vahşetin gizemli perdesi (toplantı öncesi-geçmiş-kesit-2)

46 2 0
                                    

"Bir bakmışsın kendini korumak için ördüğün duvarlar kafesin olmuş."

13/05/2023

Chan penceresini aralayabildiği evin kenarında bekledi. Beklerken tek katlı binalardan oluşan ve oldukça karanlık bir hava veren sokaklara baktı.
Işıkların çoğu bozuk, sokaklar kirli, etrafı hoş olmayan kokular sarmış, sağlık denilen şey bu sokaklara uğramamış gibi.

Buranın neden böyle olduğunu az çok biliyordu.
Buradaki çoğu kişi susmaya zorlanmış insanlardı; bazıları da zorla getirilen kimselerdi, görünmez olmak dışında seçenekleri olmayanlar kimseler. Ne yazık ki Chan'ın bura hakkında yeterli bilgi edinebileceği bir kaynağı yoktu. Bunu bu pencerenin arkasında bulabileceğinden pek ümitli olmasa da dinledi.

"...hadi ama... hayır... sen de bil-... yine de-..."
Duymak için daha da yaklaştı.

"Deniyorum, tamam mı? Lütfen siz de biraz olsun beni anlamaya çalışın."
Chan Seungmin'i görmek için yaklaştı.
Seungmin'in yüzünde çaresiz bir bakış vardı.
Sanki bir benzerlik hissetti Chan, içinde yaşadığı onca şeyi dışına vurmaya cesaret edemezdi ama gördüğü yüz içindekiler ile uyuşuyor gibi hissetti.

"Hiçbir şey yapmadan önümde yaşananları görmezden gelmek istemiyorum. Oradaki insanların buradakileri böcekten farksız görmeleri zorunuza gitmiyor mu?! İnsani ihtiyaç dışında hiçbir şeye yetmeyen üç kuruş paranızdan da sonuna kadar faydalanırlarken nasıl yaşayabiliyorsunuz?
Hadi diyelim sonuna kadar sustunuz, vereceğiniz paranız kalmadığında ne yapacaksınız? Verdiğiniz para onların şarap parasına bile denk değil ama almaktan çekinmiyorlar. Üç kuruş parayı küçümsedigimden değil, paranızın onların gözündeki değersizliğine sinirleniyorum. Peki neden?"
İç çekip elini saçlarından geçirdi ve odanın başka yerlerinde göz gezdirdi ama rahatsız hissedip önüne döndü.

Önündeki kadın ve adamın boyunları bükük, utanmış görünüyorlardı.
Seungmin dayanamadı ve yanlarına yaklaşıp omuzlarına hafifçe dokundu.
"Yardım edebilecek birini görürseniz bana ulaştırın lütfen."
Ceketinin iç cebinden kese kağıdına sarılmış biraz para çıkardı ve masaya koydu.
Kadının içinde tutamadığı hıçkırığı ile göz yaşları aktı. Çalışmaktan yıpranan eli ile Seungmin'in elini tuttu ve üstünü okşadı.
"Bir kere olsun annene ne kadar benzediğini görmeni isterdim kuzum."
Nasırlı eline rağmen yumuşacık dokunuşu Seungmin'e ulaşmış, sözleri içinde bir şeylerin kırılmasını sağlamıştı.
"Kafanıza takmayın ve geceleri kapınızı kilitlemeyi unutmayın..kendinize dikkat edin."
Seungmin düz bir bakışla maskesini takıp şapkasını geçirdi sonra dışarı çıktı.

Chan söylenenlerin çoğunu duymuştu. Bu çocuğun düşündüğü gibi olmadığını gözleriyle görmüştü ve şimdi asıl merak ettiği şey Seungmin'in kararlılığının ne kadar ileriye götürülebileceği ve bunun uğruna ne yapabileceğiydi.
Pencereden çekildi, maskesi ve şapkasını düzeltip evin arka tarafının güvenliğini kontrol etti; boş bulduğu tarafa yönelecekken arkasındaki çıtırtı ile döndü, gözünün önünde kendisine çekilmiş bir bıçak beklemiyordu.

"Kendini açıklayabilecek sözün var mı?" Bıçağı tehdit edercesine yaklaştırarak devam etti. "Olsa iyi olur."

Chan sakin davranmayı seçti. Aklında birkaç düşünce aynı anda dönüp duruyordu.
"Ah öyle mi..? Sanırım sessiz kalma hakkımı kullanacağım."

"Boğazına bıçak dayanmış biri için fazla soğukkanlısın."
Bıçağın soğukluğu Chan'ın boğazına değdi.
"Yapmaktan çekinmem!"
Sesi daha sinirli bir hal aldı.
"Öncekiyle aynı adamın elemanı mısın?"

kanlı karnaval - skzHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin