15. bölüm

9 2 2
                                    

Azattan:
Ailesine haber vermiştim ama çok fevri davranıp kızını Alıcagını söylemişti . Buna izin vermeyip eğer gelirse kızını asla vermeyeceğim mi söylemiştim . Zaten elçini sonradan yine benim olucak ve onu eşya gibi görüyor demeyin o benim ömrüm onu bırakamam. O olmadan yaşayamam.
Ve sıra elçinin böyle olmasını sağlayan itlere gelmişti. Depoya kapatmıştım şimdi ziyaret edelim . Depoya girdiğimde ikiside zincirlenmiş ağzı yüzü kan içindeydi.
Yanlarına keyifle yürüdüm. Kafasını kaldırıp bana yalvarmaya başladı biri diğeri ise baygın di . "L lütfen bırak beni yemin ederim bunları onlar yaptırdı alaz istedi bunu " dedi umrumda değil di istediği kadar yalvarsin zarar veremezdi kadinima. "sizde baya salaksiniz sanırım benim ne kadar sadist olduğumu unutmuşsunuz durun hatırlatayım selim getir oğlum. "Dedim asiti getirdi. Asiti elime aldım adama yöneldim ellerimle adamın yanına yaklaşıp ağzını açtım adam "HAYIR HAYIR LÜTFEN LÜTFEN BIRAK BENİ LUTFEEEN " diye çığlık atıyordu. Aşırı adamın ağzından döktüm sonuna kadar hepsini döktüm adamın çığlıkları depoyu inletiyor du . Yavaş yavaş dumanlar çıkıp adamın vücudu eriyor du . Adamin çığlığı kesildi bütün et kısımları erimis yerini kemiklere bırakmıştı. Ve inanılmaz iğrenç kokular bırakıyor du. Diğeri uyandığında yanındaki kemikli adamı görünce gözleri büyüdü ağlamaya başladı. "Yemin ederim bı daha değil size yaklaşmak adınızı bile anmayacağım" cidden hiç akılları yoktu bu işe başlamadan bilmeliler di böyle olacağını. "Selim koçum sandalyeye bağlayın su iti. "
"Peki abi" diyip zincirlere yaklaştı adam diresensede demir sandalyeye iki adam zorla oturtu ellerini zincirlediler bende elime kerpeteni elime aldım selime ."ağzını aç" diye emir verdim adam"hayır bakın lütfen lütfen" diye hala yalvarıyor du selim ağzını açtı zorla kerpeten ile bütün dişlerini söktüm adam deli gibi bağırıyordu. Bütün dişlerini kendisine yutturdum. Sonra dilini kesip yine ona yutturdum. Adamın çığlıkları melodi gibiydi kulağıma . Sonra elime jilet alıp adamın her yerine derin derin kesikler çizdim koluna Azat yazıp imza attım ayaklarını ve ellerini testereyle kesip valize koydum diğer adamı aynı şekil valize koydum imza attığım kolu en başa koyup not bıraktım "Bundan sonra itlerini kadınımın peşine takmaya devam edersen seni de bu valizler arasına yerleştirmek benim için zevk olur:)" küçük bir not koyup paketleyip onun krallığına gönderdim.

Elçin ile böyle anlaşmamız cidden çok güzel. Ama o kucağımda iken hemde benim dudaklarıma bakarken kendimi sıkıyordum. Cidden çok zorlamıştı beni. Arabada koltuğa oturttururken beni kokladığını ve caktirmamaya çalıştığı cidden çok komikti . Arabada ışıklarda ise Ben ise dusunceliydim eger elçinin babası ben oraya gittiğimde bı ters hareket yapıp beni elçinden ayirirsa? Bunları düşünürken elçin bana arabada değnek yada kolluk olduğunu söyledi bende verdim ayağını umursamadan kolluğu koldugunun altında yerleştirip hızlı adımlar la topluluğa koşuyor du koşmaya çalışıyor du. Ayağını umursamadan bu hareketi yapamazdı. O giderken bende arkasından koştum. Bı adamın elini tuttu adam hamle bı kadina şiddet uygulayacak Ken elçin onun kolunu tuttu adam kolunu çekip bağırmaya başladı elcine küfür edip kadını aşağıladığı için üstüne atlayıp onu yumruklamaya başladım bunun sonu olmuyacakti bu olaydan sonra bu adam depoda zevkle isgence edicektim . Adam tanınmayacak haldeydi. Kadın bayılmıştı elçinin acı çektiğini hissediyordum bu beni daha sinirlendiriyor adam saldiriyordum. Elçin kadınla ambulansa bindi polisler beni adamdan zor ayırdı. Adam için ambulans gelmişti şerefsiz ölmeyi hak ediyor du.

Kadınlar neden igrenc muameler görüyor ki ben dokunmaya kiyamazken adam kadına vurucakti ki bunun öncesi bile olmuştur. Kadın hamile senin çocuğunu taşırken sen ona nasıl vurup aşağılarsin.
O adam yaşamayı hak etmiyor kesinlikle.

Beni polis arabasına bindirip karakola götürdüler. Karakola gittigimizde ifade verdim ama bı anda kalbime sanki bı ok saplanır gibi acı girdi yüzümü buruşturup bekledim elçin kötü olduğunu hissediyor dum kalbim ağrıyor du karakoldan elçinin bulunduğu yeri bulup olduğu hastaneye gittim . "Hanım efendi merhaba ben buraya Elçin aydın bı hamile kadın ile gelmişti bakar mısınız. Dediğimde"merhaba 7. Kat 2456 oda bende teşekkürler diyip asansörle çıktım asansörden çıktığım zaman kokusu ve sesi geliyor du bağırıyordu. Koşarak kokunun geldiği yöne gittim ses yükseliyordu. Oda pat diye girdim elçin yatakta yanında bı erkek 3 kız vardı biri hemşire diğeri doktor du. "Hanım efendi ayağınızı oturtmamiz lazım sakin olun ."."hayır çok acıyor lütfen hık ağırı kesici koyun ayağım çok acıyor hık""hanım efendi ayağınızı kesmek zorunda oluruz " diyince ağlaması şiddetlendi yanına gittiğimde "Azat ayağım hık( hıçkırık sesi )çok ağırıyor "
Yanina gidip sarıldım o açıdan ağlıyordu ben kahroluyordum "sakin olun hanım efendi ayağınız aşırı morarmış bırakın oturttayim. Kesmek, zorunda kalırız bey efendi eşinizi tutmanız lazım " diyince . . Ellerimi elçinin kızarmış yanaklarını tuttum"elçin sakin ol bak burdayım bişey olmuyacak " elçin bian ağlaması durup gözlerini bana baktı. Doktor dikkati dağılan elçinin ayağını yuttu yön verdi ve tok bı ses duyuldu elçinin sesi çıkmadı. Doktor "teşekkürler bey efendi eşinizin ayağınız otuduk ama alçıya almam lazım ayağı incinmiş ama üstünde fazla durduğu için çatlamış alçıya almamız lazım diyip . Diğer hemşireler ile gitti. Elçin hala bana bakıyordu onu kollarımin arasına alıp sıkı sıkı sarıldım o bu anı bekliyormuş gibi kokumu içine çekti. "Sakin ol burdayım" bı sure sarıldı bana sonra ayrılıp"teşekkür ederim bı anda acı inanılmaz olunca kendimi tutamadım" dedi . Gülümseyip "önemli değil ayağın nasıl hala ağırıyor mu ?""şuan iyi gibi az önceki gibi agirmiyor " dedi . Sonra erkek bı doktor içeri girdi bı kadın ile . Adam kadının yardımı ile ayağını alçıya almaya başladılar.

KARANLIK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin