|B-3|

67 2 0
                                    

Bugün artık yeni hayatımın yeni günlerine başlangıçtı.
Mutlu muyum bilmiyorum,bana hem iyi hem de kötü davranması moralimi bozuyor.
Kahvaltımı edip üzerime beyaz dar bir elbise ayakkabı olarak siyah converse giydim,deri ceketimi de üzerime aldım artık hazırım.
Az sonra Buse ile buluşacaktık zaten pek görüşemiyoruz dün hakkında konuşuruz biraz.
Evden çıktım ve birlikte güzel manzaralı park alanına geldik çok sade ve soft bir görüntüsü vardı.
"Kahvaltı ettim ben,istediğin birşey varmı Buse?"
"Yok canım ettim bende,bu arada Ömer abim seni soruyordu."
"Telefon diye birşey var arasaydı keşke."
"Boşver sen onu Mesut ile çıkıyoruz artık."
"Çok sevindim sonunda gerçekten, yoksa ben gidip çocuğu ikna edecektim."
İkimizde gülüyorduk arkamdan birisi yanağımı öptü tahmin edelim Ömer ve Kadir gelmiş.
"Neye gülüyorsunuz böyle hararetli?"
"Yok birşey."dedim anlamaması için.
"Biliyorum zaten dinledim sizi."
Buse ile gözlerimiz birleşti korku ile bakıyordu bana,aslında karışmaları saçma ben okula geç başladığım için 22 Buse ise 20 yaşında
Daha erken olduğunu düşünmüyorum kız istiyor sonuçta onunda sevme hakkı var.
"Birdaha seni Mesut'un yanında görürsem yapacaklarımı sen düşün Buse!"
Buse'nin yüzü düşmüştü,kafasını kaldırıp bakamıyordu utançtan.
"Derin'ide işlerine dahil etme sakın!"
Bunu söyleyen ise Kadir'di,sana ne oluyor arkadaş.
"Yeter!Saçma sapan konuşmayın size ne oluyor her boka karışıyorsunuz,oda bir kız değilmi sonsuza kadar evde annesinin dizinde mi oturacak algınıza sıçayım sizin rahat bırakın kızı kısıtlamayın Allah aşkına!"
Sesim biraz fazla çıkmıştı Ömer ile Kadir bana şaşkın Buse mutluluk ile bakıyordu.
"Ben onun abisiyim aramıza girme Yenge!"
Birşey söylemeden geriye yaslandığım sırada Ömer'im soğuk ellerini bacağımda hissettim.
Kulağıma doğru eğildi sıcak nefesini yüzümde hissettim.
"Daha kısa elbisen yokmuydu karıcığım yoksa sana bakan tüm gözleri öldürmek zorunda kalacağım."
"Baksınlar henüz bekârım."
Ben gülerken o bana sert sert bakıyordu.
Mekandan çıktık ve ev bakmaya geldik,Buse istemediği için Kadir onu eve bıraktı.
"Bence bu çok iyi."
"Saçmalama Ömer,dış görünüşüde önemli bence."
"Tamam bebeğim daha çok seçeneğimiz var."
"Peki o zaman 3 katlı havuzlu olanı alalım hem bahçesi var ve görünüşü güzel."
"Olur güzelim senin beğenmen yeterli."
Kira değildi direk satın almıştık evi arsa ile birlikte ama fiyatını söylemiyordu Beyefendi.
"Hadi baktıysan çıkalım bize geçelim,babam seni özlemiş."
"Bende özledim aslında,dayın evdemi?"
"Hayır aşkım onunda kendi evi var ya hani,evinde dayım."
"Biliyorum zaten ısınamadım sadece o kadar."
Büyük yalı'nın önünde durduk,içeri geçtik ikimizde.
Evin hizmetlisi Melek hanım karşıladı bizi salonda ise Engin Bey ve Serkan oturuyordu.
"Hoşgeldiniz efendim."
"Hoşbulduk canım."
Bizde içeri geçip boş koltuğa yan yana oturduk.
"Hoşgeldin güzel kızım."
Hoşbuldum dedim tebessüm ederek.
"2 gün sonra düğününüz var kızım bana baba demen daha doğru olur."
Baba kelimesi benim için söylenmesi zor bir kelime şu yaşıma kadar babamdan görmediğim sevgiyi başkasından bekliyorum.
Başım ile onayladım sadece.
"Birşey sorabilir miyim Baba?"
Sonunda başarabilmiş konuşabilmiştim.
"Tabi sor kızım?"
"İtalya'da olmamız çok saçma biz sadece tatil için geldik ama siz ne için buradasınız?"
"Güzel soru,İtalyan iş adamları ile işbirliği yapıyoruz Türkiye'den zor olduğu için buraya taşındık kızım."
"Aslında hep birlikte gitsek oradan bir ev alırız bizim için sizin vardır zaten,size karışamam ama Ülkemize dönsek daha doğru olur."
"Haklısın kızım düşüneceğim."
Tebessüm ettim.
Melek abla'ya lavaboyu sordum ve üst kata çıktım.
İşimi halledip ellerimi yıkadım ve çıktım ışığı kapattım arkamı döneceğim sırada Ömer beni duvarla kendi arasına aldı.
"Çekilsene birisi görecek!"
"Dur hayatım kimse görmez."
Dedi ve dudaklarımı öpmeye başladı kendimi tutamayıp karşılık verdim arkadan bir ses duyunca hızla geri çekildim.
Serkan merdivenden gözünü yarı kapatmış gülerek bizi izliyordu.
"Böldüm kusura bakmayın ama sevişmenin sırası değil."
"Siktirgit Serkan,ne bok yemeye geldin!"
"Sadece evrakları alıp ineceğim aşağı bu arada Babam seni çağırıyor."
Hala gülüyordu Serkan.
Ömer küfür edince kendimi tutamayıp bende güldüm.
"Gece keseceğim senin hesabını,gül sen!"
Hepimiz indik aşağı,ben mutfağa geçtim sıkılmıştım çünkü iş konuşmalarından.
"Kızım kaç yaşındasın sen?"
"22 ablacığım."
"Daha evlenmen için erken değilmi kızım okusana kendini kurtarırsın."
"Anlamadım sizi ne kadar ilgilendiriyor bu konu?"
Tam birşey söyleyeceği sırada Ömer girdi mutfağa.
"Karım haklı,maşaallah her boka burnunuzu sokuyorsunuz!"
"Özür dilerim,lütfen Engin Bey'e söylemeyin Ömer Bey yalvarırım."
"Şimdilik söylemiyorum haddini aşma!"
Ömer bağırdığı için kadın korkmuştu bende kollarından tutup çıkardım mutfaktan.
"Derin bu kadın yeni başladı bizim evde işe,onun için özür dilerim güzelim."
"Sorun değil kadın haklı."
Bir tarafım Ömer çok iyi birisi sevdikçe anlarsın diyor,bir tarafım sırf annen için bu evliliği yapacaksın kendini kaptırma diyor.
"Derin yapma böyle elimden geleni yapıyorum seninde çabalaman gerek."
"Neyi çabalayacağım Ömer tehtid edilerek yapacağım bu evliliktemi?"
"Beni sevmen için elimden ne geliyorsa yapacağım ayrıca lafını ikiletmeyeceğim söz veriyorum."
Cevap vermedim çünkü hâlâ hiç güven vermiyor.
Birlikte evden çıktık ben kendi evime geçtim.
"Hoşgeldin kızım,ama ben çıkıyorum."
Annem acele ceketini giyiyordu nereye gidiyor ki hem çalışmıyor hemde tanıdığı kimse yok buralarda.
"Nereye Anne?"
"Savaş Bey'in şirketine gidiyorum kızım bugün için davet etmişti."
"Peki tamam."
Annem benim o adamdan nefret ettiğimi biliyor ama hâlâ yanına gidiyordu.
Altıma beyaz şort üzerimede siyah askılı bir crop giydim saçım açıktı toplamayı sevmiyorum zaten.
Kendime yemek hazırlayıp film izleyeceğim hem kafamı dinlemiş olurum tek başıma.
Battaniyeyi üzerime aldım,telefonum çaldı çantanın içinde olduğu için açana kadar kapanmıştı.
Melek abla arıyordu,beni niye arıyor ki bu kadın daha sabah yalvarmıştı Ömer'e.
"Efendim abla."
"Neredesin kızım?"
"Niye ne oldu?"
"Ömer Bey aramış ulaşamamış aramamı istedi."
"Ömer benim evimde olduğumu biliyor zaten?"
"Tamam ben ona söylerim."
Son aramalara baktım ama Ömer beni aramamıştı ve evde olduğumu bilmesine rağmen niye sordu onu anlamadım.
İkinci kez telefonum çaldı yabancı bir numara görüntülü arıyordu.
Volkandır diye düşünerek açtım telefonu o benim numaramı kaydedeceğini söylemişti ama ben kaydetmemiştim.
Açtığımda annemin ağzı bağlı bir sandalyede oturur şekilde buldum.
"Kimsiniz siz,Annem'den ne istiyorsunuz!"
"Sakin ol fıstık Annene birşey yapmayacağız."
Konuşan kişi her kimse sesini ilk defa duymuştum ve yüzünü göstermiyordu.
"Annemin kılına zarar kelirse sikerim belanı senin!"
"Düzgün konuş benimle sikerim seni!"
"Bırakın Annemi çabuk!"
"Evde olduğunu biliyorum seni almaya geldiler gelmezsen Annen ölür!"
"Tamam lan tamam geleceğim."
Annemin başının dertte olmasının sebebi eğer kimse kaçışı yok.
Üst kata çıkıp dolaptan çektiğim siyah bir elbiseyi giydim hava soğuk olduğu için de gri hırkamı üzerime aldım.
Kapıyı açtığımda sayısız koruma ve arabalar vardı.
"Yenge acele et abim bekletilmeyi sevmez."
"Yenge anandır piç!"
"şimdilik birşey yapmayacağım sana dokunursam işimden olurum kaşınma!"
"Çok korktum kaşısana!"
Birşey söylemeden gördüğüm ilk arabaya bindim.
Depo gibi biryere geldiğimizde durduk.
Hızlıca arabadan indim ve adamları takip ettim kapıyı açtıklarında Annem'in başına silah doğrultmuşlardı.
"Sakın kıpırdama yoksa tetiği çekerim!"
"İndirin çabuk silahları!"
Ne söylesem boş,beni duymuyordu bile.
"Derin hanım Oğuzhan Bey içeride sizi bekliyor."
Gösterdikleri odaya kapıyı çalmadan daldım,sigarası elinde oturmuş ayaklarınıda masanın üzerine koymuştu.
"Ne istiyorsun?"
"Seni."
"O zaman ne diyeyim,rüyalarına girerim inşaallah "
"Otur adam gibi söyleyeceklerimi dinle."
Dediğini yaparak karşısına oturdum.
"Dinliyorum."
"Evleniyormuşsun?"
"Seni ilgilendirmeyen konulara girme."
"Sesini yükseltme bana!"
"Devam et."
"Ömer piçi tam bir pezevenk aldatır seni boşuna sevmeye çalışacağım falan deme,ayakta uyutuyor seni."
Belliydi zaten Ömer'in tipi has pezevenk tipi.
"İnanacağımımı bekliyorsun?"
"Zorundasın ama."
"İzninle Annemide alıp gideceğim."
"Maalesef küçük hanım izin veremem."
"Ne demek veremem ne saçmalıyorsun sen!"
Hem Annemi kaçırdı hemde gitmemize izin vermiyor,derdi ne hâlâ anlamadım.
"Sizin evde daha doğrusu kocanın mı demeliyim,bize ait bir dosya var onu getirirsen peşini bırakırım."
"Peki bu söylediklerini Ömer öğrenirse ne olacak."
"Sevgili kocanın tüm şirketlerini batırırım."
"Ömer'in sikinde bile olmaz."
"Anneni bırakıp seni alırsam?"
Sustum çünkü birşey söyleyemezdim beni sevdiğini birçok kez söyledi ama bu adamın söylediklerinden sonra şüphelenmeye başladım.
"Bu arada Annen için evleneceğini biliyorum eğer boşanacak olursan ben burdayım,yani Ömer'i bırakıp beni alabilirsin."dedi sırıtarak.
"İleride ki eşine Allah yardım etsin."
"Eşimi boşver sen kabul ediyormusun?"
"Etmiyorum."
"O zaman sahte evliliğinizide tüm dünya öğrenir Engin Beycik beş parasız kalır."
"Ediyorum lan ediyorum."
"Manken gibi bir ajanım olacağı aklıma gelmezdi."
"Siktirgit yavşak."
"Böyle devam edersen dosyayı unutup dediklerimi yaparım biliyorsun değil mi ama ilk işim seni si-?"
"Sakın devamını getirme!"
Dediğim ile sırıtmaya başladı ben ise konuşmaya devam ettim.
"Bir şartla kabul ederim."
"Nedir?"
"Sana dosyayı getireceğim ama oyun bitince Ömer'in haberi olmayacak!"
"Neden sana kızar diye mi korkuyorsun?"
"Kızamaz,sadece güvenini kırmak istemiyorum."
Yalan.
"Kıyamam sana."
"Senden zerre korkmuyorum biliyorsun değil mi?"
"Biliyorum."
Konuşması bitince kalktım,annemi de kaldırdım ve depodan çıktık.
"Derin Hanım Oğuzhan abimin emri sizi biz bırakacağız."
"Gerek yok taksi çağırman yeterli."
Taksi gelince evin önüne geldik.
"Anne iyi numarası yap, tansiyonun düştü bende seni hastaneye götürdüm tamam mı?"
"Tamam kızım."
Evin önu yine doluydu Ömer ve adamları gelmişti.
Büyük ihtimalle Savaş Bey'de burada.
"Neredesiniz siz kızım,arıyorum açmıyorsun öldüm meraktan!"
"Kusura bakma annem hasta hastaneye götürdüm bunun içinde mi izin alayım?"
Hepimiz içeri geçtik annemi odasına götürdüm kendimde salona geçtim.
"Annen madem hasta bizede haber verebilirdin Derin!"
"Kusura bakmayın Savaş Bey aklıma gelmedi."
Ömer kafasıyla mutfağı işaret etti bende mutfağa girdim arkamdan oda geldi.
"Ne oldu?"
"Hastaneye giderken elbise giymen tuhaf değilmi Derin?"
"Zaten dışarı çıkacaktım o acele ile değişemedim üzerimi."
"Diyelim buna inandım evden Annen ile niye çıkmadın?"
"Sanane?"
"Bak güzelim insan gibi sordum sende cevap ver."
"Annem dayının şirketine gidiyordu bana haber verdiler bende o zaman evden çıktım hem sen benim evden tek çıktığımı nereden biliyorsun?"
"Her yerde korumalar var onlardan öğreniyorum."
"Gerek yok bence."
"Var."
Mutfaktan çıktık salona geçtik,annemde duş alıp geldi yanımıza.
Ben telefona bakıyordum Ömer ile Savaş Bey iş ile alakalı konuşuyorlardı yine.
"Dayı Oğuzhan malları satamaz dosya bizde canını sıkma sen."
"Öyle söylemekle olmuyor,delirmiş herif tüm adalarını üstümüze salacak."
"Bir bok yapamaz."
"İyi sen öyle diyorsan."
Onları dinliyordum tabi ki ama numara yapacağım bu oyunun bir an önce bitmesini istiyorum.
"Ömer size geçsek bana gelinlik bakarız."
"Olur canım."
Hep birlikte kalktık Annemi de gelmesi için ikna ettim.
"Siz oturun ben bir lavaboya gideceğim."
Herkes onaylayınca çantamı alıp üst kata çıktım,Engin Bey'in çalışma odasına girdim ilk önce çekmeceleri karıştırdım bulamayınca rafları aradım yine yoktu en son bir dolap vardı onu açtım sarı bir dosya vardı.
üzerinde Oğuzhan Öz yazıyordu buldum diye seviniyorum birde salak gibi,hemen dosyayı çantamın içine koydum sığması için bilerek sırt çantamı takmıştım.
Aşağı inip Annem'in yanına oturdum.
"Nesrin hanım biz çıkacağız siz isterseniz oturabilir siniz,sizinde eviniz çekinmeyin lütfen."
"Yok bizde kalkalım Engin Bey."
Sonunda çıkabiliyoruz şu evden cidden girince moralim bozuluyor modumu düşürüyor bu ev.
"Eve gidince beni ara Derin."
"Tamam ararım."
Eve geçtiğimizde Ömer'i arayıp evde olduğumu haber verdim ve üzerimi değiştirdim.
"Anne ben çıkıyorum markete gideceğim."
"Kızım hergün eşofman crop giyiyorsun rahatmısın bari?"
Annem bu zamana kadar kıyafetime asla karışmamıştı niye garipsedi anlamadım.
"Rahatım Anne niye sordun?"
Cevap vermemişti bende evden çıktım ve arabama bindim.
Telefonumu yine bilinmeyen numara arıyordu.
"Efendim?"
"Nereye fıstık?"
"Bana fıstık değip durma lan."
"Konum atacağım çabuk gel."
"Tamam."dedim ve telefonu kapattım
Oğuzhan aramıştı numaramı nereden bulduğunu sormayı bile unuttum.
Konum'un gösterdiği yerde durdum, gösterişli bir evdi hızlıca arabadan indim evin içine girdim.
Oğuzhan salonda ki koltukta oturmuş tavanı izliyordu.
"Hoşgeldin."
"Dediğin dosyayı getirdim."
Dedim ve karşısında ki koltuğa oturdum.
"Sana da merhaba Derin."
"Kusura bakma."
"Sadece 1 günde nasıl buldun o dosyayı?"
"Orasını boşver,kolaydı."
"Bakıyorum da hemen sattın kocanı."
"Satmadım,sana üzülmeye başladım daha çok gençsin."
"Diğer kadınlardan farkın yok."
"Nereden çıkardın?"
"Boşver dosyayı alayım ben."
Çantamdan çıkarıp uzattım.
"Senden kurtuluyorum,bu gecenin şerefine içip kafa dinleyeceğim."
"Beraber içelim?"
"İstemez."
"Neyse ben işimi halledeceğim bırakayım mı seni?"
"Gerek yok sağol,çıkıyorum bende."
Evden çıktım ve Ömer'e işaret verdim.
Oğuzhan dışarı çıktığı anda bizimkiler tüm adamları vurdular.
"Ne oluyor lan,Derin kim bunlar!"
"Bilmiyorum."
Yalan söylemekte üstüme yoktur.
Ömer arabanın arkasından çıkınca Oğuzhan benim yakama yapıştı.
"Bırak lan!"
Kollarından tuttum ittirmeye çalıştım ama olmadı.
Aniden bir silah patladı Oğuzhan bağırınca anladım vurulduğunu.
"Derin buraya gel."
Ömer'in yanına gittim hemen,sarıldık.
"Korkma ölmez bacağına sıktım."
Kafamla onayladım ve tekrar eve girdim,koltuğun üzerinde ki dosyayı alıp çıktım arabaya bindik.
Ömer Oğuzhan'ın adamlarından birini aradı.
"Tasmanızı tutan patronunuz vuruldu evinin önünde hemde,isterseniz gelip kurtarabilirsiniz."
"Ne diyorsun lan sen,abim intikamını alacak."
Aynen dedi ve telefonu kapattı,biz arkada oturuyorduk başımı omzuna koydum ve yolu izledim.
"Yarın nikahımız var unutmadın değil mi?"
"Hayır biliyorum."
"Giyeceğin elbiseyi aldım,bugün getirdiler sizin eve beğenirsin umarım."
"Sen seçtiysen güzeldir zaten."
Gülümsedi,sıcak dudaklarını saçlarımda hissettim.
Eve geldiğimizde indim ama Annem'in olanlardan haberi yoktu.
"Neredesin kızım kaç saat oldu?"
"Nesrin hanım elbise bakmaya gittik ama ben götürdüm onun bir suçu yok yani."
"Anladım oğlum,geçin yemek yiyelim birlikte."
"Fena olmaz acıktım çünkü."
Hırkamı çıkarıp odama götürdüm,ellerimi yıkadım üzerime pijama takımımı giydim.
Tabakları masaya taşıdım ve yemeğe oturduk.
"Ömer elbiseyi sen gönderdin değil mi oğlum?"
"Evet benden başka kim gönderecek?"
Kaşları kalkık bana anlamaz bir ifade ile baktı.
"Derin bugün Arda geldi."
"Arda'nın ne işi var burada Anne?"
Arda 2 senelik ilişkim,beni aldattığı için ayrılmıştık o zamanlar çok üzülüyordum ama şimdi yüzünü görmek bile istemiyorum.
"Evlenmemeni ve özür dilediğini söyledi."
Ömer hâlâ anlamamış bir ifade ile merakla bizi dinliyordu.
"İtalya'da ne işi var burada olduğumu sadece Zeynep biliyordu."
"Yine gelirse istemediğini söyler gönderirsin."
Ömer kafasıyla yukarıya işaret etti, sinirlenmişti belliydi.
"Anne biz bir konuşup gelelim."
Ben önden oda arkamdan yukarı çıktık.
"Ne oldu?"
"Arda kim!"
"Bağırma bana,yaşanmış bitmiş birşey."
"Onunla konuştuğunu görmeyeceğim Derin."
"Nasıl göndermemi bekliyorsun?"
"Ben konuşacağım senin yerine."
"Olmaz."
"Ne demek olmaz sana sorduğumu hatırlamıyorum!"
"Ne yaparsan yap sanki kabul edecekmiş gibi."
"Gelelim Oğuzhan'a,dosyayı bana sormadan aldın ve ona götürdün nereden geliyor bu cesaret?"
"Tehdit etti."
"Pekâlâ,adama birlikte içelim demişsin ona ne diyeyim?"
"Kim söyledi."dedim sırıtarak.
"Farketmez kimin söylediği çok istiyorsan birlikte içeriz ama zaten senin kokun beni sarhoş ediyor."
"Birlikte içelim demedim,senden kurtulduğumun şerefine içip kafa dağıtacağım dedim."
"Bu gece bana gelsene?"
"İstemez."
"Yarın Arda piçini halledip seni almaya gelirim o zaman."
"Aklıma takılan farklı bir soru var."
"Buyur."
"Melek abla ben evdeyken nerede olduğumu sordu,neden diye sorduğumda Ömer Bey soruyor aramış ulaşamamış dedi?"
"Ben seni aramadım ki evde olduğunu biliyordum zaten."
"Hemen ardından Oğuzhan aradı ve evde olduğunu biliyorum dedi?"
"Melek ablayı seni takip etmesi içinmi yollamış o zaman?"
"Kadına birşey yapma şimdiden uyarıyorum"
"Bu konuya sakın karışma ben ona yapacağımı biliyorum!"
Birşey söylememe izin vermedi.
Aşağı indik yemeklerimizi yedik.
Ömer gitti bende duş aldım ve Buse'yi aradım.
"Nasılsın balım?"
"İyi canım sen?"
"İyi bende Ömer buradaydı yemek yedik,gitti az önce."
"Daha evlenmediniz ama bu adam sizin evden çıkmıyor ne hikmetse."
"Özlüyormuş Beyefendi."
"Ömer abim birisini vurmuş duydunmu?"
"Biliyorum bende oradaydım."
"Ne,iyimisin sen?"
"İyiyim ama uzun hikaye yarın nikâhtan sonra bize gelirsin anlatırım."
"Tamam ben şimdi kapatıyorum annem odanı topla diyor sabahtan beri."
"Tamam Buse iyi geceler."
Telefonu kapattım aşağı indim su içmek için ama kapı çaldı,bu saatte kim geldi ki.
"Anne uyudunmu?"
"Yok kızım uyumadım,kapıya baksana."
Kapıyı açtığımda gördüğüm kişi ile dumura uğradım.
"Naber babasının gülü?"
"Senin ne işin var burada!"
"Sizi özledim kızım."
"Annem görmeden defol git çabuk!"
Beni dinlemeden ittirdi ve içeriye girdi koltuğa yerleşip anneme bağırmaya başladı.
"Karıcığım gelsene."
Annem hızlıca salona girdi,korktu tabi kadın yıllar sonra bu adamın sesini duyunca.
"Bülent senin ne işin var burada!"
"Otursana karıcığım konuşalım!"
"Bana karım demeyi kes!"
Yıllar sonra neden geldiğini anlamamıştım ama onu asla affetmeyeceğim.
"Lan senin ailen yokmu defol git!"
Bağırmama şaşırmıştı küçükken ondan korkardım asla konuşmazdım.
Hep sessiz ve çekingen bir kızdım babam sayesinde.
"Sen kimsin de bana sesini yükseltiyorsun!"
"9 yaşında terk ettiğin kızınım,şimdi yürü git birdaha söylemeyeceğim!"
Aniden Annemin ağzını kapatıp boğazına bıçak dayadı.
"Anne!"
"Sakın yaklaşma öldürürüm!"
"Bırak Annemi çabuk!"
"Hemen yukarı çık ve Nesrin'in telefonunu getir!"
Hızlıca yukarı çıktım Ömer'i aradım.
Umarım uyumamışsındır Ömer.
"Efendim Güzelim?"
"Ömer çabuk gel babam burada Anneme bıçak çekti tehdit ediyor, lütfen gel."
"Tamam korkma sakın geleceğim hemen,Annem'e birşey yapmasına izin verme."
"Tamam."dedim ve kapattım.
Merdivenleri ikişer ikişer indim hala Annem aynı yerindeydi.
"Nerdesin lan sen bir telefon getir dedim sadece!"
"Bulamadım."
"Kızım salak mısın sen kendi telefonunu getir o zaman!"
Yine yukarı çıktım bilerek yalan söylemiştim.
Bu kez Savaş Bey'i aradım babamın hakkından ancak o gelir.
"Efendim Derin?"
"Dayı çabuk gel,babam burada Anneme bıçak çekti tehdit ediyor bizi."
"Tamam Derin Ömer biliyormu?"
"Biliyor haber verdim."
"O zaman bana gerek yok."dedi ve telefonu yüzüme kapattı.

Bu adam benden ne istiyor anlamamıştım hem korkuyordum hem de yanlızlık hissi bastırmıştı kendimi tutamayıp ağlamaya başladım.
Babamdan bekleyeceğim birşey insanın canına kıyması o yüzden hem ağladım hemde merdivenleri indim yavaş yavaş.
"Acele et bence!"
Telefonu uzattım ve ayakta sakince beklemeye başladım.
"Erdem,Derin'i gel al oğlum seni bekliyor."
Bir dakika,Erdem kim beni neden alacak ne istiyor bu adam benden.
"Erdem kim ne saçmalıyorsun!"
Ağlamayı kesip bağırmaya devam ettim altta kalmamam gerekiyordu bu konuda yoksa iyice eziyordu bu adam.
"Kocan kızım,seni Erdem'e sattım ve bu hafta içerisinde torun bekliyorum ona göre."
Şaşırdık mı?
Hayır.
Annem'in ağlaması şiddetlenmişti ben ise hâlâ olayın şokunu atlatamamıştım.
"Sürpriz!"
Kafamı hemen kapıya çevirdim Ömer ve adamları gelmişti,hızlıca yanına gittim ve sarıldım buna ihtiyacım vardı.
"Derin arabama bin beni bekle Annenide alıp geleceğim."
"Hayır olmaz burada kalacağım hep birlikte sağ salim çıkacağız."
Başı ile onayladı ve babamın yanına doğru yürüdü.
"Naber Beybaba?"
"Kimsin sen!"
"Seni ilgilendirmez."
Ömer tek hamlede elinde ki bıçağı alıp Annemi elinden kurtarmıştı.
Hemen gidip Annem'e sarıldım ve kapının yanına götürdüm ne olur ne olmaz.
"İyimisin Annem?"
"İyiyim kızım sakinleş sende geçti bak buradayım."
Ömer başı ile işaret verdiğinde Annemi alıp arabaya bindirdim ve kapıları kilitleyip eve geri döndüm.
"Seni birdaha burada görürsem ecdadını sikerim!"
"Kızımdan uzak dur!"
Kapıdan onları izliyordum Ömer beni çağırınca yanına gittim.
"Bebeğim ben mi baban mı?"
Düşünmeden cevap verdim.
"Sen."
"Duydunuz şimdi siktir olup gidin ve Derin'i rahat bırakın!"
"Yazıklar olsun."dedi ve çıkıp gitti.
Sıkıca sarıldık birbirimize.
"Sakın üzme kendini böyle birisi yüzünden."
"Sen nasıl istersen."
Tam çıkacağımız sırada bir silah patladı hemen dışarı çıktık tanımadığım bir adam vardı Ömer gibi yapılı ve esmer birisiydi.
"Ömer Saygılı burada mı!"
"Buyrun benim."dedi Ömer elimi bırakmadan.
"Derin buraya gel bebeğim."
"Düzgün konuş ananı sikerim!"
"Babası Derin'i bana sattı sana ne oluyor?"
"Şimdi toz ol buradan almayayım ayağımın altına!"
"Bu iş burada bitmedi!"
İçeride duyduğuma göre bu adamın adı Erdem.
Arabaya binip gitti bizde evin kapısını kilitledik ve Ömer'in evine geçtik.
"Derin iyimisin güzel kızım?"
"İyiyim Baba teşekkür ederim."dedim tebessüm ederek Engin Bey'e.
"Yukarıda ki istediğiniz odaları kullanabilirsiniz rahat olun yani çekinmeyin."
Annem ile birlikte üst kata çıktık misafir odasına girdik.
Uyumadan önce lavaboya girdim çıktığımda Ömer kapıya yaslanmış beni izliyordu.
"Girecekmisin?"
"Kime."dedi sırıtarak,koluna vurdum bende.
"Pislik!"
"Benimle uyur musun,çok özledim."
Masum bir çocuk gibi istemişti bende kıramadım.
Annem'e haber verdim,ilk önce kabul etmese de ikna etmeyi başardım.
"Uyurum."dedim tebessüm ederek.
Ömer'in odasına geçtik.
"kıyafet verirmisin Ömer?"
"Al güzelim dolaptan."
Dolabı açtım içinden siyah eşofman ve beyaz oversize tişört aldım.
"Burada giy yabancımıyım?"
Hiç düşünmeden üzerimdekileri çıkardım ve giyindim.
"İşe gidecekmisin?"
"Evet,maalesef."
Yanına yattım,yüzümü ona döndüm ve sarılıp uyuduk birlikte.

MAFYA BOZUNTUSU Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin