ZOMBİ SALGINI~BTS,SKZ,BP,İTZY,TW,TXT,GIDLE

12. BÖLÜM

Soobin oppanın sorusuna verebileceğim bir cevap yoktu.

"Oppa bence birimizin ölmesi daha mantıklı olurdu. Ya hepimiz ölseydik?" dedim.

"Ben sana o konuda bir şey demiyorum. Sadece bunu tek başına yapman yanlış." dedi soobin Oppa.

"Yine de teşekkürler yuna" dedi soobin Oppa. Minho oppaya baktım o da sinirliydi sonra tekrardan soobin oppaya baktım "Rica ederim" dedim. Sonra aklıma telsiz geldi.

Çantaya baktım yoktu. Etrafıma baktım yoktu. İkiside bana bakıyordu "Ne arıyorsun" diye sordu minho Oppa. "Telsiz vardı buralarda gördünüz mü" dedim.

İkiside başını hayır anlamında salladı. Pencerenin oraya geçtim ve camı açtım. Yukarı tarafa baktığımda changbin oppayı gördüm.

Çok fazla ses çıkarmadan konuşmaya başladık. "Yuna iyi misin" dedi. "İyiyim oppa merak etme" dedim. Chan oppa hemen camın oraya geldi. Changbin oppa aradan çekildi. "Minho ve soobin orda mı" diye sordu. Bende onlara bakarak "Evet burdalar beni kurtardılar"

Minho oppa yanıma geldi ve yukarıya bakarak chan oppa ile konuştu.
"Hyung buraya bir kaç kişi daha gönderin erkek olursa daha iyi olur. Okulu boşaltalım hepsi dışarıda dursun" dedi minho oppa.
"Olum nasıl gönderelim" dedi chan oppa. Sonra minho oppa bağladığım ceketleri sallayarak bunlar boş yere mi duruyor"dedi. Chan oppa biraz düşündü ve tamam dedi.

"Jisung'u gönderme o orda kalsın. Ona bir şey olsun istemiyorum" dedi. Chan oppa yine tamam dedi ve konuşmaları bitti.

Yaptığım için pişman değildim. Onları korumak için herşeyi yapardım.

Sıraların birine geçtim ve oturdum ayağım ağrıyordu. Merdivenlere doğru atladığım sırada burkmuştum.

Soobin oppa yanıma geldi "İyi misin yuna. Ayağın mı ağrıyor" diye sordu. Ona baktım ve "Malesef sıraların ordan atladığım sırada ayağımı burktum. Ayağım çok acıyor" dedim.

Soobin oppa, minho oppaya doğru baktı.
"Hyung ayağı kırılmamıştır değil mi?" dedi. Soobin oppaya baktım ve "O kadar çok ağrımıyor. Yani kırılmış olamaz"dedim.

O sırada minho oppa işaret parmağıyla camı işaret etti. Bağladığım ceketler sallanıyordu.

"Sence bu ipi sallayan bizimkiler mi" diye sordu. Acaba onlardan başka kim olacaktı. Zombiler sallayamayacağına göre başka kimse olamazdı. "Oppa zombiler zaten ölü başka kim sallayacak" dedim.

Minho oppa pencereye doğru ilerledi. Yukarıya baktı. Sonra "Dikkatli gelin" dedi.

İlk başta Taehyung oppayı gördüm. Ceketlerden tututanarak aşağıya iniyordu
Minho oppa hemen taehyung oppaya inmesi konusunda yardım etti.

Sonrasında ryujin unnie mi gördüm. Sınıfa girdiği anda benim üstüme doğru geldi.

"Kızım sen mal mısın? Niye tek başına böyle işler çeviriyorsun? Ya senin başına bir şey gelseydi? Lia ne yapardı haberin var değil mi?" diye soru yağmuruna tuttu.

İnşallah Lia'nın haberi yoktur.

"Lia'nın haberi var mı?" diye sordum. Kafasını hayır anlamında salladı. O sırada içeriye jin hoca, jennie unnie ve changbin oppa indi.

Jin hoca beni iyice azarladı. Bu sefer haklı değildi. Ben haklıydım. Onları korumak için yaptım ve onlar bana kızıyordu.

Neyse şuan konumuzu bu değildi.

"Eee hyung planın ne? Bizi buraya niye çağırdın" diye konuşmaya başladı changbin oppa.

"Planım şu şekilde, okulu boşaltıyoruz" dedi minho oppa. Herkes ona şaşkın ve garip gözlerle baktı.

Ryujin unnie konuşmaya başladı "Taktik filan yok mu?" dedi. Minho oppa ryujin unnieye baktı ve
"TAKTİK MAKTİK YOK BAM BAM BAM" dedi.

Herkes gülmüştü. "Olum bir plan hazırlasaydık niye hemen aşağıya indirttin bizi?" dedi jennie unnie.

"Taktik maktik yok diyom plan neydi diyo. Allah'ım ya" dedi minho oppa. Hep birlikte güldük jennie unnie hariç.

"Olum başımıza bir iş gelmesin" dedi jin hoca. Haklıydı. Karşımızdakiler zombiydi normal bir insan değildi. Bir şey desek anlamayacaklardı.

İnsanlar da ne zaman anladı ki??

Neyse konuyu sapıtmayalım. Aklımdan hiç bir şey geçmiyordu. Elimizde sadece 1 tane bıçak, bir tane maket bıçağı, biraz yiyecek ve su. Başka hiç bir şeyimiz yoktu.

"Hocam bence yuna plan kursun çünkü bütün kararları o veriyor" dedi ryujin unnie. Ona baktım. "Ne demek istiyorsun unnie. Ben sizi kurtarmak için yaptım. Kalbimi kırıyorsun şuan" dediğimde sesim biraz yüksek çıkmıştı.

"Güzelim bak şimdi. Bunları yaptığın için teşekkürler ama BUNU TEK YAPMAMAN GEREKİYOR" diye bağırdı. Soobin oppa hemencecik eliyle sus işareti yaptı. Ryujin unnie eliyle dizine vurdu.

"Unnie neden böyle yapıyorsun anlamıyorum. Bak benim başıma bir iş gelmedi. Planımı tam bir şekilde yaptım. Merak etmeyin" dedim. Ryujin unnie bana baktı. "Ben sana artık bir şey demiyorum. Şimdi ki planını da kendin yap" dedi.

Jin hoca konuşmaya başladı "Kavga etmeyin yeter" dedi.  Herkes susmuştu.