𝐹𝑜𝑟 𝑌𝑜𝑢𓆩𓆪

Will You Be My?

Yoongi uyandığı gibi banyoya gitti.
Dişlerini fırçaladı, gargara yaptı, kaşlarındaki fazla tüyleri alıp düzeltti, tıraş oldu, kil maskesi, siyah nokta maskesi yaptı...
Her şeyi düşünüyordu.
Ardından hemen kıyafetlerini giyindi, ama pantolon giymeyi seçti.
Beyaz bir crop ve siyah pantolon, çok çekici~

Ama çok erken hazırlanmıştı saat 13.00dı ve o hazırdı...
Şimdi kahvaltı yapacaktı.

Hoseok geç uyanmıştı, saat 12 civarı.
Kalktı ve hemen banyoya gitti, hızlı bir duş aldı ve tıraş oldu.
Bakımını yaptı ve çıktı.
Hoseok temiz adamdı.
Çıktığında saat 14.00 olmuştu ve buluşma 15.00da olacaktı.

Hemen giyindi ve aşağı indi yiyecek bir şeyler hazırladı.
Yerken telefonu aklına geldi.
Hoseok telefonuna çok dikkat ederdi.
Onu almak için odaya çıktı ve gözü çalışma masasındaki elektronik sigaraya kaydı.
Almıştı ama içmiyordu bile.
Telefonunuda onuda aldı ve aşağı indi, sigarayı çöpe atacaktı.

Saat 14.30 olmuştu ve evden çıktı ***** kafeye gidiyordu.

Kafeye geldi saat 14.40 olmuştu, biraz bekledi.
Hoseok çiçekleri unutmuştu!

Yakında bir çiçekçi vardı ve oraya gitti.
Ay çiçeği buketi yaptırdı yine...
Tekrar kafeye döndüğünde Yoongi ile birlikte girdiler içeri.
"Ah Hoseok, merhaba"
"Merhaba Yoongi"
İkisinde aşırı heyecanlanmıştı, çok mutlulardı.

Kenardaki bir masaya geçtiler, sadece içecek aldılar.
"Hoseok, ben seninle bir konu konuşmak istiyorum"
"Doğrusunu söylemek gerekirse bende bir konudan bahsetmek istiyorum"
Yoongi ne diyeceğini şaşırıp aniden;
"Benim olur musun?!"
Dedi.

Çok utanmıştı, sustu ve kızardı.
"Olurum Yoongi, sende benim ol~"
Yoongi şaşkınca kafasını kaldırdı.
"nE?!"
Hoseok kalktı ve Yoongi'yi ellerinden tuttu.
"Hadi"
Hoseok onu arabaya götürdü
"Ne oldu:) Hadi bin, sadece eve gideceğiz"
Yoongi sakinleşmiş ön koltuğa oturmuştu, ikide bir Hoseok'un bacaklarına bakıyordu.
"Biz neyiz şimdi sevgili mi?"
O klasik soru Hoseok'tan geldi.
"Bilmiyorum sanırım... Eeee... Evet, evet öyleyiz"
"Hmm ben seke'yim..."
"Oh... Ben seme'yim"
"Olabilir senin uke'n olacağım:)"
Mükemmel bir şekilde gülümsedi Hoseok.
Bu Yoongi'yi kışkırtıyordu...

*Yan profili mükemmel amına koyayım, çok yakışıklı. Boşuna aşık olmamışım*
*Neden bu kadar sexy yani? Bu kadar çekici olmak zorunda mı..? Umarım penisimi fark etmez*
Yoongi kendisi ile boğuşuyordu.

Hoseok'un evine geldiler.
" Neden öyle dikiliyorsun içeri gel"

İçeri geçtiler.
İyice konuşup tanışırlar~

Hoseok sordu;"Film izleyelim mi?"
Rüyası aklına gelmişti, öyle olsun istiyordu.
"İzleyelim"
Çok çabuk alışmışlardı birbirlerine, ikiside aşık olunca böyle olsa gerek.
Hoseok Yoongi'nin yanına geçti, Yoongi bir anda Hoseok'u kendine çekti~
"Sarıl bana veya kucağıma otur"
Hoseok bir an durdu ama o sarılmayı seçti.
Yoongi'de sımsıkı Hoseok'a sarıldı.
Hoseok'un bacaklarını kendi uyluklarının üstüne koydu, bir elini croptan dolayı açıktaki kaslarına getirdi.

Hoseok öylece durmuştu, ama kasları çok hoşuna gitmişti.
Onları okşuyordu.
Yoongi mırıldandı.
"Ellerin çok güzel:)"

Filmi izlemeye geri döndüler.

Yoongi bir sigara çıkarttı, sordu;"İçsem sıkıntı olur mu?"
"Hayır hayır iç"
Yoongi sakince içiyordu, Hoseok ise onu izliyordu.
"Neden filmi değilde beni izliyorsun?"
"Çok mükemmel..."
Yoongi derin bir nefes çekti, Hoseok'un yüzüne yaklaştı.
Onu öpmeye başladı ve dumanı ağzına üfledi.
Hoseok geri çekildiğinde sırıtıyor, çıkan dumanı izliyordu.

"Hoşuna gitti mi?"
"Öpmen:)"

Film bitmişti, Yoongi salgın bir gribe yakaladığından dolayı ameliyatlara giremiyordu. Bu nedenle bir hafta boş olacaktı.

Saat 17.00 olmuştu, Hoseok kalktı, canı sıkılmıştı.
"Yemek yapalım, açım"
Yoongi hep aç.
"Yapalım~"

"Sana...bebeğim diyeceğim. Evet sen benim bebeğimsin"
"Öyleyim!"

Mutfağa giriştiler.
Hoseok'un bulunduğu mutfak demek, savaş alanı demek...

Çok sıkıntı olacaktı...