Çevresindeki herkes tarafından ihanete uğrayan, türlü oyunlara kurban giden Deniz Sayel'in gerçek aşkı ve dostluğu bulma hikayesi...
*****
Bugün rol yap. Yarın senaryoya ayak uydur. Ertesi gün martavalların kurbanı ol.
*****
"Önce kolum şimdi rujum...
Saat gece yarısını vurduğunda dudaklarıma sürdüğüm toprak tonlarında rujumu tazeliyordum. Tüm makyajım bittiğinde son kez aynada kendime göz gezdirdim.
Üzerimde simli kumaşa sahip midi bir elbise vardı, göğüs kısmına koyulmuş çiçek desenleri iddialı elbisenin aynı zamanda tatlı gözükmesine sebep olmuştu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Elbisenin askılarını düzelttikten sonra takılarımı taktım ancak boynumu boş bırakmayı seçmiştim.
Şeker aroması yüksek olan parfümümü iki kez boynuma sıkıp telefonumu çıkardım. Günlük selfielerimi çekilip story olarak attım ve artık Çiçek'in çağırdığı mekana gitmeye hazırdım.
Aslında gitmeyi pek düşünmüyordum ama biraz kafa dağıtmanın iyi olacağını düşünmüştüm.
Sevgilim Batuhan'a hazır olduğumu bildiren bir mesaj attım daha sonra odamdan ayrılarak salona vardım.
Babamın yokluğu yine kendini belli ediyordu. O varken sıcak olan ev artık bumbuzdu. Kollarına sığındığım koltukta bıraktığı izler yok olmuştu.
Derin bir iç çekişle adımlarımı balkona yönlendirdim. Ufacık çantama sıkıştırdığım sigara paketimi çıkarıp kendimi bir kez daha zehirledim. Balkon askeriyeye bakmadığı için bu tarafta daha rahat sigara içebiliyordum.
Biraz sonra gideceğim mekanda yine uyuşturucu içenlerin arasına karışacaktım. Bunlardan en büyük örneği arkadaşlarımdan Ege idi.
Onlarla ilk tanıştığım zamanlarda bana da içmem için çok baskı uygulasalar da onları her seferinde reddetmiştim ve bir yerden sonra ısrar etmeyi bırakmışlardı. Aklımda dönen düşüncelere uysaydım şimdiye çoktan milyon kez kafayı bulmuş olurdum fakat bu hareketi önce kendime sonra da babamın kızı olan benliğime yakıştırmıyordum.
Sanki uyuşturucu kullanmaya başlarsam babama ihanet edecekmişim gibi bir his sarıyordu içimi.
Avuçlarımın arasında tuttuğum telefon bildirim sesiyle titreştiğinde mesajın sahibine baktım. Batuhan gelmişti.
Sigaramı söndürdüm. Odama gidip siyah kürkümü aldım ve topuklu ayakkabılarımı giyip evden ayrıldım.
Evimizin girişi askeriye ile aynı yerde olduğu için Batuhan'ın bu tarafa geçmesini istemiyordum. O yüzden arka mahalleye doğru adımladım.