~Felix'den
Güne çalar saatimin uğultulu sesiyle başladım. Bu gün ilk iş günümdü. Yatağımdan zar zor yuvarlanarak kalktım ve ayağımı yerdeki sert parkelere sürte sürte banyoya yol aldım. Hızlıca duşa girip çıktım saçlarımı kurularken bir yandan Instagram ana sayfasında geziniyordum. Saçlarımı güzelce kuruttuktan sonra iş formamı giydim, ve çantamı aldım. Kafamda olan şapkam pek te içime sinmesede geç kalacağımı bildiğim için otobüs durağına doğru yol aldım.
***
Otobüs durağına vardığımda oturaklardan birine yerleştim. Yanımda uzun boylu, Kıpkırmızı saçlı bir çocuk oturuyordu. Tek sıkıntı bu değildi aynı iş formasını giyiyorduk. Ben çocuğun yanında minnacık kalıyordum resmen. Çekingen biri olduğum için tanışma teklifi sunmadım tabi.***
Sonunda otobüs gelmişti. Hızlı adımlarla otobüse binip en öndeki koltuğun bir arkasına oturdum.H:Buraya oturabilir miyim?
Sorduğu zoruyla afallamıştım biraz.
F:Tabi gel.
Otobüs camıyla aramda 4 cm kalmıştı. Biraz rahatsız olmuştum ama belli etmemeye çalışsamda olmuyordu. Bu durumu bir kenara atıp çantamdan kulaklığımı çıkardım ve telefonumun girişine geçirdim. Telefonumdan öylesine bir müzik açtım. Tam uykuya dalacakken birinin beni dürttüğünü hissettim.
H:Hey. Seninle aynı yere gidiyor olmalıyız.
Bu çocuk benimle neden konuşuyor?
Neden kıpkırmızı oldum?
Felix kendine gel tamam gay olabilirsin ama bir insana bu kadar yükselmessin.F:Evet sanırım.
Dudaklarımı aralayıp zar zor konuşmaya çalışıyordum. Yeni insanlarla tanışmayı pek sevmem.
***
Yolu yarılamıştım. Yol boyunca gözü hep bendeydi. Adını sormaya bile cesaretim yoktu.
H:Çillerin çok yakışıyor biliyor musun?
F:Ne?
H:Çillerin diyorum. Çok yakışıyorlar.
F:Saol.
Felix salam mısın? Çocuğa neden soğuk yapıyorsun?
H:Çok konuşmak istemiyorsun sanırım? Sorun değil açık açık söyleyebilirsin. Böyle itiraflar açığım.
F:Hayır. Aslında sadece yeni insanlarla tanışmayı pek sevmem.
H:Anladım. Peki bir sorun olursa söylersin.
Sanırım biraz üzmüştüm onu. Bir ara gönlünü alırım deyip kestirip attım.
***
Sonunda gelmiştim. Otobüs durunca ikimiz beraber indik. Ben hızlı adımlarla yürüyorken o arkamdan çantasını tek koluna takmış, maskesini yukarı doğru çekmiş ve seyrek adımlarla yürüyordu. Telefonuma gelen bildirim sesiyle cebimden sıkıca tutup telefonumu çıkardım.*Jeongin'den yeni bir mesaj*
Gelen mesaj Jeong'dandı. Mesaj kurumu açıp ne yazdığına baktım.
Jeongin
J:Akşam bana gelsene. Chan hyung zaten bende. Diğerlerini de çağırırız. Bunu da geri çevirirsen yarın gözünü cennette açarsın Lix!
F:Tamam kızma hemen. İşim erken biterse gelirim.
Telefonumu kapatıp ofis binasının önüne gelmiştik.
Hızlıca asansörün düğmesine bastım. Çocuk hala yanımdaydı. Gerçekten aynı yerde çalışacaktık.
Umarım iyi anlaşırız.-----------------------------------------------------------------------------------
İyi okumalar
365 kelime
ŞİMDİ OKUDUĞUN
-my little baby/Hyunlix-
Teen FictionRomeo bulmuştu... Romeo bulmuştu sonunda Juliet'ini... 🫀 *CHANMİN CHANGİN MİNSUNG*