selamlar hepppinize
güzelliklerimşu şarkıyla bölüm yazmak fena sarıyor he djjskamakskakakajjsjs
aslında bu bölümü cuma günü atacaktım ama cuma günü (eğer oy ve yorum sınırı geçilirse) diğer bol kaos ve olay dolu bölüme sakladım inşaallah + bir de cuma cb geliyor biliyorsunuz rock star albümü ayy ablalarr o neydi öyle ya benim favla blind spot ve la4 sanırim bakalaim bakalimmm
sizler ne yaptınız bu (kısacık) bölüm atmadığım sürede anlatın bakalım sukuşlarım 😽💙
ben de gidip diğer bol kaoslu bölümü yazmaya koyulayım hadi öptüm ayol baaayy
oy: 200
yorum: 333[$$]
21 Nisan, perşembe
saat, 16:22
telefonumdaki onlarca bildirimi hiçe sayıp, koşar adım bay kim'in odasına ilerliyorum; dışarıdan beni izleyen bir göz, uçtuğumu zannedebilir. veyahut, konunun ölüm kalım meselesi olduğunu düşünebilir.hayır, yalnızca; hesap sormaya gidiyorum, müdürüm olacak adama.
zar zor bitirdiğim ve kırdığım potun üzerini bir şekilde kapatmaya çalışırken, soğuk terler döktüğüm seansımdan çıkar çıkmaz, bay kim'den hesap sormaya gidiyorum.
büyük ihtimalle, bu olanları en başından beri bilip, bana söyleme gereği duymayan; bay kim'den!
vegas'a gelecek olursak...
"o benim... benim, en yakın arkadaşım?!" diyor, yavaştan öfkenin ele geçirmeye başladığı sesiyle.
kendime engel olamıyorum. profesyonel davranamıyorum. bir kadının oyununa geldiğime inanamıyorum. ve en çokta, eunmi'nin, lucas'dan bahsederken gözlerinden geçen ışıkları nasıl anlamlandıramadım, anlamıyorum. kendime kızıyorum. eunmi'ye kızıyor, kocasına içtenlikle acıyorum.
bang chan'e acıyarak bakıyorum. dudaklarım kendi kendine kıpırdıyor. yalnızca, "siktir..." diyebiliyorum.
ve chan, her şeyi, benden çok daha hızlı çözümlüyor.
hareleri öfkenin karanlığına gömülürken, "bay han, bir sorun yok değil mi? eunmi'ye bir şey olmadı? hem konunun lucas'la ne alakası var?!" diyor.
başımı anın getirdiği tedirginlik ve korkuyla iki yana sallıyorum. bir yandan da, nasıl bir yalan söyleyebilirim de, bu olaydan sıyrılabilirim diye düşünüyorum.
"hayır, hayır, hayır! eunmi gayet iyi. bugün onunla bir görüşmem vardı ve telefonla konuşurken arkada birinin sesini duydum... çocuğun olabileceğini düşündüm ancak size yardım eden bir arkadaşınızmış... o yüzden sordum, yanlış anlama lütfen." durumu iyice yumuşatmak için ekliyorum. "hem... eunmi'de seni çok özlemiş! iyi olduğunu duyunca, çok sevindi!!"
gözleri ışıldıyor tekrardan. onun bu haline şahit olmak içimi parçalıyor. bir mahkuma üzüleceğim aklımın ucundan geçmezdi fakat buradayım işte; bir cezaevinde, seans odasında, azılı bir mahkumla birlikteyim ve ben onun için üzülmekten alıkoyamıyorum kendimi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
last session ☆ minsung
Fanfiction"Üç... iki... bir... ve bang! İyi uykular, Bay Han." ... Cezaevi psikoloğu; Han Jisung, ve yedi azılı suçlu ile yaptığı seansları. angst.