Küçük Prenses (Aşkım)

47. Bölüm

Bebeklerimm nasılsınız? Bu aralar ben pek iyi sayılmam. Aslında iyiyim ama çok yoğun geçiyor günlerim 🥹.

Bölüm biraz kısa olduuu bu bölümcük böyle olsun affedinn.

Bol bol yorum ve yıldız bekliyorum bebeklerim.

Yorum atmayanları Aşkım ve Kar ısırır ona göre. Bakmayın küçük olduklarına canınızı çok acıtırlar.

Hem yorum hem oy verenleride 'nanım' diyip sarılırlar.

Keyifli okumalarrr....

♥️

10 Şubat

-HANİ BU BELGELER SAYESİNDE DAVA DÜŞERDİ. (Onur)

Onur elindeki belgeleri yere fırlatıp Alex'in üzerine yürüdüğünde Sarp araya girip onu durdurdu.

-Öyle olması gerekiyordu.

Ellerindeki belgelerin yanma sebebi Ezgi'nin psikolog ile yaptığı anlaşmaydı. Psikolog belgelerin hatalı olduğunu ve kendi suçu olduğunu söyleyip belgeleri geçersiz kılmış ve Ezgi'ye yeni bir rapor hazırlamıştı. Ezgi kadına ne kadar para verdiyse kadın ikinci rapor ardından işinden vazgeçmişti.

Onur sinirden salonda bir sağa bir sola yürürken anlaşma yaptıkları avukat konuştu.

-Velayet davalarında genellikle 0-4 yaş arasındaki çocukların anne bakımına ihtiyaç duyduklarından velayet anneye verilmektedir.

Onur sakinleşmek adına gözlerini yumup derin nefes aldı. Sinirlenince mantıklı düşünemediğinin farkında olduğundan sakin olmaya çalışıyordu. Sarp avukata başıyla işaret verince avukat devam etti.

-0-4 yaş aralığında olan çocukların velayeti anneye verilirken; ev ortamının, mesleğini, kazandığı para miktarını ve yaşam tarzı gibi birçok unsuru göz önünde bulundurmaktadır. Anladığım kadarıyla Ezgi hanım tüm standartları karşılayabiliyor.

Onur eliyle yüzünü sıvazlayıp sakinleşmek için kendine telkinler verdi. Avukat biraz daha aleyhine olan durunları söylerse sakin kalamayacaktı.

-Ancak anne çocuğa bakamayacak halde ve annenin çocuğuna zarar verilebileceği durumlar söz konusu ise velayet babaya verilmektedir. Bu durum dışında babaya velayet verilme ihtimali çok düşük. En büyük dezavantajımız ise evli olunmama durumundan kaynaklı olarak çocuğun velayetinin yasal olarak anneye ait olması.

Onur daha fazla sakin kalamayacağını anlayınca salondan hızlıca çıktı. Sarp onun peşine ilerlerken Onur odasına varmıştı bile. Ellerini sertçe saçlarından geçirip kapıdan giren Sarp'a döndü. Sarp ona çaresizce baktığı an Onur'un gözleri dolmuştu.

-Siktiğimin avukatı ne dedi duydun mu?

Sesi titriyordu konuşurken.

-Her söylediği Ezgi'nin lehine. HANİ BÖYLE BİŞE OLMAZDI. HANİ ALAMAZDI KIZIMI.

Onur bağırıp yanındaki duvara yumruk atınca Sarp onu tutmaya çalıştı.

-Yapma Onur.

Onur dinlemeyip Sarp'ı ittiğinde Sarp sarsılıp geri adımladı. Evde dördünden başka kimse olmadığı için Sarp Onur'u tek başına sakinleştirmeye çalışıyordu. Onur sakinleşmezken oda savaş alanına dönmüştü bile. Sarp Kaan'a gelmesi gerektiğini belirten bir mesaj atıp Onur'a yöneldi.

-Onur. Sakin olman gerekiyor. İlla bir şeyler vardır bizim lehimize. Sakin ol kardeşim. (Sarp)

Onur darmadağın olan odaya ardından da yatağının yanında duran prensesinin yatağına baktı. Mavi gözleri dolu dolu pembe yatak örtülü yatağa baktı.