3

497 15 7
                                    


Slytherinin ortak salonundan içeri girdim ardından odama çıktım. Tom'un yaptığı saçmalık aklımdan çıkmıyordu, biraz duşa girince rahatlayacağımı düşündüm ve duşa girdim sıcak suyu açtım üstümü çıkartıp suyun altına girdim.

Duş alırken aniden odadan gelen bir sesle irkildim. Banyoya girerken odada tek başıma olduğumu fark ettim ve kapının açılma sesini duymamıştım. Hızla banyo havlumu giyerek kapıyı açtım, ancak odada hiç kimse yoktu. Endişeyle banyonun kapısını kitledim ve bir an önce duştan çıktım.

Üzerime kıyafetlerimi giyerken, odada tek başıma olmadığım hissine kapıldım. Sanki gözlerimle göremediğim birinin beni izlediğini hissediyordum, korkmuştum. Aceleyle giyindim ve cüppemi alıp odadan çıktım.

Büyük salona doğru ilerliyordum kurt gibi açtım, yemek yemekten başka bir şey düşünemiyordum.

Büyük salona girdiğimde, Slytherin masasına doğru ilerlerken üzerimde bir çift gözün dikkatlice beni izlediğini hissettim. Enzo'nun üzgün bakışlarıyla karşılaştım ve anlamlı bir şekilde on saniye boyunca göz göze geldikten sonra sessizce Pansy'in yanına oturdum.

Draco ve Pansy ile konuşurken, Tom'un masada olmadığını fark ettim; bu beni şaşırttı çünkü genellikle herkesten önce burada olurdu.

"duydunuz mu Harry'in görünmezlik pelerini çalınmış." Dedi Pansy.

Pansy'nin sözleriyle şaşkınlıkla döndüm, "Harry'nin görünmezlik pelerini mi çalındı?" diye sordum.

Draco merakla, "Acaba kim çaldı?" diye sordu.

"Çalındığını nereden çıkarıyorsunuz, belki de sadece kaybettiğini düşünüyordur," dedim.

Biz konuşurken Tom, hızla yaklaşıp Draco'nun yanına oturdu.

"nerdeydin dostum?" Diye sordu Draco.

"işim vardı." Dedi Soğuk bir tonla.

Dumbledore ayağa kalktı sanırım yine açıklama yapacaktı ve öğrencilerden sessiz olmalarını istedi.

Bu yıl da geleneksel balomuzu düzenlemek için heyecanlıyız! İki farklı okuldan öğrencilerimizi de davet ettik. Balo için geri sayım başladı, dört gün sonra büyük gün! Şimdiden herkese iyi eğlenceler dilerim ve afiyet olsun.

Ziyafet başlamıştı ve iki farklı okuldan öğrencilerin katılacağını öğrenince içimde bir heyecan belirdi. Acaba aralarında yakışıklı çocuklar var mıydı diye merak ederken yemeğimi yemeye başladım.

"Pansy yüzünde şeytani bir sırıtışla, 'Kulağa hoş geliyor,' dedi,".

"Sanırım bu balo da her zamanki gibi kötü geçecek," dedim umutsuz bir şekilde.

"Acaba sizi kim baloya davet edecek?" diye sordu Astoria.

"Pansy, 'Bir de o vardı değil mi?' dedi ve ardından gözlerini devirdi."

"Asıl mesele, baloda ne giyeceğimiz," diye belirttim.

"Daha dört gün var cumartesi
hogsmeade'ye gidip bir şeyler bakarız." Dedi Pansy.

"Mantıklı."

"Draco, Pansy Parkinson," dedi, sesi gururla doluydu.

Ona baktığımda şeytanî sırıtışı yine yüzündeydi.

"Ne var, sümüklü böcek."

"baloya benimle gel."

Donakaldım. Draco Pansy'e çıkma teklifi etmişti. sürekli kedi köpek gibi kavga ederlerdi, şimdi ise sevgili mi olacaklardı?

𝗧𝗮𝗸ı𝗻𝘁ı ~ ᴛᴏᴍ ᴍᴀʀᴠoʟᴏ ʀɪᴅᴅʟᴇWhere stories live. Discover now