Sabah erken saatlerde Kyungsoo Baekhyun'u aradı. "A-Alo Baekhyun? B-Ben çok acıktım. B-Bu lanet esmer uyanmıyor!
Kendime bir şeyler hazırlayamıyorum çünkü başım dönüyor. Lütfen buraya gel." Kyungsoo ağlamaklı sesiyle konuştuğunda
Baekhyun üzerindeki geceliklere aldırmadan arabasına binip Kyungsoo'nun yanına gitmek için yola çıktı.
20 dakika sonra Baekhyun Kyungsoo'nun evinin önündeydi. Sahi Chanyeol'e de haber vermemişti. Kapının zilini çalıp, boştaki eliyle de Telefondan biricik Channie'sinin numarasını aradı.
Kyungsoo kapıyı açtığında karşısında sipmsonlu gecelik giymiş bir adet Baekhyun beklemiyordu. Sünger bob dahi olabilirdi ama Simpson? Ahh Bu Baek'ti ne beklenirdi ki?
"Alo Chanyeol? Ohh ben Kyungsoo'nun yanındayım. Ohh peki. Bende seni seviyorum Yoda!"
~Chanyeol'un ağzından~
Sabah Baekhyun beni aradığında çoktan üzerimi giyinmiş listemi düzenliyordum. Son kez listeye baktım ve malzemeleri almak için evden ayrıldım.
-Liste-
1-)Teklif edilecek yüzükler alınacak.
2-)Yeşil balonlar alınacak. (Baekhyun en çok yeşil rengini seviyor. Ama Chanyeol'un bildiği o. Tanrı aşkına Pembe rengini sevdiğini ona söyleyemezdi.)
3-)Kafeyi süslemek için değişik konfetiler ve süs eşyaları alınacak.
4-)50 adet 'Seni Seviyorum' yazılı broşürler alınacak.
5-) Son olarak ise vücudu sarmalayan bir takım elbise.
Kafeyi düzenlemiştim. Saat 12.30'du yarım saat daha vaktim vardı. Aldığım broşürleri dağıtmak üzere kafeden çıktım.
Broşürlerin hepsini bitirmiştim. Benim için olan broşürü cebime sıkıştırıp Kyungsoo'nun Baekhyun'u getirmesini bekledim.
-Birkaç saat önce-
Baekhyun Kyungsoo'nun istediği yemeği düzgün yapamasa da olduğu kadar yaptı ve yemesi için Kyungsoo'ya verdi.
Kyungsoo yemeğini yeyip Baekhyun 'a samimi bir teşekkür etti. Baekhyun buradaki işim bitti diyerek ayrılmak istediğinde evde büyük bir bağrış kopmuştu. "Ağğ Ağğ Yıllardır dostum olan kişi beni şuan yalnız bırakıyor. Ve ben hamileyim. Beni düşünmüyorsun peki karnımda ki çocuğu da mı düşünmüyorsun? " Baekhyun arkadaşının bu vahim durumuna bakıp 'Demek hamilelik Kyungsoo'yu bile mahalle kadınına benzetebiliyor.' diye düşünmeden yapamadı.
Kyungsoo karnını okşayıp bebeğine konuşmaya başladı. "Görüyor musun miniğim? Amcan seni şimdiden sevmi-" "Ahh Kyungsoo Tamam! Tamam! Yanında kalacağım. Ne istiyorsun? Her şeyi yapacağım!" Baekhyun Kyungsoo'nun lafını kestikten sonra bu sefer de o Kyungsoo'nun karnını okşayıp konuşmaya başladı. "Amcan seni seviyor. Babanın dediği şeyi önemseme meleğim." Kyungsoo oğlunu seven arkadaşına baktı. Cidden çok sevimli duruyordu. Ama bunu belli edemezdi. O Kyungsoo'ydu. Baekhyun'un ellerini karnından çekip konuştu. ''Görüyor musun bebeğim? şimdi de bize acıdığı için yanımızda kaldığını belirtti. Yılların dostluğu yıkıldı bebeğim ahh.. ahh..'' Baekhyun saçlarını karıştırıp Kyungsoo'nun şapşal hareketlerine gülümsedi. Cevap vermemeyi seçti. Çünkü cevap verirse bu iş akşama kad-. Hayır yıllarca devam edebilirdi.
Baekhyun 2 saattir aralıksız isteklerde bulunan Kyungsoo'ya hizmet ediyordu. Cidden yorulmuştu.
Kyungsoo saatine bakıp, yukarı eşini uyandırmak için odalarına girdi. Jongin hâlâ uyuyordu. Üzerindeki eşofmanı ve tişörtü çıkarırken bir yandan da Jongin'e uyanması için sesleniyordu. "Jonginnie ~ Hadi uyan artık."
Jongin yavaşça gözlerini araladı. Ama böyle bir görüntüyle karşılaşmayı beklemiyordu. Dolabın önünde sadece boxer ile duran bir adet Kyungsoo?
