltılar ile onaylayıp gözlerimi kapatım uykum gelmişti dersler cidden de yormuştu ellerini saçlarıma atıp oynamaya başladı o da "yemeğin gelir şimdi ye ve bitkin düşme" dedi gülümseyip "uykum geldi" dedim.

"Uyu"

"Imh yok uyuyamam daha öğleden sonra edebiyat dersi var az önce fizikten çıktım şu son konuyu zor çözdüm zaten"

   Baby Bear TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin