Son birkaç gündür bir anda fice olan ilgi arttı okuyan bir de zaman ayırıp yorum yazan herkese teşekkür ederim fici ben yazdim ama fikir sevgilimin ona da bol bol öpücük neyse okuyun
Minjeong'dan
Lia ve Yeji okula geldiğinde ikisini de kapıda karşıladım. "Sizi o kadar özledim ki." İkisine da sarılırken konuştum. "Biz de seni çok özledik." Yeji konuştuğunda gülümsedim.
"Gelin içeri geçelim." Okul bugün aşırı kalabalıktı. Özellikle de yemek salonu tamamen doluydu. Kızları odama götürecekken koridorda Jimin'le karşılaştık. Elindeki kağıda bakarken oldukça gergin gözüküyordu. "İyi misin sen?" Beni farkedince direkt olarak kağıdı arkasına sakladı.
"Ah iyiyim. Hoşgeldiniz siz de." Lia ve Yeji'ye bakarak konuştuğunda kaşlarımı çattım. "O kağıt neydi." Arkasına doğru baktığımda durdurdu. "Öğreneceksin zaten. Sürpriz olsun." Başımı salladım. "İyisin ama değil mi?" Tekrar sorduğumda gülümsedi.
"İyiyim bebeğim. Hadi sen arkadaşlarınla ilgilen. Daha sonra tanışmak için geleceğim lütfen kusuruma bakmayın." Başımı sallayıp kızları odaya geçirdim. "Oha! Resmen sevgilisiniz lan." Lia konuştuğunda güldüm.
"Gerçekte daha güzel bu arada." Yeji konuştuğunda ittirdim. "Lütfen uzak dur." İkisi de güldüğünde aralarına oturdum. "Sizi görünce eski okulu özledim." Lia vurdu. "Saçmalama gerizekalı burası saray gibi orası gecekondu."
Biz Yeji'yle kahkaha atmaya başlamışken kapı çaldı. "Girebilirsiniz." Konuşmamın ardından Yuna şak diye içeri daldı. "Fizikçi koridorda. Üç haftadır ödev getirmedim gördüğü yerde öldürecek." Ben gülümserken Lia'nın kıza kitlendiğini farkettim.
Yuna gelip karşımıza oturdu. "Merhaba, Yuna ben." Elini bizimkilere uzattığında Yeji düzgünce sıkmış Lia ise sadece bakmıştı. Eli havada kalınca Yuna da geri çekmişti. "Noluyo lan?" Lia'nın kulağına eğilip sorduğumda o da benimkine uzandı.
"Kanka benim avmdeki kız varya. O kız bu kanka." Şaşkınlıkla yüzüne baktığımda Yuna da bize gerizekalıumışız gibi bakıyordu. "Bir şey mi oldu?"
Yuna sorduğunda gülümsedim. Yok canım ne olacak? Lia çok güzel olduğunu söyledi de. Lia anamı sikecek gibi bakarken Yuna kıpkırmızı olmuştu. "Teşekkür ederim." Lia kulağıma eğildi.
"Ananı sikicem senin dur sen." Sırıtıp konuyu değiştirmek için konuştum. "İnsek mi aşağı yavaştan?" Yuna da beni onayladığında kalktık.
Hep birlikte yemek salonuna geçtik. Bir sürü zengin iş adamı olduğu için gazeteci de çoktu. Jimin'in anne ve babası da masada en baştaki yerlerini almışlardı.
"Bana Bay Jung'ı bulur musunuz hemen? Acil lütfen." Benden oldukça uzakta olmasına rağmen sesi yüksek olduğu için Jimin'i rahatça duymuştum. Gerçekten çok tedirgindi. Ben nedenini merak ederken masaya oturan kızların yanına oturdum.
Bir süre öylece bekledikten sonra Bay Jung da gelip yanıma oturmuştu. "Merhaba Minjeong." Fısıldayarak konuştuğunda gülümsedim. "Merhaba efendim." Oturduğu sandalyeye yerleşti. "Jimin beni neden çağırdı biliyor musun?"
Başımı iki yana salladım. Güldü. "Anlaşılan senin için bir şeyler yapacak." Kürsüye çıkan Jimin'e bakarak konuştuğunda ben de o tarafa baktım. "Lütfen herkes birkaç dakikasını buraya ayırabilir mi?"
Herkes ona baktığında kıyafetini düzeltti. "Tekrardan herkese merhaba umarım keyifleriniz yerindedir ve okulumuzun bu etkinliğinden memnun kalıyorsunuzdur." Salonda büyük bir alkış koptu.
"Şunu söylemek istiyorum ki hepinizin insan olarak paha biçilemez bir değeri var. Hangi ırktan, dinden, yönelimden, ekonomik kesimden olursanız olun." Ailesinin kaşları çatılmıştı annesi her an onu durduracak gibiydi.
"Tanınmış biri olmamız benliğimiz hakkında yalan söylememizi gerektirmemeli." Gözlerime bakarak devam etti. "Ne yazık ki ben bunu yaptım çünkü korktum." Annesi gazetecilere kameraları indirmelerini işaret ederken kimse umursamamıştı.
"O fotoğraflardaki kişi bendim." Salondan bir uğultu yayılırken ben ona gururla bakıyordum. O da gülümseyerek gözlerime bakmaya devam ediyordu. "Son olarak eklemek isterim ki Minjeong'la aramda olan bağın parayla bir ilgisi yok. Onun hakkında yorum yapmadan önce bir kere daha düşünmenizi rica ediyorum aksi takdirde kötü sonuçları olacak."
Biraz bekleyip salondakilerde göz gezdirdi. "Herkese teşekkür ederim afiyet olsun." İlkinden daha büyük bir alkış koparken Jimin kürsüden inip ailesinin yanına değil bizim yanımıza oturdu.
Hemen sarıldım. "Seni o kadar seviyorum ki." Masadaki kimse umrumda değildi. Annesi yanımıza geldi. "Benim senin gibi bir kızım yok." Sesli bir şekilde söylediğinde bütün masa duymuş hatta gazeteciler hemen çekmeye başlamıştı.
Kadın uzaklaşırken Jimin tepki vermedi. Yine de kötü hissettiği belliydi. Titreyen elini tuttum. Bütün masa yemeğe başladığında biz de başlamıştık. Masanın altından elimi tutmayı hiç bırakmamıştı.
"Yapabileceğini söylemiştim." Bay Jung konuştuğunda Jimin gülümsedi. "Her şey için teşekkür ederim efendim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Money | winrina
Fanfiction"Sana çok aşığım." "Alo? Jimin sarhoş musun sen?" "Ben para istemiyorum ki ben seni istiyorum. Neden herkes bana kızıyor?.. Sana çok aşığım." "Etrafında biri varsa başın derde girebilir. Neredesin sen?" "Korkuluk var. Ama benimle konuşmuyor." "Bu so...