Gelenler Baekhyun ve Chanyeol'den başkası olamazdı. Chanyeol Baekhyun'un arkasında onu izlerken Baekhyun tekme tokat kapıya vuruyordu. Kyungsoo ve Jongin kapıyı açtığında Baekhyun Kyungsoo'ya sarılıp "Kyungiee neredeydin ha neden haber vermedin? Bu pis zenci sana bir şey yapmadı değil mi? Sağlığın yerinde mi peki ateşin mi var? Boğazların mı şişti yoksa? İşe neden gelmedin kahvaltını yaptın mı? Neden yorgun gözüküyorsun? "Baekhyun sorularını ardı ardına sıralarken Jongin ve Chanyeol şaşkınlıkla Baekhyun'a bakıyordu.
Kyungsoo daha fazla dayanamayıp Baekhyun'a yüksek sesle cevap verdi. "BAEKHYUN KENDİNE GELİR MİSİN LÜTFEN! BANA HİÇBİR ŞEY OLMADI GAYET İYİYİM VE ATEŞİM YOK BOĞAZLARIM ŞİŞ DEĞİL. PİS ZENCİ DEDİĞİN KİŞİ BENİM SEVGİLİM. VE ARTIK SORULARINI KESER MİSİN? VE KAHVALTIMI YAPTIM.'' Baekhyun'a bakan şaşkın ikili şimdi de Kyungsoo'ya bakıyordu. Bu sefer Kyungsoo Baekhyun'a sarılmıştı. "Dostum endişelenecek bir durum yok. Şimdi sana bir su vereyim." deyip Baekhyun'u peşinden mutfağa götürmüştü. Şaşkın ikili ise şoku atlatıp salona oturmak için geçtiler. Kyungsoo Baekhyun'a bir bardak su verip içmesini bekledi. "Dostum neden bu kadar merak ettin. Bir şey olmadı yanındayım." Baekhyun neşeli hali ortalarda yoktu. "Hatırlıyor musun? Sana aşkımı itiraf ettikten sonra benimle arana mesafe koymuştun. Kilometrelerce. Yetimhaneden ayrılırken de hiçbir aramama cevap vermemiştin mesajlarıma bakmamıştın ve ikimizde sessizce birbirimizi terk etmiştik? B-ben b-eni tekrar bıraktın sandım K-Kyungie." Gözünden bir damla yaş dökülmüştü Baekhyu'nun.
~FlashBack~
Kyungsoo ve Baekhyun'un yetimhanedeki son günleriydi. İkisi de Baekhyun'un yaptığı şeyden sonra bir daha konuşmamışlardı. Her ne kadar ikisi de barışmak istese de. Kyungsoo gay olduğunu anladığında Baekhyun ile barışmayı çok istemişti ama aptal gururunu yenememişti. Yetimhaneden çıktıktan sonra Baekhyun Kyungsoo'yu binlerce kez aramasına rağmen Kyungsoo hiçbirine cevap vermemişti. Verememişti, ne diyeceğini bilmiyordu.
~FlashBack End~
Kyungsoo Baekhyun'a sıkıca sarıldı. "Seni asla bırakmayacağım en iyi dostum." Kyungsoo bunu söyledikten sonra Baekhyun'la aynı anda "Eskisi gibi!" diye bağırdılar ve ellerini yumruk yapıp önce üst üste tokuşturdular sonrada beşlik çaktılar. Salona geçtiklerinde şokun bir kısmını atlatabilmiş ikiliyle karşılaştılar. Baekhyun Chanyeol'un yanına geçip gözünün önünde elini salladı. Chanyeol ise Baekhyun'un salladığı eli tutup kapıya sürükledi. "Bugünlük bu kadar şok yeter görüşürüz Jongin ve Kyungsoo." Baekhyun ve Chanyeol gittikten sonra Kyungsoo ve Jongin'de yatmak için odaya çıktılar ve yüz yüze gelecek şekilde yattılar. Kyungsoo Jongin'in dudağına ufak bir öpücük kondurup geri çekildi. "İyi geceler. " "İyi geceler sevgilim." Jongin gülümseyerek gözlerini kapatmadan hemen önce söyledi.
Sabah ilk uyanan her zamanki gibi Kyungsoo olmuştu. Karışık ve aşırı derece seksi görünen saçlarıyla bir müddet oturup odayı izledi. Daha sonra sağ tarafında çoktan uyanmış ve ona hayranlıkla bakan bir Kim mükemmel Jongin vardı. Boğuk ve kalın sesiyle "Günaydın." dedi. Jongin'de aynı şekilde "Günaydın sevgilim." dedi. Kyungsoo yataktan kalkıp banyoya ilerledi. Elini yüzünü yıkayıp mutfağa gitti. Her zamanki gibi mükemmel bir kahvaltı hazırlayıp Jongin'i kaldırmak için odaya çıktı. Kapıyı açtığında üzerini çoktan giyinmiş ve kravatını bağlamaya çalışan bir Jongin vardı.
Ağır adımlarla Jongin'in önüne geçip kravatı iki elinin arasına aldı ve 2 dk. Kısa bir sürede yapıp ceketini Jongin'in omuzlarına bıraktı. Jongin Kyungsoo'ya belinden sarılıp boynuna ufak öpücükler bırakıp her öpücüğünden sonra "Sen benim diğer yarımsın." "İyi ki tanımışım seni." "Seni seviyorum." "Küçük meleğim." Gibi sözler söylüyordu. Kyungsoo büyük bir gülümseme vererek Jongin'e yüzünü döndü ve dudaklarına ufak bir öpücük bıraktı. Ufak öpücüğü Jongin ilerleterek Kyungsoo'yu duvara yasladı. Üst dudağını ısırıp çekiştirirken Kyungsoo'nun inlemesiyle Jongin dilini devreye soktu. Dilleri ve dudakları adete ahenk ve uyum içerisinde dans ediyordu.
Kyungsoo bu anı bozarak "Artık kahvaltı yapmalıyız sevgilim." dedi. Jongin yaramaz bir çocuk edasıyla "Senden daha mükemmel bir kahvaltı göremiyorum bebeğim." dedi. Kyungsoo dudaklarını büzerek "Kahvaltı aşağıda Kim Jongin!" dedi ve odadan çıktı. Jongin oflayarak Kyungsoo'nun arkasından mutfağa ilerledi. Sessiz bir kahvaltının ardından Jongin Kyungsoo'yu kafeye bıraktı ve kendi iş yerine gitti.
Jongin eve geldiğinde Kyungsoo'yu çok telaşlı ve bir şeyler ararken buldu. "Bebeğim böyle hararetle aradığın şey de ne?" "Bulamıyorum. Yok. Yok burada da yok. ÇILDIRACAĞIM!" Kyungsoo yatağın kenarına çöküp ağlamaya başladı. Jongin Kyungsoo'yu sakinleştirmek için yanına oturdu ve kollarını Kyungsoo'ya doladı. Kyungsoo biraz daha sakinleşmişti. Jongin Kyungsoo'nun dudaklarına ufak bir öpücük kondurdu. Bu sefer öpücüğü derinleştiren Kyungsoo'ydu.
Okuyan ve destekleyen herkese teşekkür ediyorum. Diğer bölümü en kısa zamanda yayımlayacağım^^ sizi seviyorum.
