Siyahın İçindeki Mutluluk(Düzenleniyor...)

Bölüm 1

Kapak için VampirAkademi ye çok çok çok teşekkürler başını çok ağrıttım ama olsun...

Afiş için bayanmutsuzzzz a çok çok teşekkürler...

Gözlerimi açtığımda küçük bir hastane odasına bulmuştum kendimi. Etrafımda bir sürü doktor vardı. Tek hatırladığım şey bir uçurum kenarında oturduğumdu. Beni buraya kim getirmişti acaba diye düşünürken doktor yanındaki çocuğu göstererek :

"Eğer bu beyefendi sizi uçurumun kenarında bağırırken bulup getirmeseydi akrofobiye yani yükseklik korkusuna bağlı olarak kalp krizi geçirebilirdiniz Aşkın Hanım "

İyi de kimdi bu çocuk neden beni hastaneye getirmişti niye bırakmamıştı beni uçurumun kenarında ?

Doktordan sonra çocukta lafa hemen atlamıştı:

 " Evet Aşkın hayatını bana borçlusun ben olmasam şimdiye cenaze namazın kılınmıştı. "

" Bana baksana sen kim oluyorsun da benle böyle konuşuyorsun pislik? "

 " Benim kim olduğumu buradan çıkınca daha iyi öğreneceksin Aşkım. "

O çocuk bana aşkım mı dedi ben mi yanlış anladım yok yok ben yanlış anlamışımdır canım durduk yere elin çocuğu niye bana aşkım desin ki? Neyse akşam hastaneden çıktım eve gittiğimde ev arkadaşım çıldırmış gibiydi. Beni resmen sorguya çekmişti bir yandan ağlıyor bir yandan beni sakinleştirmeye çalışıyordu. Ağlamasının nedeni 6 yıldır beraber kalıyor olmamızdı. Artık kardeş gibiydik. Birimizin canı yansa diğeri de ağlardı en zor zamanlarımızda yardımcı olmuştuk birbirimize o çok uğraştı beni karamsarlıktan kurtarmak bu içine düştüğüm uçurumdan çekip çıkartabilmek için ama yapamamıştı o çocuk gibi olamamıştı sahi neydi o çocuğun adı ve nasıl görecektim onu tekrar? Ertesi gün işe gitmemeye karar vermiştim. Beren sabah erkenden kalkarak işe gitmişti. Buzdolabının üzerinde bir not vardı:

" Seni uyandırmak istemedim üzgünüm ama bugün geç geleceğim kusura bakma "

Anlaşılan tek başıma kalmıştım yine mutfakta bir şeyler yedikten sonra tam oturma odasına geçerken zil çaldı. Beren olamazdı ailem zaten yurt dışındaydı dürbünden baktığımda benim yaşlarımda tatlı suratlı bir erkek görmüştüm kapıyı açar açmaz:

" Aşkın beni hatırladın mı? "

" Pardon ama biz sizle daha önce karşılaşmış mıydık? "

" Ben Barış. Seni hastaneye götüren yani ölmekten kurtaran çocuk. İçeriye geçebilir miyim? "

" Ayy kusura bakmayın tabii buyrun geçip oturun şöyle bir şey içmek ister misiniz? "

" Bir kahve alabilir miyim şekeri aynı sen gibi olan? "

" Pardon? "

" Şey yani bol şekerli. "

" Hemen getiriyorum. "

Kapının önünde dikilirken dikkatimi çekmişti gözleri neydi o gözleri öyle? Gözlerine bakınca ateş görüyordum neyin ateşiydi bu içimi yakan ateş? Hayır Aşkın sakın kendini kaptırma o sadece seni kurtaran bir çocuk tamam hayatını ona borçlusun ama bu aşık olmanı gerektirmez diye konuşmaya başlamıştı iç sesim ama ben iç sesimin dediğinin tam tersini yapacak gibi görünüyordum ya hadi hayırlısı.