Felix hyunjinin yemek hazırladığını görür görmez masaya oturdu ve masada ki bazı şeyleri yedi.
"Felix" demişti hyunjin felix ise efendim anlamında bir mırıltı çıkarmıştı. "Biz şimdi sevgilimiyiz?" Demişti. Felixte bu soruyu sormak istemişti ama sonuçlarını bilmediği için sormak istememişti.
"Ee şey sanırım öyleyiz, öyleyiz değil mi?"
"Evet"
Felix hyunjine kucak dolusu gülümsedikten sonra ikiside kahvaltılarını yaptılar ve okula gittiler. Felix yine çok sevdiği arkadaşının yanına gelmişti ama yine seungmini görememişti."Han!"
"Efendim felix"
"Seungmini gördün mü?"
"Hayır. Hatta sen okula gelmediğin gün de yoktu"
"Ha anladım, tamam sağ ol"
"Neden bir şey mi oldu"
"Sanırım"
Jisung ve felix konuşurken arkadan hyunjin arkadaşları ile geçiyordu. "İyi dersler hyunjin" felix hyunjinden cevap bekliyordu ama hyunjin arkasına bile dönmeden yoluna devam etmişti.
Hyunjinin yanında iki kız da vardı.
Felix arkadaşlarıdır diye çok kafaya takmadan jisung ile konuşmaya devam etti.
"Felix seungmine bir şey mi oldu çabuk söyle"
"Galiba hannie galiba, ama bilmiyorum beni aradı ve konuşamadan yüzüme kapattı"
"Sonra ne oldu, Yine aradı mı?"
"Hayır aramadı"
"Ya sen, sen onu aradın mı!"
"Şey... hayır"
Felix üzülmüştü çünkü çocukluğundan beri arkadaşı olan seungmini arayıp sormamış sadece onun için endişelenmişti. Jisung ise onu arayıp sormadığı için kızmıştı.
Jisung ve felix çaresizce birbirlerine kızıyorlardı. "Felix, biz eğer seungminin en yakın arkadaşlarıysak ona ne olduğunu öğrenmeliyiz değil mi?" "evet acaba gercekten ne oldu"
"O zaman hadi gidiyoruz"
"Nereye!"
"Seungmini bulmaya!"
Önce ikiside okulda seungmini arayıp sordu. Daha sonra da güvenlikten ve müdürden izin alıp güvenlik kameralarına baktılar.
Gerçekten seungmini görmüşlerdi. Seungmin okuldan çıkıp eve doğru gidiyordu, ama okulun kameraları sadece okulun kapısına kadar olduğu için daha sonra ne olduğunu öğrenememişlerdi.
"Başlıyacağım şimdi" diyerek sinirden ağlamaya başlamıştı jisung.
"Sakin ol hannie bulacağız seungmini"
İkisi de güvenliğe teşekkür edip seungminin gittiği yola doğru gittiler.
Hiç bir şey bulamadılar ama bir şey görene kadar...
Bir adam seungminin kolyesini elinde tutuyordu. Bu kolye sadece felix, jisung ve seungmin de vardı çünkü bu kolyeleri felix yapmıştı.
Felix jisungun kolundan tuttuğu gibi onu kenara çekti. "Jisung! Bak bunlar bizim arkadaşlık kolyelerimizden değil mi" jisung felixin neyi kast ettiğini anladığında şaşkınlıkla evet anlamında başını salladı.
"Felix, şu adamın yanında ki çok tanıdık değil mi?" Felix adamın yüzünü görememesine rağmen adamı taşımıştı.
O kişi hyunjinin kuzeni lee minhoydu!