Shou'n Ağzından:
Üniversiteye başlamadan önce harika bir takımım vardı. Onların hepsiyle tekrar buluşmak için her zaman antreman yaptığımız küçük ama içinde çok büyük anılar biriktirdiğimiz o küçük parka. Beraber oynadığımız günleri özlemiştim. Aslında iletişimimizi kesmemiştik ama hepsinin işleri vardı buna bende dahilim. Uzun zaman sonra buluşmak için evden çıkacaktık. Evet çıkacaktık. Çünkü benim biricik kuzenim de benimle yaşıyordu. Burada benim yanımda çalışıyordu. Ailemin lokantasındaben devralmıştım. Annem her seferinde babana benziyorsun diyordu. Bu beni bazen üzüyor genel olacakta gururlandırıyordu.
"Aiko hadi geç kalacağız." 'Geldim Shou bir dakika bekleyebiyor musun?' Aşağı indiğinde kısa pembe saçları ile bana saç atmıştı. Mavi gözlerini bana dikti ve beni süzdü. 'Cidden özen sıfır ya! Bide diyor ki senelerdir görmüyorum. Az da olsa insan özenli giyinir.' demişti. Haklı mıydı acaba? Ama büyük ihtimal yine futbol oynardık. Bu yüzden kıyafetlerim kirlenecekti. " Gerek yok. Hem sende sportif giyinsen daha iyi olur." Bu defa ben Aiko'yu süzmeye başlamıştım. Üstünde beyaz bir gömlek ve üstüne siyah- pembe bir süveter vardı. Altına beyaz ve bol bir şort giymişti. Üstüne pembe ceketini almak için kapının oraya gitti. ' Daha demin çıkmamız lazım diyen kuzenim şu anda salonda dikiliyor. Gelmeyi planlıyor musun yoksa bekleye devam edip geç mi kalacaksın!' Bunu demesi ile ayakkabılarımı giymeye başladım.Yeni giymeye çalışıyordu. Ayakkabı bağlarken onun ayakkabısınıda bağlamıştım. Bana bakıp minik ve alaycı gülümsemesini yapmıştı.
Bu sırada dışarıya çıkmıştık. Kesinlikle yarış yapmak istemesinin bir şekliydi. 'Shou yarış yapalım mı? Kaybeden kazanana dondurma alsın. Kabul mü? ' 'Evet' anlamında kafamı sallamıştım. Bu halleri bana minik bir çocuğu andırıyordu. 'Tamam o zaman. Üç deyince. Bir...İki...Üç!' Üç demesi ile bir anda toz olmuştu. Bende arkasından koşabildiğim en hızlı şekilde koşuyordum. Daha doğrusu koşmaya çalışıyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VİSAL/Victor Kickoff
FanfictionÜniversiteye başlamadan önce harika bir takımım vardı. Onların hepsiyle tekrar buluşmak için her zaman antreman yaptığımız küçük ama içinde çok büyük anılar biriktirdiğimiz o küçük parka. Beraber oynadığımız günleri özlemiştim. Aslında iletişimimiz...