6. Hiç Bilmediğim Duygu.

420 17 1
                                    

(Medya Karan)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Medya Karan)

(!Model böyle ama net bir karar yok sadece çok benzeri zaten o yüzden yüzleri gözükmüyor)!

(Alya'nın ağzından)

Artık gerçektende dolmuştum, bu çocuk ya beni tersliyor ya da ters davranıyordu. Amacı beni takıntılı ve sinir hastası mı yapmak. Bu sefer bende kendi mektup'umda içimden gelenleri yazacağım.
Hiç düşünmeden ve korkmadan üst kata çıktım. Çalışma masama oturdum ve elime kalem'i aldığım gibi yazmaya başladım.

Merhaba Efe. Hiç lafı dolandırmadan konuya girceğim.
Yani senin amacın beni sinir hastası veya takıntılı bir ruh hastasına mı çevirmek. Psikolog olduğum halde gerçekten senin bu hallerine dayanamıyorum. Her neyse bu gün sana olanları anlatmak istiyorum. Arkadaşım Duru benim haberim olmadan beni birisine ayarlamış ve benim adıma akşam yemeği ayarlamış. Normal bir şekilde hazırlandım ve mekana gittim, gitme sebebim çocuğa bir daha onunla görüşmek istemediğimi ve arkadaşımın benim adıma konuştuğunu söylemekti. Yemek siparişleri verirken bir anda mekan kurşunlatılmaya başladı. Ben biraz abartıp ağladım ama oradaki birisi bana yardım etmek için beni başka bir odaya götürdü gerçektende iyi kalp'li bir insan olmalıydı. Ama bir sorun var şu anda evde tek kalmaya korkuyorum bu yüzden kardeşimi kız gecesini bahane edip evime çağırdım. Akşam benim evimde kalacak. Mektubumun başını unutma ve beni terslemeden bir cevap yaz.

Mektubu yazdıktan sonra biraz sert mi davrandım diye düşündüm. Ama benim yazdığım mektubun yanında bu az bile kalırdı.
Kapı çalınca ya sipariş ettiğim atıştırmalık ya da pembe gelmiştir diye düşündüm.
Gidip kapıyı açtım.
Kurye mavi kasklı olması gerekirken siyah kasklıydı, kaskın camıda bildiğimiz siyahtı.
Elindeki poşetlerli verince ödemeyi yapmak için içeriye girdim.
Yemek masasının üzerinde duram cüzdanımı aldım ve içinden direk 200 lira çıkarttım. Kapıya ödemeyi yapmak için gittiğimde kurye poşeti kapıya asmış gitmişti. Hemen poşetleri alıp balkona çıktım ama kimseler yoktu.
Aklıma anında ŞEYTAN IRKI geldi.
Onlar olabilir miydi?
Sanırım gerçekten de kafayı yiyordum.
Tekrar zilin çalmasıyla daldığım için ufaktan korktum ve gözlerimi birbirini düzensizce çarptım.
Gidip kapıyı açtığımda pembe gelmişti.

★★★
Sabah pembe'nin o tiz ve ince sesi ile uyandım. Başımda "abla uyan hadi" diye miyavlıyordu.

"Günaydın pembe günaydın"

"Günaydın ablacım. Kahvaltıyı hazırladım, kalk hadi"

"Tamam sen git ben giyinip geliyorum"

"Tamam. Bekliyorum seni"

"Tamaaaam"

Lavaboda aynanın karşısına geçtiğimde yüzümün her yeri şişmişti, soğuk suy'u yüzüme çarparak yüzümü yıkadım. Odamın köşesinde duran dolabımın yanına gittiğimde elime ilk gelen ev kombinimi giydim.
Gri eşofman üstüne su yeşil'i askılı giymiştim.
Saçlarımı taradım ve topuz yaptım.
Aşağıya indiğim de kardeşim yemek yapmak yerine sipariş etmişti. Pek umursamadım çünkü bende çoğunlukla yemek sipariş ederdim.

Hapishane AşkıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin