4.Bölüm Asıl Gerçek Ne?

35 4 0
                                    

Kendine daha da çok yaklaştırdı küçük bedeni. Minho korksa da kardeşi onun herşeyiydi ve onu da kaybedemezdi. Titrek bir nefes yayıldı odaya Minho tarafından. Chan gülerek Minho'nun bileğini geriye doğru itti.

"Sen uslu durursan kimseye zarar vermem."

"O adamı öldürecektin ama"

"O kötü biriydi çünkü, ölmeyi hakkediyordu."

"Kimse ölmeyi haketmez, senin kimseye böyle işkence etmeye hakkın yok! Sen kimsin ki insanlara işkence ediyorsun!" Minho kimseye böyle konuşmalar yapabilecek birisi değildi, hele ki kendinden büyük kişilere hep saygılı davranırdı ama bu adam kardeşine zarar verebileceğini ima ediyordu. Minho sakin kalamazdı.

"Ben kimmiyim? Ben mafya kralı, namıdeğer Deadly Psychopat, herkesin korktuğu Christopher Bang Chan!" Minho şok olmuş şekilde Chan'a bakıyordu ailesini öldüren tırın sahibi bu adam mıydı? Önceden farkedememişti ama bu adam gerçekten de oydu. İğrenerek baktı karşısında sakin kalmaya çalışan adama. Bu adamın hiç utanamsı yok muydu? Yüzsüzlüğün kaçıncı seviyesiydi?Ailesi onun tırı yüzünden ölmüştü, davayı rüşvet vererek kapattırmış ve onlara bir kuruş bile tazminat vermemişti. Çok ağlamılştı, çok üzülmüştü ailesini geri getirebilecek birşey yoktu ama en azından bir özrü hakediyordu, değil mi?

"Sen sen.. osun! SEN AİLEMİ ÖLDÜREN TIRIN SAHİBİSİN! BİRDE BENİ Mİ ÖLDÜRECEKSİN GEL ÖLDÜR HADİ! BİRDE RÜŞVET VERMİŞTİN DEĞİL Mİ? TANRI BELANI VERSİN! HİÇ Mİ ACIMAN YOK? BİR ÖZRÜ BİLE HAKETMİYOR MUYUZ? ÜSTÜNE KARDEŞİMLE TEHDİT EDİYORSUN LANET OLSUN SANA!" Genç oğlan ağlayarak dökmüştü içindekileri. Bu kadarı da yetmezdi onun acısına 18 yaşında bir anda ailesini kaybetmiş, kardeşinden ayrılıp farklı bir evde yaşamaya başlamış gelir sağlamak için de hem çalışıp hem de okuluna odaklanmaya çalışmıştı. Bunların sorumlusu olarak
Chan'ı görmüyordu. Ama kamera da herşey belliydi ailesi bilerek öldürülmüş ve olayın üstü kapatılmıştı ona söylendiğine göre de bunu şirketine zarar gelmemesi için Bang Chan yapmıştı. Rüşvet vermiş, onlara herhangi bir yardımda bulunmamış ve egosunu tatmin etmşti. Minho böyle olduğunu düşünüyordu ona böyle söylenmişti ve o buna inanıyordu çünkü tek büyük yakını amcası ona böyle anlatmış böyle göstermişti. Chan elinden geldiğince sakin kalmaya çalışarak Minho ya doğru yaklaştı.

"Bak benim bu olaydan haberim yoktu, bana asla tebligat gelmedi daha bugün öğrendim.Bilseydim de size elimden geldiğince yardım ederdim!"

"Senden küçük olabilirim ama aptal değilim karşında çocuk yok! Benim annem benim için öldü! Babam bize cam gelmesin diye kendini bizim önümüze attı! Ben kardeşimden ayrıldım ya! Yetimhane ye verdiler kardeşimi! Kaç ay komada kaldım, çıkar çıkmaz ailemin hakkını aradım ama dava rüşvet ile kapatıldı! Kim yaptı bunu? SEN." Chan elini alnına götürdü ve ovdu ardından Minho ya baktı ne diyebilirdi ki? Ben böyle olduğunu düşünmüyorum bence bize tuzak kurdular hadi sende inan mı? Kendi olsa kendi de inanmazdı. Ama bu çocuğu dışarı da salamazdı, ailesinin üstüne hiç acımadan tır sürenler ona neler yapmazdı, bu olayın peşini bırakmayacaktı. Hiçbir şoförünün böyle birşey yapacağına inanmıyordu. Hepsi çok düzgün ve özenle seçilmiş kişilerdi.

"Bak sakin ol hiçbir şey net değil, dediğim gibi herşey. Sana yalan da söylemiyorum asla da söylemem ailesi ölmüş birinin acısına acı katacak bir insan değilim."

"Yah! sen benim ne yaşadığımı nereden bileceksin? Tabi herkes sana hizmet ediyor keyfin yerinde gelişi güzel adam öldürüyorsun, arkadaşların her pis işinde yanında, polis de sizden şüphelenmiyor! Oh ne güzel!" Chan sinirle nefes verdi sakinleşmeye çalışıyordu. Herşeyi bilip bilmeden konuşmak ne kadar kolaydı öyle? Tek derdi olan o muydu? Karşısında ki kişi bu kadar küçük olmasa ve kimse onu doldurmamış olsa gözünü kırpmadan öldürürdü. Bu çocuk da birşeyler vardı. Belliydi temiz kalpli biriydi, ama birileri tarafından çok fena doldurulmuştu bu da Chan ın sınırlarını zorluyordu.

"Bak sen konuştun sıra bende! Adam gibi otur yerine burada kalacaksın! Ailene tırla çarpanlar sana neler yapmaz düşünebiliyor musun? Ben seni veya aileni öldürmek istesem tek tek uğraşır mıydım? Ailen öldü ama ben ne senin aileni öldürttüm ne de rüşvet verip susdurdum! O çok bilmiş halleri de bırak, kim sana beni kötülemişse iyi iş çıkarmış. Ben haketmeyene vurmam haketmeyene zarar vermem hakedene de hakketiğini yaparım bu kadar."

"Ailemi sen öldürmedin o rüşvet olayı neydi? Ya bu mahkeme salak mı? Sana niye tebligat göndermesinler? Ben 1 ay bekledim mahkeme günü tüm spikerlerin gözü önünde beni dışarı attılar!"

"Mahkeme salak mı değil mi bilmem ama bana hiçbir şey gelmedi ben birinin tuzak kurduğunu düşünüyorum çünkü seni çeken hiçbir kanal bizim izleyebileceğimiz seviye de yüksek değildi. Tır olayına gelirsek de bizim tırımızı kopyaladıklarını düşünüyorum." Chan normalde bunları Minho ya anlatmak ve onu daha fazla kırmak istemiyordı ama bilmeye hakkı vardı. Ayrıca Minho onu bu şekilde suçlayınca kendine hakim olamamıştı. Minho nun yüzü kıpkırmızı olmuş, gözlerinden yaşlar akarken elinde ki kitapla karşısında ki adama şüpheci bir bakış attı. Aslında kimseyi suçlamak istemiyordu, tek suçladığı tır şoförüydü ama amcası ona bir anda gelip o tırın Bang Şirketi ne ait olduğunu, mahkeme de yaşanan olayın da şirketin başında olan Bang Chan ın mahkemeye rüşvet vermesi olduğunu söylemişti. Minho zaten o gün çok kötü bir ruh halindeydi bına inanmasın da ki en büyük etki buydu.

Flashback
Bugün Minho nun en kötü günüydü. Ailesinin mezarının başında emniyetten atıldığınu, kardeşini yetimhaneye verdiklerini, iş yerinde çok zorlandığını en önemlisinin de kendinin bir aptal olduğunu çünkü ailesinin intikamını alamaması olduğunu yakınıyordu. Kendince tüm dünyayı ailesine şikayet ediyor ve af diliyordu.

"Evlat, gel bakalım benimle"
Minho burnunu çekti ve mezarın az ötesinde bir yerde durdular.

"Evlat biliyorsun ailen bir kaza sonucu ölmedi. Sende izledin kayıtları, kardeşimin canına kıyan adam Bang Şirketi nin şoförü. Senin dün emniyetten atılma sebebin ise o şirketin başı Bang Chan. Zaten çok kötü birisi mafya olduğunu söyleyenler bile var. Rüşvet vererek kanunu bozdu.

"Amca ne kadar kötü biri olursa olsun bu kadar cani olamaz, neden basit bir şoförü korusun?"

"Şirketi kötü etkilenmesin diyedir, böyleleri şirketlerine zarar gelmemesi için herşeyi yapar evlat." Minho ağlayarak amcasına sarılmış bütün yüzünü amcasının göğüsne yaslamış bir şekilde sayıklıyordu; Anne...Korkuyorum.
Flashback end.

(Arkadaşlar kusura bakmayın. Uzun zamandır yazamadım okul yeni yeni açıldığı için ayak uydurmaya çalışıyordum daha sık bölüm atmaya çalışacağım. Okuduğunuzu anlamam için en azından yorum bırakabilir misniz? Düşüncelerinize göre hikaye de ufak değişiklikler yapabilirim iyi okumalar.)

)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
My SaviorHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin