(Alex'in anlatımıyla )
Akşam saat 10'a geliyordu odamın camını kapattım ve odamdan çıkıp hastane katına indim. Babamı görmem lazım. O hep ne yapılması gerektiğini bilir.
Belki beni duyar .
Ben inerken annem yukarı doğru çıkıyordu , ağlayarak.
"Anne ? Yatmadın mı sen ?"
"Babanı göreyim dedim yatmadan , hem daha saat çok geç değil ."dedi göz yaşlarını silerek.
"Peki , kendini üzme ama daha fazla iyi olucak babam."
"Üzüntüden değil mutluluktan ağlıyorum ben." Sözleriyle kaşlarımı çattım.
"Ne oldu bu kadar güzel ?"
"Baban kendine geldi , uyandı konuştuk biraz." Şokla ona baktım.
"Ne ?!" Cevap vermesine izin vermeden hızlı adımlarla babamın kaldığı odaya girdim.
Adım seslerimi duymasıyla bana doğru baktı ve gülümsedi yorgunca.
"Baba." Dedim ona doğru yürürken.
"Oğlum nasılsın ?"dedi hiç bir şey olmamış gibi.
"Yaşıyorsun çok şükür." Yattığı yatağın ayak ucuna oturdum yavaşça.
"Tom nasıl ? " Sözleri beklenmedikti.
"Beni ve Sofie'yi artık kardeşi olarak gördüğünü söyledi." Söylediklerim hoşuna gitmiş olucak ki güldü.
"Ona kızgın mısın ?" Dedi merakla.
"Kendimi onun yerine koyuyorum , daha fazlasını bile yapardım ben."
"Onu sormadım , kızgın mısın Tom'a?"
"Ölseydin muhtemelen evet ama yaşıyorsun." Sözlerimle tekrar güldü.
"Burcu bize misafir olarak geldi." Şaşkınlıkla bana baktı.
"Barıştınız mı ?"
"Hayır senin vurulduğunu öğrenmiş geçmiş olsuna geldi." Anladığını gösterecek şekilde kafasını salladı.
"Barışıcak mısınız peki ?"
"Baba sende mi ya ?"dedim gülerek ve kızgınlıkla.
"Sende mi derken ?"
"Annemde sizin aşk defteriniz daha kapanmadı falan dedi." Bu sefer gülmedi kahkaha attı .
"Haklı annen , neden ayrıldığını biliyorum ondan. Ama korktuğun hiç bir şey yaşanmayacak oğlum. Elimden geleni yapacağım söz veriyorum." İçimi rahatlatmaya çalışıyordu.
"Bana biz ikinci bir şansı hak etmiyor muyuz diye sordu baba ."
"Sen ne dedin ?"
"Zamana ihtiyacım olduğunu. Ama yalan söyledim ondan çok ben istiyorum bizden tekrar olsun. Ona bir şey olursa ben bunun hesabını kime nasıl vereceğim." Bakışlarımız kesişti babam beni anlıyordu bakışlarında görüyordum anladığını.
"Oğlum plan işe yaramazsa eğer bu son beraber geçireceğiniz 29 gün."
"Ne demek istiyorsun ?"
"Bir şey olmasına izin vemiceğim son günlerimiz olabilir bu günler onunla geçir diyorum." Eli elimi tuttu sıkıca.
"Karar vakti desene baba." Güldü ve başıyla onayladı.
"O kızı deli gibi sevdiğini biliyorum oğlum. Karar çok zor olmamalı bu kadar severken."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Son 30 gün
عشوائيDünya'nın sonu geliyordur üç genç evlerinden kaçıp Paris'e giderler . Ama sonra belkide dünyanın sonunun gelmesini engeliyecek bir plan olduğunu öğrenirler. Başlarına neler gelecektir? Hangi duygular itiraf edilecektir ? Hangi sırlar ortaya ç...
