0.1. Mama's boy

941 91 45
                                    

Başladığınız tarihi yazar mısınız?

İyi okumalar ♥️

"Bu davete katılmak zorundamıyım baba?"

"Maalesef oğlum Bay Jeon tüm Güney Kore halkını davet etti senin de gelmen lazım."

"Ama baba... biliyorsun bu onun için iyi değil."

Bay Park telefonun diğer tarafından oğlunun durgun çıkan sesinden belli etmese de ne kadar endişeli olduğunu anlamıştı.

"Merak etme oğlum onu bir kaç saatliğine burda Misoo'ya bırakabiliriz iyi bir beta, onunla ilgilenecektir."

Jimin her ne kadar Güney Kore'ye dönmek istemese de işin ciddiyetini biliyordu. Eğer davete katılmazsa yeni Delta Kral Jeon sorun çıkartabilirdi.

Jimin sesli bir nefes verip konuşmasına devam etti.

"Pekala baba bu akşam orda olmaya çalışacağım."

"Tamam oğlum annenle seni bekliyor olacağız. Kendine dikkat et."

Bay Park her ne kadar oğlunun gelmesini istemesede buna mecburdu çünkü bu davette Park Eyaletinin aile üyelerinin tamamının katılması zorunluydu. Eğer katılmazlarsa sonuçlarını gayet iyi biliyorlardı.

"Merak etme gelecek."

Bay Park, güzel haberi yanında heyecanla bekleyen karısına söylediğinde Bayan Park genişçe gülümsemişti, yaklaşık iki yıldır oğlunu görmüyordu. Onu oldukça özlemişti çünkü oğulları ilk defa onlardan bu kadar uzun süre ayrı kalmıştı.

"Tanrı'ya şükürler olsun." demiş ellerini birbirine bağlayıp tanrısına dua ederek kocasının yanından ayrılmıştı.

Jimin babasıyla konuşmasını bitirdikten sonra telefonu yatağın üstüne fırlatıp ellerini yüzünde birleştirip kısa bir süre şakaklarını ovalamıştı.

"Tanrı aşkına ne yapacağım? Onu oraya götüremem."

Kendi kendine konuşurken içerden gelen ağlama sesiyle hızla ayaklanmış ve sesin geldiği yere doğru adımlamıştı.

Beşiğin içinde örtüden dolayı yüzü kapandığı için ağlayan bir bebek gördüğünden gülümsemeden edememişti.

Yavaşça beyaz örtüyü bebeğin yüzünden çekmiş ve yüzünü kurtarmıştı. Küçük bebek yüzünün kurtulması ve annesini görmesiyle gülümsemiş çabucak ayaklanmaya çalışmıştı.

Beşiğin kenarlarından tutunarak ayaklanmış, olduğu yerde zıplayarak annesinin onu kucağına alması için uyarmıştı.

"Sana da günaydın bebeğim." demiş ve oğlunun beşikte kucağına alması için uzattığı kollarının altından yavaşça onu kucağına almış ve yanağını öpmüştü.

Küçük omega yanağına değen dudaklarla daha çok heyecanlanmış olduğu kucakta ileri geri hareket etmeye başlamıştı.

"Hey dur bakalım! Sabah sabah neden bu kadar enerjiksin? Bu küçük enerjini yola saklamalısın bebeğim çünkü yaklaşık 12 saatlik bir yol çekeceğiz."

Omega bebek sanki annesini anlıyormuş gibi dinlemişti ama bir şey anlamadığından minik elini genç omeganın göğsüne indirip hafif bir şekilde geceliğinin üstünden sıkmıştı, acıkmıştı.

"Galiba minik bir göbüş acıkmış." demişti kucağındaki oğlunun göbeğini hafifçe sıkarken.

Göbeği sıkılan omega huylanarak annesinin kucağında kıvrılarak iyice küçülmüştü.

ᴠᴏʟᴠᴇʀ|ᴊɪᴋᴏᴏᴋHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin