Jongin'nin kız kardeşi koşarak kapıya baktı. Gelen sevgilisi Yuri idi. "Ahh seni ne kadar çok özledim." deyip uzun kıza sarıldı. Yuri de aynı şekilde ona sarılıp "bende sevgilim" dedi. Hep beraber masaya geçtiler ve yemeklerin kendi tabaklarına koyulmasını sessizce izlediler.
Bay Kim ve Bayan Kim sanki Kyungsoo'nun aile durumunu biliyormuşcasına hiçbir şey sormamışlardı. Sessizce yemekleri bitirdikten sonra Kyunsoo,Jongin,Yuri ve Sunny salona geçerken Bay Kim ve Bayan Kim valizlerle çocukların yanına geldiler. "İş tatili için Çe jodo ya tatile gidiyoruz. 1 saat sonra uçağımız kalkacak. Jongin bugün gece geç saatte evine gitmeyi düşünme sakın, burada kalacaksın. Ve Sunny evde parti vermeye kalkma Jongin varken bunu yapamazsın zaten. Kendinize dikkat edin çocuklar" Bayan Kim Kyungsoo'ya sarılıp "Seni çok sevdim. Buraya daha çok gelmelisin. Eğer Jongin seni üzerse beni araman yeterli sevgili gelinim" Sonunu Kyungsoo'nun duyabileceği bir ses tonuyla söylemişti.
Bay ve Bayan Kim gittikten sonra Sunny ve Yuri de evden çıkmıştı. Saat 9 olduğuna göre Hizmetçilerde evlerine gitmek için evden ayrılmışlardı. Koskoca evde Kyungsoo ve Jongin yalnızdı. Yalnız!
"Odamı görmek ister misin?" dedi Jongin. Tüm saflığıyla (?) "Olur." Jongin ve Kyungsoo üst kata çıktı. Jongin'nin odası koridorun sonundaki odaydı. İçeri girdiler. Kendi evlerindeki odanın aynısıydı denebilirdi. Tek fark kendi evlerindeki oda bembeyazken bu oda siyahtı. Her şeyiyle. Kitaplıktaki kitaplar dahi odayla aynı renk olsun , göze çarpmasın diye siyah kaplıklarla kaplanmıştı. Kyungsoo geniş yatağa yavaşça oturdu. Jongin'de yanına. "Ee nasıl buldun ailemi?" "Ailen cidden bana karşı çok sıcak kanlılardı. Kendimi ilk kez 'gerçek' bir aile ortamında hissettim."dedi. Sonlara doğru sesi kısılmıştı. Jongin böyle bir saçma soru sorduğu için kendine küfrederken bir yandan da Kyungsooya sarılıyordu. "Sonsuza kadar bu ailenin bir üyesisin yada bir nevi gelin ha ne dersin? Seni geç buldum Kyungsoo ve asla bırakmam sen beni bıraksan dahi ben sana yapışırım. seni seviyorum sevgilim." "seni seviyr-" Kyungsoo'nun sözü Jongin'in dudaklarıyla kesilmişti. Jonginin yumuşak dudaklarına Kyungsoo'da yavaşça karşılık verdi. Dilleri devreye girdiğinde Jongin yavaşça ayrılıp "Biliyorum bebeğim.. Beni sevdiğini."
Sabah olduğunda ilk uyanan Kyungsoo'ydu. Jonginin dudağına ufak bir öpücük kondurup geri çekildi. "Imm" Kyungsoo bir öpücük daha kondurdu. Ve bir daha. Jongin Kyungsoo'nun yapmaya çalıştığı oyunu anlayıp bir hamlede Kyungsoo'yu üzerine aldı.
"Günaydın Kyungiee" "Günaydın Jongin-ah" "Beni her sabah böyle uyandırır mısın bebeğim." "Zevkle sevgilim" Kyungsoo kafasını Jongin'in göğsüne yasladı. "Bugün bir şey yapmak ister misin?" "Ama Jongin işe gitmen gerekmiyor mu?" "Sen işimden daha önemlisin sevgilim." Bu söz Kyungsoo'nun kıkırdamasına neden olmuştu.
Kyungsoo ve Jongin kahvaltı yapmadan evden çıkıp kendi evlerine gittiler. Kıyafetlerini giyip evden kahvaltı yapmak için çıktılar. Deniz kenarında ufak bir kafeye girdiler. Bir masaya yan yana oturdular. Jongin kokunu Kyungsoo'nun omzuna atıp Kyungsoo'nun başını kendi omzuna yasladı. Bayan Garson gelip ne istediklerini sordu. "İki kahve ve kahvaltı tabağı alabilirmiyiz." "Tabii efendim." Kyungsoo gözlerini kapatmış Jongin'in kokusunun tadını çıkarıyordu. Kahveler ve kahvaltı tabakları geldiğinde Kyungsoo kafasını rahat yerden kaldırdı.
Jongin kahvaltısını yarılamışken Kyungsoo sadece kahvesini yudumluyordu. Jongin bu durumu fark etti ve "Sevgilim neden kahvaltını yapmıyorsun. Zaten çok zayıfsın. Tamam artık ben seni besleyeceğim." Kyungsoo tam cevap verecekken azına giren zeytinle susmuştu. "Şuna bak nasılda zayıfsın. Sen benim sevgilimsin. Zayıf olamazsın bebeğim."
Kyungsoo yemek yerken dudağının kenarında bir kırıntı kalmıştı. "Kyungie dudağının kenarında. Ah orada değil diğer tarafta. Ahh biraz aşağı of!" Jongin Kyungsoo'nun dudağının kenarını temizlemek için Kyungsoo'ya iyice yaklaşmıştı. Ama bu dolgun dudaklara bu kadar yakınken daha fazla duramayacaktı. Kyungsoo'nun dudağına ufak bir öpücük kondurup geri çekildi. "Yemeğin bittiyse kalkalım akşama kadar gezeceğimiz çok yer var." "Ohh olur." Kyungsoo hala şoku atlatamamışken konuştu.
Jongin Kyungsoonun elini tutup cebine koymuştu. Seulda gay-lez ilişkisi normal olduğu için sorun yoktu.Kumsalda paçalarını katlamış yavaş yavaş yürüyorlardı. Kyungsoo'nun aklına fotoğraf çekinme fikri geldi ve bir anda durdu. Jongin Kyungsoo durduktan 2 adım sonra durmuştu. "Ne oldu sevgilim?" "Fotoğraf çekinmeliyiz." "ohh peki." Jongin ve Kyungsoo V yaparak fotoğraf çekinmişlerdi. Kyungsoo'nun telefonu sessizde olduğu için Baekhyun'dan gelen 56 mesaj ve 78 aramayı görmesi de bir olmuştu.
Akşam eve döndüklerinde ikisi de birbirinden yorgundu. Tam koltuğa yatmış dinleniyorlarken kapının çalınmasıyla ikisi de sıçramıştı. Alacaklı birisi gibi bem ayakla hem yumruklarıyla kapıya vuruyordu. Kyungsoo arkada Jongin önde olmak üzere kapıyı açtılar.
Kısa oldu farkındayım T.T Liseye başladım ve dersler cidden çok ağar. Sık sık bölüm paylaşmaya çalışacağım lütfen takipte kalın. Ne kadar çok vote ve yorum gelirse ona göre yeni bölüm hızı belli olur. Okuyan ve takip eden herkese teşekkürler.. ^^
