2

17.3K 2.1K 1.5K
                                    

Haiii ben geldiiim!

Yazım yanlışlarım varsa affoluna. Keyifli okumalar dilerim lokumlarım! Xx

+++++

Ertesi gün|

Bay Kim'in bir kere bile yemek yediğini görmemiştim. Sadece kahve içiyordu. O da günde yalnızca bir bardak. Bazen iki bardak istediği de oluyordu. Bir de sigara ve viski içiyordu.

1 yıldır Bay Kim'in sekreteri olarak çalışıyor olmama rağmen, bir kere dahi ofisine yemek siparişi verdiğini görmemiştim.

Şirketin yemekhanesi de vardı. Her gün öğlen yemeği çıkartan aşçılar vardı. Yemekleri tıpkı diğer çalışanlar gibi genelde yemekhaneden yiyordum. Ama Bay Kim'in yemekhaneye de indiğini hiç görmemiş, rastlamamıştım.

Fiziği muhteşemdi. Giydiği her şeyi üstüne yakıştıracak kadar geniş omuzları vardı. Ama aç kalarak mı bu fiziği koruyordu, yoksa sadece iki öğün mü yiyordu bilemiyordum. Belki sabah kahvaltısı bile etmiyordu. Sadece tek öğün yiyor, onu da iş çıkışında akşam yemeğinde yiyor olabilirdi.

Bu durum neden beni germişti bilmiyordum, ama sanırım yoğunluktan bulduğum bu fırsatta Bay Kim zihnimi kurcalamaya başlamıştı.

Öksürerek silkelenip kendime geldim ve saati kontrol ettim. Gözlerim irileşirken hızla ayağa fırladım ve Bay Kim'in ofisinin önüne koşturdum.

VIP müşterileriyle olan toplantısını hatırlatmam gerekiyordu. Çok az bir zaman kalmıştı.

Tam koridorun yarısına gelmişken telefonun çalmasıyla birlikte küfrederek koşa koşa geri döndüm ve soluk soluğa kaldığım için telefonu açmadan önce derin bir nefes çektim içime.

Çağrı güvenliktendi, çalma melodisinden artık ezberlemiştim, bu yüzden ayırt edebiliyordum kolayca. Telefonu kulağıma yasladığım anda, "Buyrun, dinliyorum." dedim.

"Bay Kim'in VIP müşterileri geldi."

"Hemen ağırlamaya geliyorum, lobide bekletebilir misiniz rica etsem?" diye kibarca soluduğumda, onayladığına dair homurtular çıkartarak karşılık verdiğini duyduğum anda telefonu açmak için uzandığım yerden ahizeyi yerine yerleştirdim ve koşturarak Bay Kim'in ofisine yöneldim.

Kapıyı tıklattığımda, içeriye girmem için komut verdi. Bir saniye bile oyalanmadan kapıyı açtım. "Bay Kim, VIP müşterileriniz ile toplantınız vardı. Ve kendileri şu an şirkete teşrif etmiş bulunmakta. Kendilerini ağırlamak için gideceğim ama öncesinde size haber vermek istedim."

Neredeyse tek bir solukta konuştuğumda başını leptobunun ekranından ayırıp bana bakarken dudaklarının tek kenarı usulca yukarıya doğru kıvrılır gibi oldu. "Nefes al Jeon."

Kalbimi tutarak nefes alırken gülümsedim. "Ben çıkıyorum o halde?" diye mırıldandım. "Fırla." diyerek bana göz kırptı.

Alt dudağımı ısırarak kapıyı çekerek geriledim. Hızlı adımlarla asansörlerin olduğu bölüme yöneldim bu kez.

Asansörü kata çağırıp beklerken sağ ayakkabımı zemine hızlı hızlı vurmaya başlayıp saatimi kontrol ettim.

-

VIP müşterileri lobiden alıp doğruca toplantı odasına götürüp eşlik etmiş sonrasında da yerime geri dönerken Bay Kim ile asansörde karşılaşmıştım. Ben asansöre binmek için beklerken o da asansör kabininden inmişti.

Genel şirket çalışanlarıyla olan toplantılara katılıyordum. Bay Kim katılmamı istiyordu çünkü. Ama VIP müşterileri, yatırımcılarıyla olan toplantılarına girmiyordum.

VAMPIRE PROBLEMS • TAEKOOK ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin