BABY

9. Bölüm (M)

Kris, Luhan'a yeniden mutlu sonla bitmeyecek bir umut vermişti. Ama sorun değildi bu Luhan için. Bu sefer hey şey açıktı. İkisi de birbirlerini istiyordu. Ve nasıl bunu reddedebilirdi ki? Ruhunu kabul etmeyen adama bedenini vermeye razıydı.

Uzun olan Luhan'ı koltukta itekledi ve ayağa kalkıp kapının sıkıca kapalı olduğundan emin olduktan sonra geri döndü. Koltuğa çökmeden hemen önce tişörtünü üzerinden sıyırmış, ay ışığından süzen hafif ışıkla bedeninin parlamasına izin vermişti. Luhansa... sadece izliyordu. Yıllarca gördüğü rüyaların mucizevi dokunuşla gerçeğe dönmesini.

"Sadece bakacak mısın öyle?" 

Kris fısıldadığında Luhan kızarmaya başlayan yanaklarını hiçe saymaya çalışarak titreyen parmakları ile tişörtünün etek kısmını çekiştirmeye başladı. 'Lanet, bunu çıkarmak nasıl böyle zor olabilir?' Titreyen parmaklarının üzerinde, daha uzun olanları hissettiğinde başını tamamen aşağı eğdi. Böylece kızarmış yanakları gözükmeyecekti. Luhan'ın da tişörtü yere düştüğünde, sıska bedeninde uzun parmaklar gezinmeye başladı.

Luhan tüm saflığı ile Kris'in karşısında duruyordu. İnce, kırılgan beyaz bedeni kusursuzluğun Kris için tanımıydı belki de.  

Luhan bununla bile tahrik olmuş olabilirdi. Kris ile eski evlerine giderken de bunu düşlemişti, daha romantiğini. Yine de yetinecekti bu anla. Bir daha eline böyle bir fırsatın geçmeyeceğinden emindi çünkü.

"W-wufan... sana bir şey söylemem.. gerek.. " İşte en utanç verici kısım. 

Kris parmaklarını Luhan'ın sertleşmeye yüz tutmuş göğüslerinde gezdirirken 'Hmm'ladı' sadece. 

"Biliyorsun.. daha önceden itiraf etmiştim.. Seni sevdiğimi.. Başından beri.. Bu yüzden.. Hiç bu kadar ileri gitmedim. Bir başkası ile. " 

Bunu neden söylemişti emin değildi, düşünmeden konuşmuştu. Bu söyledikleri, Kris'in epey hoşuna gitmişti ve Luhan bunun henüz farkında değildi. Kris ufak detayları seven birisiydi. Birinin ilki olmak da bu detayların başında yer alıyor olmalıydı.

"Çok tatlısın Luhan. Sana iyi davranacağım. " 

Luhan sadece başını sallamakla yetindi. Artık durduralamaz noktaya gelmişlerdi tüm açık duygular eşliğinde.

Kris pantolonunu da anlaşılamayan bir hızda çözdükten sonra Luhan'ın üzerine verdi ağırlığını. Luhan, Kris'in kendisine yaptığının zıtlığında yavaşça pantolonunu kalçasından sıyırmasına izin verdi. O nasıl istiyorsa öyle olacaktı, Kris epey iyiydi bu konularda. Siktir. Bunu Lay'den öğrenmiş olması iğrençti. Onun anlattığı her şeyi unutacak ve bedeninde Kris'in bırakacağı izlerden kendi notlarını çıkaracaktı.

Kris'in dudaklarından sabırsızca istekli mırıltılar dökülmeye başladığında, Luhan kollarını boynuna doladı ve dudaklarını emerek öpmeye başladı. Doğru düzgün ilk kez öpüşmelerine rağmen dudakları doğal bir şekilde uyum içerisine girmişti. Kris dilini Luhan'ın ince dudaklarında gezdirdikten sonra nazik olmayı kenara bırakarak dilinin altındaki dudağı ısırdı. Luhan gecenin ilk inlemesini bırakmıştı.

Tatmin olan Kris, dilini dudaklarından yavaşça çekerek yuvarlak çene hattı boyu dudaklarını gezdirdi. Çenesinden daha aşağılara ıslak dudaklarını bastırdı ve Luhan'ın boynundan bir parçayı dudaklarının arasında pembeleştirecek kadar tuttu. Kendinden iz bırakacaktı küçük bedene. Dili sertçe Luhan'ın tenini okşadıkça, uzun bedenin altında kıvranıyordu küçük.

Ay ışığının süzdüğü odada, ikilinin nefes alışverişleri yankılanıyordu. Kris için özel olan bu oda, şimdi unutulmaz bir anıya ev sahipliği yapacaktı.