There Will Always Be Protagonists With Delusions of Starting a Harem

11-Altın ustası küçük taze eti bıraktı.

Geri döndü ve biraz şaşırarak Zhang Xinran'a baktı. "Nasılsın burada?" Mu Tian'ın otoparkına giriş, yalnızca personele açık olan kartlı erişime dayanıyordu. Dahası, o ve Ouyang Di, farklı bir erişim yöntemi gerektiren VIP bölgesine park etmişlerdi. Kahraman, birkaç check-in işlemini atlamayı nasıl başardı?

“Yao Cheng, bana yardım etmelisin. Artık çok zengin olduğunu biliyorum." Zhang Xinran'ın saçları mücadele sırasında dağılmıştı ve elbisesi de biraz kirliydi. “Huang Tu beni gömmek istiyor. Her yerde muhabirler var ve gerçekten başka seçeneğim yok. Bana karşı daha önce hissettiğin duygulara bir bak ve bana yardım et.”

Ouyang Di arabadan hediyesini almakla meşguldü ve bu yüzden biraz geç dışarı çıktı. Aniden şaşkın bir kadın görünce Ye Zhizhou'nun önüne çıktı ve korumalarla konuştu. “Güvenliği çağırın ve bu kadını dışarı gönderin. Ayrıca otopark sistemini ve CCTV görüntülerini de kontrol etmeyi unutmayın.”

“Ouyang Zhi mi?” Zhang Xinran ona baktı, gözleri giderek parlıyordu. Heyecanla şöyle dedi: "Bay. Ouyang, senin Mu Tian'ın perde arkası patronu olduğunu biliyorum. Liu Fei Fei'nin babası yüzünden şirketimi değiştirmek zorunda kaldım! Ben… ben Mu Tian'a geri dönmek istiyorum – o yüzden lütfen bana bir şans ver.”

Ye Zhizhou şaşkına dönmüştü; kahramanın insanlara tuzak kurma şekli biraz fazla sertti. Onun entrikalarının ne kadar derin olduğunu bilmek istemiyordu. "Kayıp. Zhang Xinran.” Kasıtlı olarak ismi açıkça telaffuz ederek Ouyang Di'nin sırtına hafifçe vurdu ve ileri adım atarak korumalara onu bırakmaları için işaret verdi. “Paramla yardımım arasındaki bağlantı nedir? Ve sen bir yetişkinsin; bir karar verdiğinde sonuçlarına katlanmayı öğrenmelisin.”

Zhang Xinran, Ye Zhizhou'nun ona bu kadar soğuk davranacağını düşünmemişti ve bu yüzden utanmadan edemedi. “Yıllardır süren duygularımız var… benden her zaman hoşlanmadın mı? Artık seninle olmaya hazırım. Bana yardım edebilirsin; beni Huang Tu'dan uzaklaştıracak ceza ücretini ödemen yeterli, böylece yeniden başlayabileceğim! Geçmişteki sen umurumda değil. Gelecekte sadece bana iyi davrandığın sürece, kesinlikle yapabilirim…”

Dinledikçe daha da gülünç hale geliyordu. Ayrıca kahramanın neden birdenbire ondan yardım istediğini de hafifçe tahmin etti. Sözlerini yarıda kesmek için aceleyle koştu; ciddi bir yüzle şöyle dedi: "Bayan. Zhang, seninle bu yılın başında tanıştım. Birçok duyguyu bir arada yaşadığımızı söylemek biraz abartılı olur. Senden hoşlanmama gelince, sanırım Bayan Zhang beni yanlış anladı. Zaten bir sevgilim var ve Bayan Zhang'dan gelecekte bu kadar kolay yanlış anlaşılabilecek sözler söylememesini rica ediyorum." Eğer bu sözler Ouyang Chun tarafından duyulsaydı yataktan kalkamazdı.

"Sevgilin var mı?" Zhang Xinran'ın sesi yükseldi ve kalbindeki öfke kaynadı. Vücudu titreyerek, "İmkansız!" dedi. Önceki hayatında Yao Cheng'in ona ihanet ettiğini biliyordu ama bu sadece onun elde edeceği faydalar içindi! Yao Cheng'in onu seveceğini biliyordu, her zaman biliyordu, bu asla değişmeyecekti!

"Kayıp." Ouyang Di, Ye Zhizhou'ya bakışını engellemek için tekrar öne çıktı. Kaşları hafif kırışıktı, gözleri ise kızgınlık ve tiksinti ile doluydu. "Lütfen kendinize hakim olun." Bu tür bir kişinin Xiao Zhi ve teyzesine şehvet duymaya cüret ettiğini düşünmek fazlasıyla kendine güvenmek demekti.

Zhang Xinran, Ouyang Di'nin tiksinti gösteren gözlerinden çok utandı. İki adam arasında ileri geri baktı ve korumanın taşıdığı bagajları ve hediyeleri gördü. Kalbinin seğirdiğini hissetti ve bir olasılık düşündü. Düşünceleri karşısında şok oldu ve tiksindi. İki kişiye bakarken ağzı sonuna kadar açıktı ve ağzından kaçırdı, "Sen, sen... Yao Cheng, sen gerçekten de geçmiş hayatındaki kadar hastasın! Aslında şöhret için kendini bir adama satarsın! Ouyang Zhi, bugün sana olan hayranlığımı kaybettim – senin gerçekten iğrenç bir eşcinsel olduğunu düşünmemiştim!”