Üniversiteye başlamadan önce harika bir takımım vardı. Onların hepsiyle tekrar buluşmak için her zaman antreman yaptığımız küçük ama içinde çok büyük anılar biriktirdiğimiz o küçük parka. Beraber oynadığımız günleri özlemiştim. Aslında iletişimimiz...
Diğerbölümün Ouzou'nun Erika'yı evine bırakmadan öncesi ile başlar.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
/Haruka'nın Ağzından/
'Ryu burda kalsana.' Ryu yavaşça Aiko'ya ardından Ouzou'ya baktı. 'Sanırım hayır.' demişti. Aiko surat asıp bana tutunuyordu. Ouzou Aiko'nun yanağından makas aldı ve gülümsedi.Aiko da aynı şekilde Ouzou'ya gülümsedi. 'Sen olmasan da evde kalabiliriz. Ve sende' Ryu'yu Aiko'nun yanına itti. 'Burda kalıyorsun eve gelirsen laptopuna baybay de.' dedi. Ve Aiko'nun kulağına eğilip birşeyler fısıldadı. Aiko bir anda kahkaha atmaya başladı. Ryu ile bizde birbirimize bakmıştık?
'Hadi görüşürüz. Pembeye uygun birşey bulucam dur.' Biraz düşünceli bir halde baktı. Elini şıklattı ve Aiko'ya bakıp 'Pembe Pitanya. Bence adını bu yap.' Aiko kafasını salladı ve 'Hay hay Bestie.' dedi ve güldü. 'Bestie?' Bunu soran Reika ve Erika'ya baktı. 'Biraz saçma oldu kabul. Birşey bulana kadar bu ama tamam.'
Aikogil tartışırken Aoto benim yanıma gelmişti. Çekingen bir şekilde mavi gözlerini gözlerimden kaçırdı. 'Ben senden özür dilerim. Sana bağırmamalıydım ve evet biraz nazik olmalıydım.' Ona baktım ve hemen ardından bir kahkaha bastım. Herkes bize dönmüştü.
"Bende senden özür dilerim. Ama Ayı dediğim için. Ama bu lakap uydu sana." Benle beraber Aoto'da gülmeye başladı. Aiko Aoto'ya baktı ve 'Artık gruptaki adın bu heheheheh.' Aoto sabır dilercesine içini çekti.
'Hadi artık gidelim. Sende kendine iyi bak Pembe Pitanya.' dedi ve herkesi evin önünden uzaklaştırdı. Ev son hepsi durdu ve selam vermek için eğildiler. 'İyi akşamlar. Ve geçmiş olsun Aiko.' demiş ve gitmişlerdi.
İçeri geçtiğinizde Ryu Aiko'yu koltuğa oturtmuştu. Ve bacağından ki yaraya bakıyordu. 'Haruka ilk yardım çantası nerde?' Hâlâ yaraya bakarken konuşuyordu. "Ayakkabı dolabının üst kısmında." Ryu kafasını salladı ve koridora gidip ilk yardım çantasını alıp Aiko'nun önüne oturdu.
Aiko'da ona pür dikkat bakıyordu. 'Canın alırsa söyle bak.' Aiko tip tip Ryu'ya baktı. 'Benim canım acımaz bir kere it herif.' Ryu sabır dilercesine içini çekti.
Yavaşça pansumanını yapmaya başladı. Ve çabucak bitirdi. Tabiki Ai'nin canı yanmıştı ama Ryu'ya inat ettiği için kendini sıkmıştı. Ama Ryu zeki biriydi yani kaldıramadı. Ve şu anda da kanepede yatan Aiko'nun şaçlarını okşuyordu.
"Kahve ister misin?" Ryu bana baktı. Sonra Aiko'nun başından kalktı ve yanıma geldi. "Keşke bi açılsan neler anlatıcan." Ryu güldü. 'Onun kalbini kırmaktan korkuyorum. Anlıyorsundur beni.' Kafamı salladım. "Çık yukarı kata sende dinlen. Hadi iyi geceler." Ryu kafasını salladı. 'İyi geceler.' dedi ve yukarı çıktı. Bende ona iyi geceler dilemiş ardından Aiko'nun yanına kıvrılmıştım.
