2

1.8K 137 63
                                    




Arkada herkes sohbet edip eğlenirken ben, dün olanları hatırlayıp yanıyordum. Birazdan stüdyoya girip nasıl yemek yapacaktım bilmiyordum. Danilo Şef resmen omzuma yatıp sonrasında beni kapı dışarı etmişti.

"Alican, hop. Daldın gittin yine be kardeşim."  Barbaros'un kolunun altındaki omzumu sarstı. "Neyin var oğlum dünden beri yüzün asık?"

Barbaros'a bu konudan bahsetmek biraz uzak bir ihtimaldi benim için. Gerçi kimseye anlatamazdım. Bunu normal karşılayacaklarını da sanmıyordum.

"Yorgunum Barbo." Dedim yüzümü sıvazlarken. Barbaros omzumdaki elini uzatıp yanağımı sıktı. "Mızmızlanmak birine ancak bu kadar yakışabilir." Resmen benimle dalga geçiyordu. Surat asmayı bırakıp güldüm. Barbaros'la aramız bir süredir gayet iyiydi. Yakındık.

Anons gelince tek sıra halinde stüdyoya girdik. Düello vardı. Hemen ortalardaki tezgahıma geçtim. Şefler herkesle tek tek konuşuyordu ama benim aklımda şefimden sonra olan tek şey istatistiklerde yükselmem gerektiğiydi.

"Alican takımın enerjisi iyi de sen biraz düşüksün sanki?" Mehmet Şef'ti bunu soran. Yanındaki Danilo Şef beni daha fazla yakmak istercesine gözlerime bakıyordu. Barbaros oradan bana dönüp başını sallıyordu 'ben demiştim' dercesine.

"Yo, Şef. Ben gayet iyiyim." Ellerimi yumruk yapıp havaya kaldırdım. Bazen böyle saçma hareketler yapardım.

"Onda bir haller var, ben çözeceğim şef." Dedi Barbaros hala bana bakarken.

"Ne hali, neyi çözeceksin?" Bu ses ona aitti. Elindeki kağıtlarla tezgâha yaslanmış, hafifçe öne doğru eğilmişti. Biraz önce gülümseyen yüzü ciddileşmişti ve Barbaros'un keyfini bozmaya hazır görünüyordu.

Somer Şef, onun cevap vermesine izin vermeden "Alican oldukça iyi gidiyor aslında. Yükselişte." Elindeki kağıtlarını inceledi. "Evet, şefim. Daha da iyi olmak istiyorum."

Gülümsedim Somer Şef'e ama gözlerim sadece onun gözlerini buldu. Gözlerinde dün gördüğüm ihtiyaçla bakıyordu gözlerime. Bedenimi o kadar güçsüz kılıyordu ki her an düşüp bayılabilirdim.

Belki bir kez sarılsam, belki bir kez öpsem geçerdi. Beni tutan şeyin de ne olduğunu bilmiyordum, yarışma aşamayacağımız bir engel miydi? Onu şampiyon olmaktan daha çok arzuladığımı biliyordum.

"Şefim, Alican biraz uyum sağlayamadı sadece, oldukça yetenekli. Bunu gösteriyor şu an bize." Danilo Şef, Somer Şef'le konuşsa da bana bakıyordu.

Mehmet Şef sıkılmış olacak ki Barbaros'a geçti. O ise biraz daha beni izleyip sonunda göz kırptı. Böyle küçük şeyler bile gardımı düşürmeme yetiyordu.

Birkaç dakika sonra yemeğin lahmacun olduğunu açıkladılar. Çok iyi yapardım. Hemen işe koyuldum. İç harcı hazırlamadan önce hamuru zaten hazırlamıştım. İçten içe onun gelmesini bekliyordum. Belki benimle konuşur, belki de yine omuzlarımı sıkardı. En kötü ihtimalle yanımdan sadece geçer, onu görmeme izin verirdi.

2019'dan beri aramızda bu tür bir çekim vardı ama o zamanlar bununla baş edebiliyordum. Bu sezon ise onun küçücük bir bakışından bile bir anlam çıkarıyordum. Benim onu istediğim kadar o da beni istesin istiyordum. Bazen soğuk bazen sıcak değil, her zaman en sevdiğim şekilde. Belki de o kadar kafaya takmıyordu beni.

Lahmacun içini hazırlarken onu Barış'ın tezgahının önünde gördüm. Onunla sohbet ederken gülüyordu. Kafamı kurcalayan konulardan biri de buydu. Barış'la da samimiydi. Rahatsız oluyordum. Onu her Barış'ın yanında gördüğümde içimden zehirli bir duygu geçiyordu, adını söylemek istemiyordum.

little games / alican x daniloHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin