BAY GICIK

TEKLİF

**Pazar akşamı

"ARYA" mesajın gelmesiyle yerimden kalktım

"Ateş?" dedim

"sana bir şey soracağım?"

"buyur ?" derken heyecandan ellerim terlemeye başlamıştı.

"benim sevgilim olur musun?"

Mesajın gelmesiyle gözlerim yuvasından çıkacak kadar açılmıştı. Ateş Ateş benimle çıkmak istiyordu. Herşey çok ani gelişiyordu fakat ben bu durumdan çok memnundum.Sevinçle saçma sapan dans etmeye başladım. Ardından gayet sakince

"evet istiyorum"

Dedim. Ateş te bunu bekliyormuş gibi hemen

"Yarını iple çekiyorum" yazdı.

"bende öyle..." dedikten sonra kendimi yatağa attım. İçimde o kadar fazla duygu vardı ki mutluluktan ağlıyor muydum ben?

Bu bu da neydi ben ben bu çocuğa deli gibi aşık olmuştum.

Pazartesi sabah ilk defa küfür etmeden yatağımdan kalktım bu ne güzel pazartesiydi böyle. Okul formamı özenle giydim. Banyoda uzun uzun saçlarımı yüzümü yıkadım. Dişlerimi fırçaladım. Saçlarımı topuz yapıp kahküllerimi önüme saldım. Parfümümü sıkıp evden çıktım. Okula doğru ilerlerken heyecanım iyice artmıştı. Sakin olmak için derin derin nefes aldım. Mesaj sesiyle irkildim.

"günaydın bücürük nerde kaldın özledim"

Yüzüme kocaman bir gülümseme yayılırken titrek ellerle

"geliyorum bende çok özledim koca adam" yazdım o bana bücürük derse bende ona böyle derim.

Okul bahçesine girince hızlıca arka tarafa yöneldim. Beni orada bekliyordu. Bir insana okul kıyafeti anca bu kadar yakışır diye düşünürken

"aynı şey senin içinde geçerli bücürük" dedi. Ah salak kafam yine sesli düşünmüştüm yüzüm yine kızarırken iyice yanına yaklaştım aramızda bir duvar vardı.

"nasılsın?" dedim sesim fazla ürkek çıkmıştı

"sen nasılsan öyle" derken gözlerinin içi gülüyordu

"iyiyim" dediğimde bakışıp gülüştük. Türk filmlerindeki aşıkları oynuyorduk resmen. Daha sonra okul çıkışı için sözleştik. Zilin çalmasıyla ikimizde istemeyerek ayrıldık. Sınıfa çıktığımda tüm gün boyunca gözlerim onu aradı. Bu arda kahvaltıyı falan hep unutmuştum. Okul çıkışı hızla eve gittim.

Üzerime birşeyler giyip saçlarımı düzleştirdim. Yüzüme hafif pudra sürdükten sora dudaklarıma vişneli koruyucumdan sürdüm. Parfümümü de sıkıp evden ayrıldım. Evimizin aşağısında buluşmak için sözleşmiştik. Beni orda bekliyordu.

Boyu çok uzun değildi teni kavruk bir buğday tanesi gibiydi. Güneşin değdiği her yeri öyle güzel ışıldıyordu ki gözlerimi ondan alamıyordum hele bir gülüşü vardı. Görenin ömrü uzardı. Beni yanına gidene kadar süzmüştü.

"ne kestin be?" dedi yine alayla bakarak

"anlamadım" dedim sevecen bir şekilde

"geel buraya" der demez bana kocaman sarıldı kokusu sanırım dünyadaki en güzel kokuydu ona aşık olmamak mümkün değildi. Kulağıma eğilip

"beni diyorum bakışlarında parçaladın" derken nefesini kulağıma vermişti. Biraz içim ürpermişti. Ona dönüp

"sende bu kadar muhteşem olma ama kıskanırımmm" dediğimde bana öyle güzel baktı ki bir daha aşık oldum.

"peki ya sen sakın benim yanımdan başka bu kadar güzel olma" dedi. Gülüşürken otobüs geldi. Hemen parayı ödeyip sahiplenici tavırlarla beni cam kenarıyla kendi arasına oturttu.

Beni sahiplenmesini sevmiştim. Yolda pek konuşmadık. Fakat bi ara elimi alıp sımsıkı eline kenetledi. Ben şaşkınlıkla ona bakarken bana çok seksi bir şekilde göz kırptı.

Onun okul arkdaşları otobüse binince biraz tedirgin olsada elimi bırakmadı. Ardından çarşıda indik. Sahile gidip bir iskelenin ucun oturup sohbet etmeye başladık.

"nerelisin bücürük?"

"ya bana bücürük deme" derken küçük kedi yavrusu bakışlarımdan yolladım. Yanağıma bir öpücük kondurup "benim bücürüğümsün "dedi. O an dünya benim olmuştu. Güvenle ona iyice sokuldum.

"karışık" dedim.

"ne karışık prenses?"

"nereli olduğum sen söyle bakalım"

"Adana" dedi.

"ne olcaksın?"

"pilot" derken eliyle gökyüzünü gösterdi.

"ne güzel uçmak kuşlar kadar özgür olmak isterdim" dediğimde bana arsız bir bakış atarak

"ben seni uçurcam" dedi.

Gün boyu o iskelede oturduk orayı hiç unutmayacağım. Ertesi gün resmi tatil oluğu için yine sözleşmiştik bu defa pes oynamaya gidecektik. Saatin geç olduğunu görünce kalktık. Bana kocaman sarılıyordu. Yani sarıldığında kemiklerim kırılacak gibi oluyordum. Otobüsten inikten sonra yine evin iki mahalle aşağısına beni bıraktı ben böyle istemiştim. Sımsıkı sarıldıktan sonra ayrıldık. Tam arkamı dönüp gidiyordum ki arkamdan

"bir şey unutmadın mı bücürük?" dedi tek kaşını kaldırıp yanağını gösterirken

Hızlıca bir öpücük kondurdum yanağına kollarımdan tutup beni kendine çekti yanağıma kocaman öpücük kondurup vedalaştık. Ben kaybolana kadar arkamdan baktı.Nerden mi biliyorum sırf ona bakabilmek için geri geri yürümüştüm resmen. Allah'tan atletizmde çok geri koşu yapmıştım...